hesabın var mı? giriş yap

  • sonuna kadar katıldığım gerçekliktir.

    çocukluk arkadaşımın istanbul'un işlek semtlerinden birinde elektronik tamir dükkanı var. küçük yaşlardan beri sürekli giderim. gide gele az çok bir şeyler gözlemledim ve öğrendim.

    birkaç örnek verirsem;
    1- geçtiğimiz günlerde dükkana güzel bir led televizyon geldi. hoparlörleri bozukmuş. bizim arkadaş hoparlörleri yaptı. sonra led ışıkları sökmeye başladı. neden yaptığını sorduğumda "orjinalleri alıyorum yerine çakma takacağım bunları da 2 katına satarım" dedi. o anda soğudum kendisinden.

    2- yine dükkana bir araba geldi. teybin ses açma tuşu bozukmuş. bu arkadaş aldı teybi dükkanın içine, çocuğa da 2 saat sonra gel dedi. neyse düğmeyi söktü kontak sprey sıktı taktı yerine oldu. 2 dk sürdü sürmedi. neden 2 saat sonra gel dediğini sorduğumda "hemen yaparsam fazla para alamam uğraştı gözüküp parça harcadım deyip fazla para alacağım" dedi.

    o günden sonra hiçbir tamirciye güven olmayacağını anladım. gerçekten tanıdığınız kişilere gidin tamir için.

  • önce yemek değil sevgi ister. itilmeye korkutulmaya o kadar alışmıştır ki sevmek için elinizi uzatınca önce korkar. kuyruğunu, başını ve kulaklarını düşürür. sevdiğinizi anlayınca minnettar bakışlarla bakar. o bakışları anlatacak kelimeyi bilmiyorum.

  • bulgarlara neden kızıldığını anlayamıyorum. ucuz bulmuş alıyor. biz de zamanında hopa'da aynısını yapardık. kızılması gerekenler bulgarlar değil..

  • ben anlamıyorum arkadaşım. hadi hepimiz yapıyoruz gerek etek traşı, gerek koltukaltı, gerek omuzdaki sırttaki kıllar bazen parmaklarda çirkin gözüküyor diye tam parmakların üstünde çıkan kıllar.. yanlış anlama ha, jilet falan değil bazen traş makinası bazen trimmer bazen makas kadar masum. böyle çaktırmadan üstten üstten kısaltıyorum ordaki kılları. ama şerefsizin evladı nasıl da anlıyor kestiğimi hemen uzamaya başlıyor. lan ne zaman gördün, deriye mi değdim, kıl dökücü krem mi sürdüm ki dellendin gıpraştın? it oğlu it... sen farkında bile değilken sağa sola yatıkken üstten inceden kestim seni. lan uzamıyodun ki daha önce... sabitlenmiştin sen? nerden gördün de yine uzuyorsun..
    köke yaptığı baskı hafifledi de mi uzamaya karar verdi... anlamıyorum arkadaşım.

  • toplumun gazını almak için sınır dışı edilir. ülkenin sınırları sınır değil yol geçen hanı olduğu için aynı kişi 5 gün sonra yine türkiye'ye giriş yapar. sonra daha beterini yapıp çeker gider.

    “ceza almamış ilk suçtan daha cesaret verici bir şey yoktur.”
    marquis de sade

  • güneş sisteminin belki de en ilginç cismi titan. evet, üzerinde barındırdığı yaşam ile belki dünya çok daha ilginç ama, dünyayı devre dışı bırakalım şimdilik.

    titan, başka bir gezegenin uydusu olmasına rağmen, merkür'e eşdeğer büyüklüğü ve "şu kadarcık uyduda ne işi var" diye düşündüren; azot ve metandan oluşan atmosferi ile benzersiz. şöyle ki, güneş sisteminde yer alan gezegenlerin yüzlerce uydusu var ve bunlardan bazıları titan kadar büyük olmasına rağmen hiçbirinin içinde mevsimler yaşanan, yağmurlar yağan, rüzgarlar esen bir atmosferi yok. hatta ve hatta, "ne güzel gezegenler" dediğimiz merkür ve mars'ın söz etmeye değecek bir atmosferi bile yok.

    üstelik titan'ın atmosferi o kadar yoğun ki, yüzeydeki basınç dünyada olduğundan bile fazla. peki, kütleçekimi neredeyse ay kadar olan, bir manyetosferi bile bulunmayan ve üzerinde yaşam olmadığını düşündüğümüz bu uydunun nasıl böyle kalın bir atmosferi var. şimdiye kadar merkür ve mars'ta olduğu gibi güneş rüzgarlarının titan'ın atmosferi silip süpürmesi beklenirdi. oysa orada sapasağlam duruyor.

    bu duruma verilebilecek tek bir cevap var; titan'ın atmosferi sürekli yenileniyor. yani kaybettiği azot ve metanın yerine sürekli yenileri geliyor. başka bir deyişle titan, tıpkı dünya gibi volkanik açıdan hala aktif. yahut yüzeyinde, atmosferdeki metanı yenileyecek bazı kimyasal, belki de biyolojik tepkimeler gerçekleşiyor. böyle olunca, -180 derecelik yüzey ısısına sahip bu gezegende metana bağlı bir yaşam olup olmadığı gibi bir soru geliyor akla.

    bu arada belirtmek lazım; metan iyi bir sera gazıdır. normal şartlarda metan olmasaydı titan'ın yüzey sıcaklığının -200 santigrat derece civarında olması gerekirdi. fakat metanın yarattığı sera etkisi sonucu yüzey olması gerekende 20 derece kadar daha sıcak, çünkü atmosfer güneşten gelen ısıyı hapsediyor ve titan olması gerekenden daha sıcak bir hale geliyor. bu hapsedilen ısı da, titan'ın kendi içinde dengeli ve karmaşık meteorojik faliyetler göstermesi için yeterli oluyor.

    yine titan, uydusu olduğu satürn'e kütleçekim kilidi ile bağlı olmasına rağmen, düzenli olarak gece ve gündüzün yaşandığı bir yer. tabi günler ve geceler biraz uzun. aynı yüzü sürekli satürn'e dönük olmak zorunda olan titan'da günler ve geceler 7'şer gün civarında sürüyor. yani 7 gün gündüz, 7 gün gece. bu uzun dönüş de, yıllık mevsim değişiklikleri haricinde daha kısa dönemli fakat düzenli hava değişimlerine neden oluyor.

    bence üzerinde üs falan kurmaya değer bir yer. soğuk ve bildiğin gaz kokuyor ama yaşanır burada. biz görmeyiz ama, önümüzdeki 100 yıl içinde kurarlar zaten buraya bir üs.

  • "başbakan ensar'ı savundu, aile bakanı ensar'ı savundu, cumhurbaşkanı ensar'ı savundu, müsade edin de çocukları da ben savunayım"

    kemal kılıçdaroğlu