hesabın var mı? giriş yap

  • benim de yapmış olduğum eylem. diyalogun gelişimi şöyle olmuştur:
    b: ben
    h: hoşlandığım erkek.
    olayın gerçekleşme biçimi: telefon görüşmesi.

    b: bak h'cim, sana söylemem gereken bir şey var.

    h: söyle bakalım.

    b: birçok yönden oldukça iyi anlaştığımıza inanıyorum. bir süredir sana olan hislerimi de tartıyorum ve sana senden hoşlandığımı, seni sevdiğimi söylemek istiyorum.

    h: kendimle gurur duydum.

    b: (iç ses) (ulan duya duya gurur mu duydun? başka cevabın yok mu?)

    h: bunu yüz yüze konuşalım ama mutlu olduğumu bilmeni isterim.

    sonuç: şimdi evli ve mutluyuz.

    kendisi burayı okuyorsa selam ederim.

  • ya all-star seçilecek ya da mip ödülü alacak basketbolcu. iki apoleti birden kazanması zor ama nba teamülleri gereği ikisinden birini mutlaka verirler ki büyük ihtimalle bu ödül de all-star olacak.

    dikkat edilirse alperen neredeyse her maçtan sonra rakip koçların övgüsünü alıyor. zaten maç içerisinde de yeteri kadar saygıyı ikili hatta bazen üçlü sıkıştırma getirerek de gösteriyorlar ve yine de durdurulamıyor. rakip oyuncular da neyle boğuştuklarının farkında, çoğu oyuncu alperen'e hak ettiği saygıyı duyuyor. koçlar ve oyuncuların all-star seçimlerindeki etkileri düşünüldüğünde all-star seçilmesi çok muhtemel. kontenjandaki rakipleri de alperen kadar bir takımın dominant gücü değil. bu da şansını yükseltiyor.

    bir aksilik olur ve seçilemez ise performansını ödüllendirmek için mip ödülünü verirler. genelde all-star seviyesinde performans gösterip bir şekilde seçilememiş bir oyuncuyu en azından onore etmek için bu ödül kullanılabiliyor. mesela hidayet'in mip ödülünü kazandığı sene all-star seçilememesi tepki almıştı ve bunu mip ödülünü vererek tölare etmişlerdi. 2014'te dragic yine buna benzer bir şekilde kazanmıştı. biraz dengeleme ödülü gibi kullanılıyor açıkçası.

    mip konusunda en büyük rakibi tyrese maxey fakat maxey her ne kadar büyük bir gelişme gösterse de bir takımın sürükleyicisi konumunda değil. sixers'ın bütün oyunu embiid üzerinden şekilleniyor ve maxey çok iyi bir şekilde embiid'i tamamlıyor. bir oyuncunun tırnaklarıyla kazıya kazıya bir takımın all-star seviyesinde ana sürükleyicisi olması mı yoksa olağanüstü bir gelişim göstermesine rağmen ana sürükleyicinin tamamlayıcısı olması mı sorusunun cevabı açık. tabii ki sonuçta bireysel bir ödül bu ve istatistiksel artışı yüksek olanın şansı daha yüksek oluyor ve maxey kazanırsa da hak etmediği söylenemez. maxey doğudan sakatlık yaşamazsa all-star seçilecek ve alperen seçilemezse mip'i alperen'e verip durumu dengelerler. ikisi de all-star olursa takım derecesi daha iyi olan olan maxey büyük ihtimalle ödülü kazanır.

    her koşulda alperen'in bu seneki performansı iki apoleti de hak ediyor gerçekten.

  • o zaman sporcu ve bu absurd istegini kabul eden salak antrenorun ikisi de yaptiklari hareketin toplumsal maliyetini hesaplayamadiklari icin spordan men edilsin.

    bu birbirini aklayan ve siddeti mesrulastiran gerizekalilardan iyice sikildim.

  • mültecilerin sınırdışı edilmediği taktirde yakında ölümüzü dirimizi her gün birimizi silkeceğini gösteren olay.

  • merhaba berfu hanım,
    kusura bakmayın, bu ortamda sizin gibi güzel ve başarılı insanları çekemeyen yazarlar maalesef çokca var.
    bir hayranınız olarak merak ettiğim, başarıya giden yoldasagfsagfdas ay devam edemeyecegim...
    eser sıçarken çok ossuruyor mu?

  • utanmazca savunulan rezalet. şu devreciliği, alt dönemlere dayak atmayı, kendine hizmet ettirmeyi filan kültür zanneden hıyarlardan biri benim çocuğuma denk gelir inşallah da türk ceza kanunu tersten bir okuturum o öküze.

  • boktan püsürükten bir şey değip geçmeyin efendim aslında insanların şehirleşmesinde gelişmesinde ve bu günkü yaşamamızı oluşturmasın önemli bir rolü vardır kanalizasyonun.

    çağlar önce insanoğlu avcı, toplayıcı şekilde yaşarken yaşantımız yani yaşadığımız yerler bizden sadece bir öncül istiyordu. o da suydu. şöyle bir etrafımıza baktığımızda bütün şehirlerimiz herhangi bir su kaynağının kenarına inşa edildiğini görmekteyiz. fakat insanlar üretici ve tüccar bir topluma kaymaya başladığında bütün her şey kökten değişmeye başlamıştı.

    kanalizasyonda bunlardan biridir. tarihte ihtiyaç duymadığımız bu yapı şehirler büyüdükçe yavaşça şekillenmeye başladı.

    hayatımızda ki ilk örneklerini m.ö.3000 ve 2000 yılları arasında girit adasında bulunan knossos sarayı’nın altında görüyoruz. künkler , tuğla kaplama kanalları ve kil ve toprak karışımı boruları ile yağmur suyu ve atik sularının uzaklaştırılmasında kullanılmıştır.12

    daha sonraları roma dönemiyle hijyen kavramı ve atık suların sokaklardaki bir kanalizasyon sistemi ile ayrıştırılması için düzenlemeler yapılmış. bunla beraber tuvalet sistemleri de gelişmiş. fakat o dönemler bütün bu atık sular bir su kaynağına gitmek zorundaydı. 19. yüzyılın sonlarına doğru şehirler büyüdükçe sadece kanalizasyon borularının çapları büyümeye devam etti.12 atık sular bir su kaynağına dökülmeye devam etti ya da pek umursanmadı.

    bu durum 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında değişmeye başlayacaktı.endüstri devrimi sırasında şehirlerin muazzam büyümesi, şehirlerdeki nüfusunda hızlı bir şekilde artmasına yol açtı.bunun sonucu olarak atık su ve atıkların artmasına sebep oldu. bu durumu ilk başlarda görmezden gelen devletler.birçok şehirde tifo ve kolera gibi hastalık salgınları ile karşılaştılar. hatta öyle bir hal aldı ki kaynaklarda londra gibi şehirlerin kokudan geçilmediği yazıyordu.

    ingiliz bir doktor olan john snow araştırmalarında koleraya atık su ile kirlenmiş içme suyunun neden olduğu sonucuna vardı. birkaç yıl sonra, louis pasteur tarafından yapılan araştırmalar , snow'un araştırmasına bilimsel bir onay verdi. bu bilgi sonucunda ülkeler mevzuat değişikliğine gitti. 19.yüzyıldan itibaren, yasalar ,lağımların yapımı ve sistemleri değiştirildi.

    bu değişiklerden sonra kanalizasyon sistemleri su kaynaklarına arıtma işlemleri yapıldıktan sonra dökülmeye başladı ve borularda da değişiklik yapılmaya başlandı su sızdırmaz borulara geçiş oldu.

  • acil çıkış kapısından çok havayolu şirketlerinin ekmek kapısı olarak kullanılan kapıdır. türk hava yolları ile 6 saati aşan uçuşlarda bu koltuk için ödemeniz gereken para 1.620 tl'dir. görsel yurtiçi uçuşlar ve kktc uçuşlarında 60 tl, 6 saat altındaki yurt dışı uçuşlarda ise 670 tl istenmektedir.

    ben de pek tabii ki parasını ödeyip zaman zaman bu koltuğu kullanıyorum. ancak bu koltuğu kullanmanın koşullarının da farkındayım. peki uçuş görevlisinin sorduğu basit bir soru ile burada oturan kişinin yapması gerekenleri yerine getireceği, olası bir facia durumunda daha fazla kişinin ölümüne sebep olmayacağını nereden biliyoruz? oturduğu koltuk için 1.620 tl para ödeyen yolcu uçuş görevlisi teyit almak için sorduğunda "ben sorumluluk alamam" deyip yerini değiştirecek midir?

    bu koltuklarda oturmanın getirdiği bazı önemli sorumluluklar var. acil çıkış koltuklarına yolcu yerleşimi adlı genelgede bu sorumluluklar havayolu şirketi ve yolcu için şu şekilde belirtilmiştir:

    havayolu şirketi:
    1) acil çıkış koltukların, uçuşun kritik safhalarında boş bırakılmamasına yönelik
    gerekli tedbirleri almak ve uygulamak zorundadır. (örneğin pas ekip ya da işletme
    personelinin bu koltuklarda oturtulması)

    2) bu koltuklara oturmalarına müsaade edilecek yolcuların, acil bir durum esnasında
    kabin ekibinden alacağı aşağıdaki hususları içeren brifing sonrasında uçağın en hızlı
    ve en emniyetli şekilde tahliyesine yardımcı olabilecek fiziki ve zihinsel yeterlilikte
    olduklarından emin olmak zorundadır:

    a) acil çıkış yerinin bilinmesi,
    b) acil çıkışın kullanımı için talimatların anlaşılması,
    c) acil çıkışın kullanımı,
    ç) tehlike için dış şartların değerlendirilmesi,
    d) ekip üyesince verilen tüm yönlendirmelerin takibi,
    e) acil çıkış kapılarının/pencerelerinin kullanımını engellemeyecek biçimde
    yerleştirilmesi ya da emniyete alınması,
    f) uygulanabilir durumlarda tahliye kaydırağının durumunun değerlendirilmesi,
    gerektiğinde kaydırağın şişirilmesi (manuel şişirme kolunun kullanımı vb.),
    g) süratle acil çıkışlara geçilmesi,
    ğ) uygulanabilir durumlarda kaydıraktan inen kimselere yardım etmek için
    kaydırağın açılmasından sonra dengede tutulması,
    h) tahliye sonrası yolcular için emniyetli bir yolun seçilmesi ve izlenmesi.

    3) yolcunun “check-in” işlemleri sürecinde aşağıdaki madde kapsamında gerekli
    tedbirlerin alınmasını sağlamakla yükümlüdür. bu tedbirlere rağmen anılan
    maddede belirtilen kategorideki yolculardan olduğu saptanması durumunda, kabin
    ekibi tarafından acil çıkış koltuklarına uygun yolcu oturumu sağlanacak ve
    koltuklar boş uçurulmayacaktır.

    bu koltuklarda seyahat edemeyecek yolcular:

    a) hızlı hareket etmeleri istendiğinde bunu yerine getiremeyecek durumdaki
    hareket kısıtlaması olanlar,
    b) zihinsel veya fiziksel engelliler,
    c) verilecek yazılı ya da sözlü talimatları algılayamayacak şekilde görme veya
    duyma engelli olanlar,
    ç) yaşlılık veya hastalık gibi nedenlerle hızlı hareket etmede güçlük çekenler,
    d) hızlı hareket etmede ya da acil çıkışa ulaşmada veya acil çıkıştan geçişte zorluk
    çekecek aşırı kilolu olanlar,
    e) bir yetişkin tarafından refakat edilsin veya edilmesin bebekler ve çocuklar,
    f) sınırdışı edilmiş, kabul edilemez ve tutuklu yolcular,
    g) rehber köpeği veya evcil hayvan eşliğinde seyahat edenler,
    ğ) çıkışın açılmasını engelleyecek biçimde bir başka kimseden sorumlu olanlar,
    h) 2 nci maddede yer alan görev ve sorumlulukları yerine getireceğini kabul
    etmeyen/etmeyecek yolcular

    yolcunun sorumluluğu:

    1) mürettebat güvenli bir şekilde açana kadar diğer yolcuları acil çıkış kapısından uzak tutmak.
    2) mürettebat üyelerinin talimatlarına göre acil çıkış kapılarını açmak.
    3) escape slide açıldıktan sonra yolcuları hızla tahliyesine yardımcı olmak.
    4) acil tahliye kaydırağından indikten sonra, inen diğer yolculara yardım etmek ve onları uçaktan uzaklaşmaları için yönlendirmek.

    tekrar soralım, koltuk için 1620 tl ödeyen yolcu sorulduğunda panik atağı olduğunu, gözlerinin bozuk olduğunu, nefes darlığı problemi olduğunu vs. belirtecek midir? bugüne kadar (koltukların ücretsiz olduğu dönem de dahil) "ben bu işi yapamam" diyen tek bir yolcuya rastlamadım.

    peki burada oturan yolcunun acil durumda, talimat beklemeksizin kapıyı açıp bir çok kişinin ölümüne sebep olmayacağının (yangın vardır, o kapı açılmamılıdır ya da bir süre beklenip açılması gereken durumlar vardır), kapıyı açınca, tepeden çantasını da alıp çıkıp gitmeyeceğinin ve sorumluluklarını yerine getirmeyeceğinin garantisi var mıdır? hayır...

    şahsi fikrim, bu çıkışlardaki en azından birer koltuk uçuş görevlilerine ayrılmalı ya da ücretle kafaya göre satmak yerine yıllık alınabilecek sağlık raporuna sahip olan kişilere ücretsiz verilmelidir.

    şuan, dışarıdan görünen bariz bir problemi yoksa internetten parasını ödeyen herkes bu koltuklara erişebilmektedir ve bu olası kazalarda içerideki yolcuların hayatı için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.
    _
    benzer bakış açısında bir yazı.

    "acil çıkış yolcuları için bazı ön şartlar belirlenebilir (yaş, eğitim vb.) ve bu şartları karşılayan istekli yolcular için eğitimler (uygulama içeren) düzenlenerek bu yolcular acil tahliyeler için bilgilendirilebilir. bu yolculara verilecek özel bir tanıtım / indirim kartı ile daha düşük fiyatla ve acil çıkış yanlarında seyahat etmeleri sağlanabilir. bu yolcular sisteme kayıtlı olacaklarından check- in sırasında acil çıkışlara uygun koltuklara atanabilirler. bu şekilde özellikle öğrenciler gibi bazı gruplar düşük ücretle seyahat avantajı yakalarken, havayolu da hem sadık grup yolcu kazanır hem de marjinal maliyeti düşük olan boş koltukları satarak kar etmiş olur en önemlisi uçuş emniyetini de artırmış oluruz."

  • istanbul erkek lisesi'nde bir almanca sınavı: kağıdın bir yüzünde bir hikaye, diğer yüzünde "hikayenin içeriğini özetleyiniz" şeklimde bir soru (inhaltsangabe). kağıdın hikaye olan yüzüne bakmak zahmetine katlanmayan bir arkadaşım, kafasından hayali bir hikayenin özetini yazıp, sonra da bize "yaa siz nasıl bir hikaye uydurup yazdınız" diye sormuştur. sonuç: içerik notu:1, gramer notu:2 (10 üzerinden)

    (edit: entry kötülenmiş. serdar? sözlükte misin lan, sen mi kötüledin oğlum, ne kızıyorsun lan komikti işte yazmayalım mı?)