hesabın var mı? giriş yap

  • efes one love festivalinde, "eyüp sınırları içinde bira festivali" istemiyoruz diye ortalığı yıkan eyüplü kepazelerin çakallığıdır. bu namussuzlar alkol satışının yasak olduğu konser sırasında migrostan çalınmış sepetle kutusu 7,5 liradan bira satar. normal zamanda 5 tl olan otoparkındaki afişin 5 tl'lik bölümünü kesip 12 tl'lik yama ile millete çakar. semt sakinlerinin oluşturduğu organize ayakçı takımı konser akşamı sokak aralarına park eden insanları tehdit ederek 5'er tl toplar. dükkanının leş tuvaletini "tuvalet 1 tl" diye kocaman kartona yazıp sıra bekleyen insanlardan nemalanır ve daha bir sürü şey. saymayacağım hava güzel, kadıköye gitmek lazım.

    ha bu arada sorsan hepsi müslümandır, kutsal ilçelerinde alkol içilsin istemez bu bok kokan yerlerin sakinleri.

  • bugün keşfettiğim bir tanesini eklemeden geçemeyeceğim. hastalık nedeniyle salya sümük yatakta geçirdiğim şu günlerde bunlara sarmış olmam tesadüf değil elbette ama arada sahiden güzel şeyler çıkıyor. we never met isimli bu sayfa aslında rastgele yabancıların (asla yüzleri görülmeyecek şekilde) fotoğraflarının çekilmesiyle başlayan hikaye, altlarına onlala ilgili kurgusal bir metnin eklenmesiyle paylaşılıyor. siz de benim gibi çok sıkılıyorsanız, takip edilesi bir sayfa. ya bi de insan bi hüzünleniyo mu nedir anlamadım ki..

  • bu cümleyi ancak, emekçi gariban bir amcaya kurabilirsiniz. akp'li tayfadan birini görünce, cübbenizde ilikleyecek düğme ararsınız.

  • gidin bir çölden 100 tane kırmızı ateş karıncası yakalayın. daha sonra bir başka topraktan 100 tane siyah karınca alın ve bunların hepsini bir kavanozun içine koyun. ilk başta hiçbir şey olmayacaktır...

    daha sonra kavanozu elinize alın, oldukça şiddetli bir şekilde sallayın ve tekrar yerine koyun. kavanozun içinde bir anda karıncaların birbirlerini öldürmek için savaştığı bir kaos ortamı göreceksiniz!..

    kırmızı karınca bunu yapan düşmanın siyah karıncalar olduğunu düşünürken siyah karıncalar bu kaosun nedeni olarak kırmızı karıncaları görmektedir. oysa çok iyi bildiğiniz üzere kaosun asıl nedeni sizin ellerinizdir...

    o nedenle günümüzde gerek sosyal medya aracılığıyla gerekse de başka ortamlarda normalde hiç tanımadığınız insanlarla tartışacak ya da kavga edecek bir duruma geldiğinizde kendinize hep şu soruyu sorun lütfen;

    “kavanozu sallayan kim?!?”

  • avrupa için uzun vadede iyi bir gelişmedir. rus bağımlığından tamamen kurtulmaları gerektiğini ve ruslardan dost olmayacağını hepsi anladı. ruslar ise bu ukrayna macerası ile ayaklarına sıktı ve adım adım çöküşe gidiyorlar, putinin bu kadar salak olduğunu hiç tahmin etmiyordum

  • aşık olduğunuz kadın ile evlenip, özgürce gezip tozup; aşkınızın meyvelerini rahatça büyütüp, hobilerinize vakit ayıtmanız ve huzurlu bir şekilde ölmeniz sıradanlıksa şayet en sıradan şekilde ölmek isterim.

  • ps5'in ses getirecek oyunla çıkmaması çok beklenmeyecek bir şey değildi.zaten sadece yeni jenerasyona çıkacak oyunlardan bahsediyorsak ps4 de aynı şekilde oyunsuz çıkmıştı hatta onda geriye dönük uyumluluk da olmadığı için ps1,2,3 oyunlarıyla vakit geçirmek de hayaldi.insanlar aylarca aynı 2-3 oyunu oynayıp durdu.keza xbox da bu durumdan muzdaripdi.

    ama bu oyun endüstrisinde yıllar içinde büyüyen bir sıkıntıydı.çünkü oyun maliyetleri zamanla epey arttığı için konsol üreticileri en iyi oyunlarını daha ilk günden dışarıda sadece bir kaç milyon adet konsol varken çıkaramıyor.nostalji olmadan geriye dönüp ps2,ps3 çıkış oyunlarına bakınca zaten o dönemlerde bile daha iyi oyunları sonraya sakladıkları görülüyor.o yüzden günümüzde bu maliyetlerle bunu yapmamalarının imkanı yok.anca crossgen şeklinde ps4'e de çıkaracaklar oyunları ki maliyeti karşılayıp aynı zamanda 4 sene sonra çıkardıkları senaryoya göre potansiyel gelirin çok büyük kısmını kaybettikleriyle kalmasınlar.

    çok önemli ikinci bir sebep de zaten ps5'e stok yetişmediği için her türlü aynı miktarda satacak konsola oyun feda etmeye gerek görmüyorlardır.yani horizon,god of war ilk günden çıksa da bu alet aynı sayıda satacak.çünkü stok yetmiyor.satışı etkilemeyeceği halde,gelecekte hype yaratıp satış arttırma aracı olarak kullabilecekleri oyunları konsolun ilk aylarında çıkarmaları için sebep yok.

    bir de stok yetmediği için sen bu kaliteli exclusiveleri yeni jenerasyona özel çıkarırsan sadece bir kaç milyon kişinin oynayabilmesi konsolu almak isteyen ama bulamamış kişilerin(çoğunluk) canını çok sıkar,marka için istenmeyen bir durum oluşturur.malum çoğu oyuncu için kendi platformundaki oyuna erişim sağlayamamak,parasını verip almak istediği halde,çok rahatsız eden bir durum.

    piyasadaki ps5'lerin büyükçe bir miktarının scalperlarda olması da üstte saydığım durumları iyice kötü bir hale sokan başka bir unsur tabii.

    ---

    edit:xbox series kullanıcısıyım.ps4'ümü 1.5 yıl önce sattım.eğer ps5 alırsam yıllar yıllar sonra olacak sony'nin şu ana kadar sürdürdüğü fiyat politikası sebebiyle.amacım okuduğunu anlayanların göreceği gibi şirket savunmak değil,neden bir şirketin fark yaratan oyunlarını jenerasyonun en başında çıkarmadıklarını,iş stratejilerini,günümüz oyun endüstrisini açıklamaktı.burada ne bir savunma ne de doğru olanı yaptıklarını söylemek var.

    ama hata bende,burası resetera hiç olmadı reddit falan değil,başkalarının da bunu yapma kabiliyeti olduğunu düşünüp ona göre yazıyorum.nereden aklıma gelsin milletin bunu şirket savunmam olarak görüp kendine hakaret olarak algılayacağı.oyunlarla ilgili normal bir sohbet edebilme kabiliyetiniz yok artık,gitmiş.siyaset gibi bir şeye çevirmişsiniz bunu.ps4'ünü satıp xbox'a geçmiş adama oyuncu yerine sony'nin çıkarını düşünüp savunuyorsun diyorsunuz.

  • efendim bu apartman mersin'dedir, karşı apartmanımdır. nedir, nedendir bilinmez böyle bir hareket yapmışlardır. kendi oturduğum apartmanın çatısına mgla logosu yaptırmak suretiyle misillemeyi düşünüyorum.

    görsel

    görsel

    çok kişi nerede olduğuyla alakalı yeşillendirdi. ziyaret etmek isteyenler için kuzeykent'te, servet tazegül kapalı spor salonunun karşısı.

    lan inşaatın adı da nirvana'ymış, yeni farkettim.

    görsel

  • fatih terim: süleyman abay, bana dönüp deseydi, hocam size hiç yakıştıramadım utanır yerin dibine girerdim.
    rıdvan dilmen: hocaya yakıştıramadım
    fatih terim: bir lafım da rıdvan'a, bana yakışanı ben bilirim, yakışır yakışmaz benim bileceğim iş.