hesabın var mı? giriş yap

  • okula girişte kılıf kıyafet kontrolü yapılmaktadır. arkadaşım halı saha ayakkabısı giymiştir ama arkama saklanarak gizli gizli girmeye çalışmaktadır.

    müdür: gördüm seni maradona. gel buraya.

  • "douche à cabine" olduğu için anlamlı bir a.

    ---
    2023 edit'i: fransızcada neredeyse kimse "douche à cabine" demiyormuş, doğrusu "cabine de douche" imiş. çok az sayıda sonuçta (bugün itibarıyla google'da 1900 civarı) "douche à cabine" ifadesiyle karşılaşılıyor.

    konuyu gündemimize taşıyan ertunga'nın şuradaki isyanı haksız değil: (bkz: #138806596)

    şu açıklamanın marka olarak tescil edilme kısmı makul geldi. türk'ün biri yarım fransızcasıyla böyle bir marka tescil ettirmiş, oradan yayılmış olabilir dedim. ama türk patent enstitüsünde sorgulama yapınca bu orijinal markayı bulamadım. teyit eden olup haber verirse burayı güncellerim.

    konuyla ilgili, emrah safa gürkan'ın şöyle bir tweet'ini buldum: https://twitter.com/…lan/status/1612437675004366853

    sonuç olarak, hatalı ya da neredeyse hiç rastlanmayan bir kullanım da olsa, hâlâ kelimenin douche à cabine'den geldiğini düşünüyorum.
    ---

  • böcek o zamana kadar üretilen anadollardan tamamen farklı yapıdaydı..üzerinin açılabilir olması, ön cam ile aynı eğimdeki panel gibi farklı özelliklerle öne çıkan böcek dünyada daha sonra tasarlanacak suv tipi araçların önderliğini yapmıştır diyebiliriz..

    ilk bakışta beach buggy denilen araçlarla aynı platformda görülseler de böceğin ardında farklı bir tasarım amacı ve anlayışı yatıyordu.. böcek farklı taleplere ihtiyaç vermesi için tasarlanmıştı.. askeri, kamu hizmeti (ptt, ampulans..), polis, ziraat, turizm amaçlı kullanılabilecek konseptler tasarlanmış fakat bunlar hayata geçirilememişti.. böcek’in ön camla eş eğimli kaputu ve takip eden tavan roll barları önden başka bir böcek’in aracın üstüne tırmanmasına olanak veriyor, engebeli arazilerde birbirlerini kurtararak yol almalarını sağlıyordu.

    dört koltuklu böceğin ilk prototipinde arka koltuklar gövdeyle bütünleşikti ve aynı kalıpla çıkarılmıştı.. daha sonra birbirinden bağımsız dört koltuklu modeller üretildi. böcekte en dikkat çeken özelliklerden biri ise asimetrik ön ve arka tasarımdı.. sis farı gibi gerekli eklentilerin yapılmasını sağlayan değişken aralıklara sahip ön panjur ve arkada, solda üç sağda ikili stop lambaları bulunuyordu.. ihtiyaç duyulduğunda martı kanadı kapıları da eklenebiliyordu..

    böcek’in ortaya çıkarılması tasarım aşamasının başlangıcından itibaren 5 ay gibi kısa bir sürede tamamlandı.. çelik tam şasi üzerine mdf ve alçıyla oluşturulan modelden alınan kalıplarda fiberglastan gövde oluşturuldu.. ilk prototip koltuklar dahil 7 kalıpta çıkarılmıştı.. otosan mamul geliştirme bölümünde üretilen böcek’in konsept tasarımcısı jan nahum idi.. tasarım, model ve karoseri çalışmalarını stc 16 nın da tasarımcısı olan eralp noyan yürütmüştü.. mekanikten kadri nişel, motordan zeki diker, şasiden de hüseyin bektaş sorumluydu..

    1975 yılında 47bin liraya satışa sunulan böcek, gazete reklamlarında böyle boy gösterdi:

    http://img231.imageshack.us/…231/1264/bocek1wh9.jpg

  • devletin maaşlı memurundan siyasi propoganda dinlemeyecek olan erkektir. yüzünü sağa sola gösterip tanımadığı insanlara yalakalık yapma ihtiyacı hissetmiyordur.

  • güç kuvvet dilediğim kız, allah annesinin de kızın da yardımcısı olsun.
    bu haber, yaşamaktan iğrenmeye sebep olan bir haber.
    yolunu kaybetmiş bir genç kız, dilini bile bilmediği insanlar arasında, onlarca güvenlik görevlisinin olduğu ve güya medeni bir şehirde bunları yaşıyor, kaç kişi tecavüz etti belirsiz, kanlar içerisinde hastane bahçesine atılmış şekilde bulunuyor.
    öyle bir şok yaşamış ki, anlatamıyor-paylaşamıyor.

    önce bu haberi okuyun, sonra empati yapmayı deneyin, allah kimseye vermesin.
    sonra da adres sorulan kızların kaçması bu başlıkta kezban dediğiniz kızların korkularıyla yüzleşin.

    dünya canavarlarla ve canilerle dolu, şerefsizlerle dolu. kötüler, iyilerden daha çok ne yazık ki.

  • iki çeşit astronot alımı yapıyor nasa.

    -askeri
    -sivil

    yani asker olup da başvuranları ya da sivil olarak başvuranları. sivil olanlar direkt nasa'ya başvuruyor. asker olanlar prosedürü askeriyeden ilerletiyor.

    öncelikle matematik, biyoloji, fizik, mühendislik gibi dallardan en az birini bitirmiş olmak gerekiyor (ba, ma, phd vs).

    nasa sivil adaylardan en az üç sene meslek tecrübesi (mesleği ne ise) istiyor. askerlerden ise 1000 saat uçuş yapmış olmayı şart koşuyor. notların yüksek olması da her iki aday türü için önemli görülüyor.

    bu mezunların dışında öğretmenler de kabul edilebiliyor. ancak yine de bu teknik eğitimlerden diplomalı olmaları şart koşuluyor.

    nasa'nın istediği bazı fiziksel özellikler ise şöyle:

    -20/20 görüş
    -1.57 / 1.90 arası boy
    -kan basıncının oturur pozisyonda 140/90'dan fazla olmaması

    uzayda ani bir rahatsızlık durumunda dünyaya acil dönüşte bir sıkıntı olmaması için de adayların fiziksel durumlarına önem veriliyor.

    adayların psikolojik durumları da inceleniyor. takım çalışmasına uygunluğu ölçülüyor.

    bunlardan geçen adaylar hala astronot adayları olarak anılıyor. nitekim yalnızca ikinci aşamaya geçmiş oluyorlar.

    adaylar su altı yürüyüşü, atmosferik yüksek basınç eğitimleri, kabin basıncı eğitimi, uzay istasyonu hakkında genel bilgiler gibi 2 sene sürecek bir eğitime giriyorlar. ayrıca rusça da öğreniyorlar.

    bu süreç bitince de astronot adayları hemen uçuş listesine eklenmiyor. bir başka süreç başlıyor ki bu da yerçekimsiz ortamda yürüyüş gibi önemli bir eğitimi barındırıyor.

    sonrasında astronot adayları son aşamaya geliyor ve simülasyonlara katılıyorlar. öğrendiklerini bir mekikteymiş gibi sunan simülasyonlarda robotik kolları, teknik bilgileri kullanma üzerine çalışmalar başlıyor. çöp, yemek, kamera kullanımları gibi günlük işlere dair eğitimler vs alıyorlar.

    nasa'nın standart iss görevleri, vardiyaları 6 ay sürüyor. ancak daha uzun süre talep eden astronotlar da varmış.

    tüm bu prosedür elbette amerikan vatandaşları için. amerikalı olmayanların başvuracağı noktalar japonya, kanada, rusya, çin, avrupa uzay ajanslarıdır.

  • basarili olmak icin gerekenler;

    - ıyi formul bilgisi, hatta cok saglam formul bilgisi. o kadar iyi olun ki isyerinde herkes resmen formullerle dansettiginizi ve milletin vlookup yazamadigi departmanlarda dinamik (kendini refresh eden) index match ve offset gibi formullerle belirli bir tarihe donup o tarih oncesi ve sonrasi bilgileri ayri ayri toplayarak performansi gosterebildiginizi bilsin, inanamasin. hayatiniz if statement olsun, gozu kapali pivot tablosu ve chartlar girin bu arada alt n+v+t ve alt+f1 ile. ınsanlara excel kullanirken mouse kullanmaya cok da ihtiyac duymadiginizi gosterin. filteri bile kisa yollarla girin. en cok kullandiginiz islemleri ( sum alma alt+= ya da average alma alt+m+u+a gibi) mouse kullanmadan yapin.

    -kesinlikle temel ve orta seviyede vba (bu aralar en cok kastigim). record tusu ile macro kaydetmekten soz etmiyorum bu arada.

    - dashboarding; yurtdisindayken youtube izleye izleye ogrenmistim. gercekten iyi oluyor pivot tablolarinin birbirine baglanmasi ile olusan dashboard gorunumu (bir tane pivotunuz varsa sakin ikinci pivotu yaratmayin, orjinal pivotu copy paste ile cogaltin. bu pivotlardan 4-5 tanesini pivot connections ile birbirine baglayip bunlara chart ve slicer girince performans dashboardunuz olacak). bazi dashboardlarim var hem istenen bilgiyi hem de dizayni verdigimden dolayi bazi meslektaslarim gorunce excel degil salesforce falan var saniyorlar ekranda.

    - kesinlikle excel’in gelecegi olarak gordugum powertool kismi; powerquery, powerpivot, powermap, etc. bir aralar korkunc kasiyordum ozellikle de power pivot kismina ama calistigim yer pek istemiyor. ben de sadece normal pivotlarda add to data model kismini kullaniyorum distinct count alabilirim diye bazi pivotlarda.

    - turkiye’de yine dashboarding ve powertools gibi az sallanan ama yurtdisinda calisirken falan insanlara gosterince herkesin size oha diyerek baktigi userformlar. bu kisim biraz vba biraz dizayn ile alakali ama gercekten youtube falan biraz kasin, feci isler donuyor. su kadar yillik is hayatimda gordugum en iyi kanallardan bir tanesi tiger spreadsheets, adam korkunc. bu adamin yaptigi isi biraz kopyalayarak calistigim her firmada terfi aldim sirf bu spreadsheetler yuzunden. asmis gitmis bir tip kanalin sahibi.

    bunun disinda bol bol da sql, visual basic falan calisin tamamsiniz.

    edit: mynda treacy, jon acampora gibi guzide insanlarin emailinglerine subscribe olun. excelcampus iyi niyetlidir, youtube’da bol bol oz du soleil izleyin,o asmis bir tip gercekten vloglarini izlerken herifin beyninin 6-7 adim sonrasinda dataya nolacagini dusundugunu anlayip bu nedir ua diyorsunuz. yine vbaisfun, excelisfun, wiseowl falan bunlar mesaj bile atsaniz yardimci olan excel unluleri youtube’da. leila gharani ses tonuyla biraz bogar (asla bir oz gibi geyik degil) ama korkunc offset kullandirtir size. tiger spreadsheet’in tum egitimlerini 3 defa izleyin minimum. bu saydigim insanlarin hepsi mvp microsoft office icin. mynda treacy falan her bir seminerinde gostere gostere giyer ben mvp’yim der ı excel yazili tshirtu ile. bu insanlarin emailing gruplarinda ve websitelerinde bazen bilgilerinin yuzde birini paylastiklari seminerler oluyor ucretsiz. agziniz acik izliyorsunuz. exceluniversity de bol bol ucretsiz seminer verir, mutlaka kaydolun, izleyin bu insanlari. aklima geldikce bu excel unlulerinin isimlerini guncellerim ama zaten youtube’a girince excelisfun ya da vbaisfun, wiseowl falan girip gorunce gerisi geliyor.

    bir de bulamadiginiz birseyi kafanizdan kagida dokun; how to find unempty cells in excel ya da subtotal unique criteria, pivottable options tabs gibi aramalar yapin. kafanizdaki soruyu google’a sorun emin olun vardir bir sonucu. ben eskiden sacmasapan bir sekilde bir kolondaki unique itemlar icin pivot tablosu girerdim. halbuki unique icin ayri formul var ( {=sum(1/countif(a:a;aa))} arrayi ile) ya da advanced filter var filter butonunun altinda. birsuru ornek var bu kafa yapisiyla ararsaniz bulup yapabileceginiz.

    bir de lynda.com ve udemy diyorum tabi giris seviyesi icin.

    edit2: tigerspreadsheetsolutions izleyin userformlar icin gercekten vba ile dizaynin icice gectigi bir serisi var adamin. asmis kendisini. su adamin yaptigi 10 derste anlattigi 300 dakika suren userform’u yapin ve bir dosyanizda kullanin benzer sekilde, yoneticinize falan arkadaslariniza gonderin “bundan sonra kullanici bilgileri bu sekilde doldurulacaktir.” falan diye, emin olun o yil terfi alirsiniz. ınsanlarin size bakisi degisir firmada “ su herifin var ya beyni db gibi calisiyor.” derler arkanizdan.

    edit3: tum excel bilgim belki excel’in yuzde 5’idir. uni turkiye, mba amerika, 2 yabanci dil vad, yurtici yurtdisi kariyer de var. 3 tane global dev olcekli firmada calistim, hicbirinde kendimden iyi kullanan gormedim exceli (vba yazanlar haric) ama ona ragmen maksimum yuzde 5 excel biliyorumdur diye dusunuyorum. gordugum en iyi kullanici bir ingiliz arkadasimdi isyerinde, o herif benden 300 kat daha iyiydi, sorunca yuzde 5 bile bilmem derdi.