hesabın var mı? giriş yap

  • 90lı yılların ortalarına kadar süren acaip bir dönemdi. liseliler bilmez, sokakta elinde tefle çingene bir adam yanında kocaman bir boz ayıyla gezerdi. şimdi 48 ay banka kredisiyle alınmış yüzlerce arabanın doldurduğu sokaklarda kedi görmek bile zorken böyle bir sahneyi tahayyül etmek fazla sürreal kalıyor.

  • kazakistan'ın semey şehrinde bulunan ve rusya'nın nükleer çalışmalarını yürüttüğü yerdir.

    pek bilinmeyen bir konu. ya da duyurulmayan desem daha doğru olur. 40 yılı aşkın bir süredir ve hatta 450'den fazla nükleer deneme yapıldı. ki sscb’de bugüne kadar gerçekleştirilen nükleer denemelerin üçte ikisi semey’de yapılmıştır. bu aynı zamanda şöyle de ifade edilebilir; dünyadaki nükleer denemelerin dörtte biri bu bölgede gerçekleştirilmiştir.

    kendi adıma şöyle bir şey de söylemesem olmaz; kazakistan’ın semey'inde gerçekleştirilen ve iran'da da gerçekleştirilen bu tür çalışmaları (40 milyona yakın güney azerbaycanlı, horasan ve kaşgay türkünü, hala tehdit eden nükleer çalışmalardır) lanetliyorum.

  • zeki alasya, metin akpınar, halit akçatepe ve kemal sunal ın oynadığı salak milyoner filminde; "demekki hazine dörde bölünecehhh" repliğinde zeki alasya nın yüzündeki hüzün.

  • recebimin az önceki grup konuşmasından bir kupledir.

    eeee?

    hadi entiriyi dolduralım. nüfus olmuş 76 milyon. yaklaşık 4 kişi bir hane yapsa 19 milyon aile yapar. hadi çekirdekler yanlız yaşayanlarla 20 milyon diyelim.

    20 milyonu böl 2,5'a 8. yani 8 yılda bir buzdolabı değiştiryorsunuz ama 11 yıldır bir adamı değiştiremediniz be! başka ne denir ki bu mesele üstüne

  • türkiye'de yatırım enstrumanlarının çok güven vermediği bir dönemdeyiz. bu süreçte paranın değerini korumak oldukça önemli. sabit getirili olanakları kontrol ettiğimizde enflasyona karşı paranızın değerini koruyabilmeniz oldukça zor. gerçekçi olmak gerekirse sürekli cepten yemek durumunda kalıyorsunuz.

    finansal özgürlük yolunda uzun süredir yatırımlar yapmaktayım, bu süreçte kazançlarım ve kayıplarım oldu. ancak mevcut pozisyonum oldukça iyi. sepet mantığını hedefleyen bir birey olarak yurt dışı piyasalarda işlem sağlamanın oldukça kazançlı olduğunu ifade etmeliyim.

    peki yurt dışı piyasalarda ne gibi imkanlarımız var. etf, hisse senedi, fonlar ,emtialar olmak üzere başlıcalarını sıralayabiliriz. bu piyasalara yatırım yapabilmek için aracı kurumlara ihtiyacınız var. türkiye'den yatırım yapabileceğiniz kurumlar ;
    - garanti yatırım .
    -ak yatırım .
    -gedik universal .
    -işcep yurtdışı piyasalar .
    - qnbfinansinvest ; kurum sizinle iletişime geçiyor, sitesinde bilgilendirme yok.
    - alnusyatırım .
    -yapı kredi .

    bunlar en bilindik olanları, alternatifler çoğaltılabilir. linkleri ekleme sebebim komisyon bedelleri ,ücretlendirmeler ve yatırım yapabileceğiniz alanlar.

    belki amazon, netflix, apple gibi şirketler kaçıp gitti ancak bunlar kadar olmasa bile kazanç sağlayabileceğiniz birçok kuruluş var. piyasaları takip etmeniz gerekiyorsa risk ölçeğinin bir kısmını bu alanda değerlendirmeniz gelecek için faydalı olacaktır. blackrock, vanguard gibi fonlar dünyada birçok insanı geçindiriyor, piyasalarda saldırılabilecek ne varsa kurtlar gibi üşüşüyorlar.
    bunların yanında her ay verileri açıklanan mısır, buğday, kakao, pamuk, kahve, şeker gibi ürünlere bile yatırım yapabilmenize olanak sunuyorlar.

    bunların birçoğuna yatırım firmaları tarafından hazırlanan fonlar üzerinden ulaşabiliyorum diyebilirsiniz, burada önemli olan seçimi sizin yapmanız ve risk ölçeğini belirleyebilmenizdir. komisyon bedelleri dikkate alınmalı, eğer hacimli işlemler yapmıyorsanız uzun vade dışında yatırım sizleri üzebilir.

    bist te yer alan hisselerin manipülasyon ve spekülasyonlara maruz kaldığını düşünürsek burada hisselerin dolar bazında büyük artışları olmasa bile tl'nin değer kayıplarında paranızı korumanız olası olacaktır. tl'nin dolara karşı değer kazanabileceğini düşünüyorsanız ayrı.

    ek: hisselerin alınması ve yatırım amaçlı kullanabileceğiniz fonlar için resimler eklenecektir.

  • migros'un çarıklı şımarıklığına göre davranmaması olarak değiştirelim onu. hiç stok yapmadım, canım içmek isterse gidip en yakındaki yerden alacağım ve o da paşa paşa satacak. tek hayatımızı 1 saat bile bu nevşehir çöreklerinin hassasiyeti ve kutsallarına göre şekillendirecek değiliz.

  • lan bu audi kupasina kim istedi katilmayi. bize skoda kupasi falan olsaydi soyle sparta prag, legia varsova falan.

  • bir suru kotu yanina ragmen abd'de yasamaktan tam da bu tip sacmaliklarin olmamasi yuzunden memnunum:

    -federal hukumetin resmi dili yok. her donem bunu teklif eder bazi muhafazakarlar, her sene de yenilirler. yani otobuse atlayip meclis binasina gitsem -ki kafama gore gidebilirim turkiye'dekinin aksine- , ispanyolca sarkilar esliginde tango yaparak kursuye ciksam, oradan da farsca bir metin okusam suc islemis olmam. yaptim oradan biliyorum.

    -50 eyalet icinde 27'sinin resmi dili var. bazisi cok dilli, bazisi salt ingilizce. ama onlarda dahi mahkemeler sizi o dili bilmiyorsunuz diye kapidisari etmezler, gerekirse vizigotca tercuman bulmak zorundadirlar (germen dili oldugundan alman'in tekini bulup getiriyorlar cogu zaman yuttururuz diye ama o kadar kusur kadi kizinda da bulunur, sonucta burasi bir isvec degil)

    -anayasada degistirilmesi teklif dahi edilemez seyler yok. ifade ozgurlugu adi altinda teklifini edersin, sonra ayarini yer oturursun.

    -eger bir kanun anayasaya aykiriysa dahi, askeriye basin bildirisi yapmaz. zira askerin isi ne anayasayi fiilen korumak/yorumlamaktir (bu is icin supreme court var) ne de anayasa hakkinda resmi aciklamalarda bulunmak (bu is icin asker disinda herkes var, baskandan tut sivil toplum orgutlerine, talk show'culardan senatorlere kadar herkes). onun yerine askerin isi ride of the valkyries esliginde baska ulkeleri bombalamaktir (..oylar gelsin artik)

    -kimse genelkurmay baskaninin * ismini cismini bilmez. kendisi bile bilmez. savaslari zaten robotlar yaptiklarindan komuta kademesinin onemi yok. ben de demin wikipedia'dan baktim, meger bir oncekisi benmisim. vatandas bile degilim halbuki. oyle esitlikci bir yer burasi. ama bir isvec degil.

    -bizim genelkurmay diyor ki "dil birliğinin olmaması durumunda bunun sonuçlarının neler olacağı, tarihteki birçok acı örnekleriyle gözler önündedir". dil, din, irk, renk birligi olmayan amerika'nin icler acisi hali ortada: 220 senedir askeri darbe olmuyor, 150 senedir ic savas cikmiyor. adamlar sikintidan gidip baska ulkelerde ic savas ve darbe yapiyorlar (ti pi tissss..anti-amerikan populizminin fazlasindan zarar gelmez)

    -amerika'da kizlar teklif etmiyor, evet diyecegini varsayip direkt saldiriyorlar. asker birsey demiyor.

    simdi biz, sivil konularda, bir amerika olmadigimiz icin mi askeriyeye muhtaciz, askeriyeye muhtac olageldigimiz, muhtac birakildigimiz icin mi bir amerika olamiyoruz? daha muhimi amerikalilar biraz zayiflarlarsa bir isvec olabilirler mi en sonunda?

  • türk milli takımı yerine, alman milli takımını tercih etmiştir, öyle milliyetçi bir insandır kendisi. isterse reenkarnasyon ile bu yaştan sonra kendini kürşad'a dönüştürsün, bu gerçek değişmeyecek. amatör eğlendirir yani pepito.