hesabın var mı? giriş yap

  • -yemeği yaparken devamlı tadım yapın, tuzunu baharatını ayarlayın.
    -suyuna bakın çok berraksa uzun süre pişirip çektirin, az suluysa sıcak su ekleyin.
    -eti pişirmeden yüksek ateşte mutlaka mühürleyin, tavuğu geniş bir tavada ayrı ayrı yerleştirip yüksek ateşte şoklayıp öyle pişirin ki tüm suyunu salıp sertleşmesin
    -yemeği yaptınız tadı fena değil ama bi eksiklik var; muhtemelen asit istiyordur, limon soya sosu ya da sirke deneyin.
    -çok ekşi olduysa az bir şey şeker atın, tadı dengeler.
    -salçalı yemeklere mutlaka az da olsa domates da atın, keskin tadını yumuşatır.
    -pilav yaparken pirinçler tam yumuşamadan altını kapatın. dinlenirken 15 dakika o ısıda pişmeye devam edecek.
    -salatalarda ya limon ya sirke kullanın, ikisi beraber tadı bulanıklaştırır.
    -domatesli bulgur pilavına bir küp şeker iyi gider.
    -sebzelerin pişme sırasına dikkat edin, yoksa biberleriniz dağılır, soğanlarınız yok olur, sarımsaklarınız yanar.
    -sebze pişirirken yüksek ısı kullanılmamalı, bütün besin değerleri yok olur. kısık ateşte suyunu çektire çektire pişirin.
    -kremalı yemeklerde kaşar peyniri yerine mümkünse parmesan/eski kaşar tercih edin. taze kaşar çok yağlı ve tuzlu olduğundan yemeğin lezzetini örter

  • ilaçlı böbrek filmi çekilmeden önce ilaç alerjisine karşı asistan, hastaya soruyor:
    - daha önce bu film çekildi mi amca?
    * hee çekildi...
    - böyle ilaç verildi kolundan değil mi?
    * verildi...
    asistan daha ilacı kolundan verir vermez amca şoka girip mosmor kesilmiş.
    koşuşturma, müdahale, boğazına hortum sokmanın ardından hasta yoğun bakıma alınmış.
    asistan tonla fırça yemiş. hastaya sordum dese de kimseyi inandıramamış.
    amca yoğun bakımda kendine gelir gelmez asistan damlamış yanına...
    - hani bu ilaç daha önce sana verilmişti?
    * hee verildi. gene böyle olmuştum...

    edit: debe için teşekkürler...

  • benim babam değildir. zira üniversiteyi kazan dedikten sonra düşündüğü şey bizi nasıl okutacağıydı. üç kuruş memur maaşıyla ne kendinin arabası oldu ne bize araba alabildi ama üçü aynı yıllarda 5 çocuğunu üniversitede okuttu, iş sahibi yaptı. canım babam, seni çok seviyoruz...

  • en beklemediğim ülkenin soykırımı tanımasıdır. ayrıca diasporamızın ne kadar güçsüz olduğunu göstermektedir.

    sen hala yurt dışında en büyük nüfusunun bulunduğu yerde sözünü geçiremiyorsan bir problem var demektir.