ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ingilizce yetmiyor artık 4-5 dil biliyor millet
-
son 15 senedir bu lafı duyuyorum, bir bokun değiştiğine henüz şahit olmadım.
o 4-5 dil bilen insanlar da, eskiden ne kadarlarsa, şimdi de o kadarlar.
ve hala insanlar ingilizce'yi bile konuşamıyor.
gençler "4-5 dil biliyor herkes" diye tırsmasın yani.
- ingilizce şart
- ne ingilizce'si akif? artık 4-5 dil biliyor millet. tek ingilizce yeter mi?
- ispanyolca öğrenmek lazım.
- asıl çince çince!
- rusça da iyi
- tabii... rusça iyi...
günde 8 saat ders çalışmak
-
insanı hem çok geriyor, hem de çok rahatlatıyor. aylardır günde altı saate sabitlemiştim, sınavlar yaklaştığı için sekize çıkardım. her kahve-sigara molasında da sözlüğe bakınıyorum. tek eğlencem bu. özellikle iki haftadır, hafta sonları keyifli bile gelmeye başladı. sabah kalkıyorsun, balkona masayı atıyorsun, bir demlik de çay getiriyorsun yanına. kuş sesleri eşliğinde, yüzüne hafif rüzgar vururken pek sıkılmıyorsun da. bu saatlerce ders çalışma olayı ilk başta çok zor ama sonra mutlu ediyor insanı notlar açıklandıkça. tabii kafanı duvarlara vurasın geliyor, niye yıllardır yapmadım ben bunu diye o ayrı.
türklerin meslek yorumları
-
içimde yara olan yorumlardır maalesef..üniversitenin maliye bölümünü kazandım. eş dost soruyor tabi "nereyi kazandın" diye..maliye diyorum. bütün akraba, eş dost, sohbet ortamında insanlar vs..hepsinin ortaklaşa yaptığı yorum şuydu:"oo iyi, girersin maliyeye, rüşvet müşvet, o biçim yolunu bulursun..aman sakın ihmal etme..cebine bakacan bu devirde. zaten tezgaha uymazsan seni tutmazlar, sürerler vs.." sadece akrabadan bir kişi "aman elinherifi, namusunla çalış da en azından bir tane namuslu memur olsun şu memlekette" dedi. sadece bir tek kişi...ama aynı insanlar memleket meselelerinden bahsedilen her sohbette rüşvet yiyen memurdan ağlarlar, ülkenin kötü yönetildiğinden şikâyet ederler..bir başka sohbette memura avanta verip işini nasıl hallettirdiğini sanki iyi bir halt yemiş gibi ballandıra ballandıra anlatırlar. sonuçta maliyeye girmedim, o işi de yapmadım ama öğrendim ki biz kendi kazığımızı toplum olarak kendimiz yontuyormuşuz.
birgün ormanda ağaçlar toplantı yapmışlar. baltadan şikâyet ediyorlarmış..bizi şöyle kesiyor böyle koparıyor, acımasız , katil vs..hararetli hararetli konuşurlarken yaşlı bir çınar ağaçı demiş ki; "boşuna konuşmayın, sapı bizdendir"...
pfizer biontech covid-19 aşısı
-
abd gida ve ilaç kurumu "fda"'in hakkinda 53 sayfalik raporu ile acil durum kullanim izni verdigi asi.
raporun tamamini okumak isterseniz, pdf formatindaki dokumana burdan ulasabilirsiniz.
rapor asinin etkisi hakkinda ne diyor ?
raporda gorulebilecegi gibi ikinci dozdan sonra, asi %95'lik bir basari yakaliyor.
yan etkiler hakkinda rapordan ne ogreniyoruz ?
rapora gore, yan etkileri normal bir asilamanin yan etkilerinden farkli degil. bunlar sirayla: enjeksiyon yapilan yerde lokalize reaksiyonlar (%84), yorgunluk (%63), bas agrisi (%55), kas agrilari (%38), usume ve soguk ter dokme (%32), eklem agrilari (%24), ates (%14).
peki, abd'de herkes bu asiyi olabilecek mi ?
rapora gore asinin bazi risk gruplarindaki etkisi uzerine elde yeterli veri yok. bu risk gruplarini en fazla immundeprese veya immunsuprese (bagisiklik sisteminde bir problem bulunan) hastalar olusturmakta. diger yandan, daha once sars-cov2 virusu ile enfekte olmus bireylerde, asi yapmanin yarari olup olmayacagi da anlasilabilmis degil.
hamile kadinlar ve pediyatrik populasyon ile ilgili de yeterince veri yok. rapor, bu populasyonlar icin ek bir calisma yapmanin onemini vurguluyor.
ozetleyecek olursak, fda'in raporu, asinin guvenli ve 16 yas uzeri hastalarda etkili oldugunu belirtiyor.
ceylan ertem
-
kendisini beğenmeyenler emin olun ki demet akalın'ı değil, ceylan'ın cover'ladığı şarkıların gerçek sahiplerini dinlemeyi tercih ediyorlar. abartılı tarz ve vokallerini "cool" bulabiliyorsanız da geçmiş olsun, yüzünüzü bir yıkayın.
evde yapılabilecek en basit tatlı
-
bir tabağa petit beurre bisküvileri koyun.
biraz daha bisküvi koyun.
afrika'nın bir türlü kalkınamamasının sebebi
-
kış olmaması.
daha önce burada, hatırlamadığım bir başlıkta okumuştum. kaynakları da vardı. özeti şuydu;
bir yerde kış varsa barınma ihtiyacı artar. barınma ihtiyacı artınca toplumlar barınak sistemlerini geliştirirler. böylece mimari gelişir. gelişmişliğin başlangıç noktasıdır mimari. ev yapmayı bilmiyorsan fabrika yapamazsın. silah fabrikası, yiyecek fabrikası, tekstil fabrikası yapamazsın mesela. geçtiğimiz yüzyıl için değil bu iddia, ortaçağ için. tüm mevsimleri sıcak olan bir iklimde insanlar ev inşa etme yeteneklerini geliştiremezler. kabile hayatına mahkum kalırlar yüzyıllarca.
sömürgecilik tabii ki afrika'nın bağrına vurulmuş hançer. ama bu dediğim neden, sömürgecilik öncesi döneme ait daha temel bir neden.
en iyi komedi dizisi
-
(bkz: friends)
çin'in 21 ton'luk uzay aracının dünyaya düşmesi
-
damat kadar demistik bu biraz fazla olmadi mi?
köpeği yol ortasında katledilen yazar
-
yazık olmuş.
eğer sürücü bilerek ve isteyerek köpeği ezmiş ise diyecek bir şey bulamıyorum.
ama daha üstüne gelen aracı görüp sağa sola kaçmayan , evcil olduğu, dışarda yaşayamayacağı on km öteden belli olan bir hayvanı dışarı sahipsiz salmak da en az sürücü kadar hatalı bir davranış .