hesabın var mı? giriş yap

  • barış bıçakçı'nın son 20 yılın türkiye edebiyatının başına gelen en güzel şey olmasının sebebi, sayfalarca anlatılacak bir duyguyu tek cümleyle o sayfalardan daha derin ve net anlatabilmesidir. yeni kitabı seyrek yağmur'da yine öyle cümlelere çarpılacaksınız. kitabı bugün alıp bitirdiğim saatten beri düşündüğüm, kişisel tarihimize çentik atan her bir kitabı için okuru olarak teşekkürün gönül borcum olduğudur...

  • 9 kişi kalması gereken maçı 11 kişi tamamlıyor.

    her hafta olduğu gibi uydurma bir penaltı kazanıyor.

    ve bu açıklamayı yapabiliyor. pes:) gerçekten pes:))

  • air crash investigation'da defalarca belirtildiği üzere, havacılık tarihinin kanla yazılmış olmasındandır.

    (bkz: havacılık kuralları kanla yazılmıştır)

    havaalanı yolundaki marketten ucuza alınan sıvılar güvenlikte atıldıktan sonra, kapı civarlarında konuşlanmış mekanlardan kapı gibi fiyatlar karşılığı satın alınan sıvıların uçağa alınabilmesinin sebebi yolcuları ekonomik olarak sömürme istekleri değil. havaalanına satılmak üzere girişi yapılan ticari ürünü takip ve kontrol edebilme hakkına sahipler. yolcuların güvenlik kontrolünden geçirmeye çalıştığı açık veya kapalı tüm şişelerden numune almaları ise ne güvenli, ne de pratik.
    “güvenlik gerekçesiyle nereden alındığından emin olamadığımız sıvıları, ambalajlarının en büyüğü 100 ml'lik olmak ve toplamda 1 litreyi geçmemek üzere kabul edebiliyoruz” diyorlar zaten. dilerseniz 333 ml'lik suyunuzdan 33 ml'lik bir yudum aldıktan sonra kalan suyu 3 adet 100 ml hacimli şişeye bölüştürerek güvenlik kontrolünden geçişinizi sorunsuzca tamamlayabilirsiniz.

  • ulan burayı bile savunan çıktı ya aga hayret birşey. ne yapılacakmış üstüne peyzaj yapılacakmış. ulan gider yapmayı unutmuş adam ne peyzajından bahsediyon sen. yağmurlu günlerde meydandan yürüyen merdiven ile hiç aşağı inmeye çalıştın mı? inemezsin... neden biliyon mu? su bi yerden gitmek istiyor ya, hani gidecek yer yok. hah işte o yürüyen merdivenden gidiyor su. o yüzden çalıştırmıyorlar yürüyen merdivenleri. böylede eşsiz bir proje. akıllara durgunluk veriyor. oraya çok güzel palmiye olur. ama dalsız. böyle ortada sik gibi durur da millet anlar ne yapıldığını...

  • ülkemizde değerli önder reis-i cumhur ve "yol arkadaşları" tarafından verilen emirlerle itinayla sürdürülen fetö operasyonları kapsamında fg harfli araç plakalarının toplatılması kararı alınmıştı. ben olayı biraz daha genişletiyorum ve ülkemizde çoğunluklu kullanımda olan qwerty klavyede yan yana bulunan f ve g harflerinin yerlerinin değiştirilmesini talep ediyorum. yan yana bulunan bu harfler açıkça fetullah gülen'i sembolize ediyor ve genç beyinlerin algılarına bu iğrenç zatın baş harflerini kazıyor.

    şimdi geliyoruz en bomba olaya.

    işin başka boyutu da var. f ve g harfleri bu klavyeye rastgele yerleştirilmemiş. şimdi klavyeyi kimin icat ettiğine bakalım. bu klavyenin mucidi christopher latham sholes amerika doğumlu. ancak bilin bakalım amerika'nın neresi?

    doğru tahmin ettiniz, pensilvanya. kaynak

    görüyorsunuz değil mi oynanan oyunları. yıllar önceden planlanmış bu oyunu bozmak için türkiye cumhuriyeti devletini göreve davet ediyorum.

    debe edit: ülkemizde maalesef bu tarz komik durumlar bile ciddi ciddi ele alınıp tartışılabiliyor, gerekirse karar verilip uygulanabiliyor. şimdi güldüğümüz şeylerin gelecekte gerçekleşmeyeceğine de kimse emin olamıyor. 2011'de fetö ile olunan içli dışlı durumu temizlemek için o dönemki gazeteler imha ediliyor, internet sitelerindeki haberler bir bir kaldırılıyor. eski ortaklar şimdi birbirine bıçak çekiyor. türkiye'yi daha iyi idrak edebilme adına debe vasıtasıyla tanpınar'ın saatleri ayarlama enstitüsü ve orwell'ın 1984 kitaplarını tavsiye ediyorum.