hesabın var mı? giriş yap

  • pentagon, abd savunma bakanlığı, nasa (amerikan havacılık ve uzay dairesi), abd ordusu, abd donanması… dünyanın belki de en iyi korunan yerleri. ama , emperyalizmin temel direği bu kurumlar bir dönem -ve belkide hala- tek bir insanla uğraşmak için canlarını dişine takmışlardı: gary mckinnon. londra’da yaşayan bir ingiliz vatandaşı. 44 yaşında, işsiz bir bilgisayar sistem yöneticisi. abd’nin isteği üzerine 2002'de tutuklanmış ve serbest bırakılmıştı. 2005 haziran’da tekrar ingiltere'de tutuklandı ve koşullu olarak serbest bırakıldı. abd, ingiltere’den gary mckinnon’u istiyor, kendi mahkemelerinde yargılamak için.

    peki gary mckinnon ne yaptı da bu kadar “önemli” yerlerin hedefi haline geldi? 2001 ve 2002'de abd’de bulunan 97 bilgisayar sistemine girdi. fakat bunlar sıradan bilgisayarlar değildi. biri pentagon’a ait olmak üzere, nasa’ya, abd ordusu, hava kuvvetleri ve donanmasına, abd savunma bakanlığı’na ait bilgisayar sistemleriydi hepsi de. bu nedenle, internet üzerinde “solo” diye bilinen gary mckinnon’a pentagon hacker da deniliyor. onun yaptığı, herhangi bir devlet ya da ordusuna dönük o güne kadar yapılmış en büyük ve kapsamlı saldırı. abd, canevinden vurulmuştu ve bunun bedelini ağır ödetmek istiyor, gary’i kendi mahkemelerinde yargılama peşinde, ingiltere’de -bildiğim- en son açılan davada 70 yıllık hücre hapsi isteniyordu.

    gary mckinnon, ele geçirdiği abd ordusuna ait bir bilgisayara şöyle bir not bırakmış: “abd’nin yabancılar politikası bugünlerde devlet destekli terörizmle aynıdır. ben solo, size zarar vermeye, hem de en üst seviyede devam edeceğim”. saldırılardan birinde washington’da, orduya ait yaklaşık 2000 bilgisayar 24 saat boyunca internete çıkamamıştı. gary mckinnon’un herhangi bir devlet, örgüt ya da grupla ilişkisi bulunamamış. yani tek başına kendi halinde bir adam. ne insanüstü bir takım güçleri var, ne de çok güçlü araç ve silahları… tek sahip olduğu teknik bilgisi. kendisine daha karlı hedefler seçebilirdi, mesela bankalar ya da büyük online ticaret siteleri, oldukça büyük miktarda para elde edebilirdi. girdiği bu bilgisayar sistemlerinden elde ettiği bilgileri satarak da bunu yapabilirdi.

    fakat hedefi bu değildi. öyle ya da böyle abd’ye zarar vermek istemiş ve bunu başarmıştı. tüm bu işlerde ona yardımcı olan ise kırdığı bilgisayar sistemlerinin kullanıcılarıydı. kullanılan kötü işletim sistemi (yani ms windows) ve zayıf parolalar sayesinde gary’nin işi oldukça kolaylaştırılmıştı.

    tek bir insanın, dünyanın en iyi korunan kurumlarına karşı giriştiği tek kişilik savaşın hikayesi... gary mckinnon davasının sonucu ne oldu bilmiyorum fakat bildiğim ona verilen desteğin oldukça fazla olduğu...

  • kesinlikle ses yalıtımıdır. adam yukarıda musluğu açıyor ve musluğun gıcırtısı aşağıya geliyor. hayır müteahhite bunu söylesen "abi senin kulaklar çok iyi duyuyor he " diye dalga geçer ama yaptığı ince duvarlardan utanmaz.

  • bir 17 yaş sendromu.

    2001 senesinden beri bozuldu bozulacak aha şimdi bozuldu daha da bozuldu denilen ekşi sözlük'ün düştüğü hale bak lan.

  • bir keresinde yorgun argın işten eve dönerken, gittiğimde yemeğim hazır olsun dedim ve 1 adet dürüm söyledim. kapıya asın notunu bıraktım.

    kapıda asılı torbayı aldım ve eve girdim. bir açtım torbayı 4 tane dürüm var içinde. aradım dürümcüyü dedim durum böyleyken böyle. abi biz de dürümler nerede diyorduk ya dedi. ben de hiç birini ellemediğimi gelip alabileceklerini söyledim. yok abi biz hallettik ikramımız olsun, evde biri varsa verirsiniz sizinkini de gönderiyoruz şimdi dediler.

    buraya kadar her şey normal. sıradan karşılaşılabilecek bir sipariş hatası. asıl olay buradan sonra başlıyor.

    evde benden başka yaşayan olmadığı için 2 tanesini yedim 2 tanesini de komşuya verdim ve akabinde kapı çaldı 1 dürüm 1 kazandibi geldi bu sefer de. kazandibiyi jest olsun diye verdiler herhalde okey dedim aldım. onu da dolaba bir sonraki gün yerim diye koydum. 45 dk sonra tekrar kapı çaldı ve tekrar dürüm geldi. dedim ben aldım dürümümü? yok abi bu ikram dediler. derdimi anlatmaya çalıştım yok onu da verdiler. eve mütemadiyen dürüm geliyordu. adeta türkiye simulasyonu bug'a girmişti ve dürüm kodu no longer available hatası veriyordu. artık kapıdaki güvenlik görevlisi dürümcüler geldiğinde beni aramayıp direkt dürümcüleri içeri alıyordu. 30 dk sonra tekrar kapı çaldı. saat artık 23.30 civarına gelmişti uyudum uyuyacağım. bir dürüm daha geldi. dedim ki abicim siz bana yanlışlıkla 4 dürüm yolladınız ve sonrasında benim kendi dürümümü yolladınız. hesap kapandı hatta kabardı, yollamayın artık, al bunu da sen ye dedim. yok abi patron kızar dedi zorla elime tutuşturdu.

    gece bitmeden aradım güvenliği, dedim dürümcü gelirse içeri almayın yasaklıyorum. kapıda sessizce işlerini bitirin *

    bu da böyle bir anımdır.