hesabın var mı? giriş yap

  • iki uzun bir kısa biçiminde gerçekleşleştiyse s.o.s veriliyo demektir. hatun boğuluyor olabilir.

  • dünyanın sayılı ekonomileri arasındayız, pandemide başka ülkere tonla yardım gönderebiliyoruz, savaştan kaçan suriyeli - afgan milyonlarca göçmene kucak açacak gücümüz var ama ülkemiz yanarken bakın altını koyu yapıyorum ülkemiz... pamuk eller cebe sayın halkım.

    gerçekten bravo. imanla başlayıp ıban ile bitiriyoruz yıllardır.

  • savcıya, haneme tecavüz edip beni öldüresiye dövdüler diyeceğine bunların fetöcü olmasından şüpheleniyorum deseydi serbest falan bırakılmazlardı.

    türkiye normlarında olası bir haber

  • ne istediğinden ve bunu nasıl yapacağından emin olamama durumu. ayrıca sözlükte son günlerde yazılmış en samimi başlık ve entrylerden biri. ait olunan dünya ile sahip olmak istenilen dünya arasındaki uçurumun giderek arttığını düşünmek neden oluyor bence bu atalet duygusuna. birkaç arkadaş çok haklı bir şekilde disiplinden bahsetmiş. fakat disiplin sonuçtur sadece, asıl neden tutkudur. çünkü nihayetinde tutkuları olmayan insanların utkuları da olamaz ne yazık ki.

    nietzsche, insanlarda iki türlü tutku olduğunu söyler: egemenlik arzusu gibi aktif tutkular ve tembellik gibi pasif tutkular. işte en başta söylediğim gibi, ait olunan dünya ile aslında içinde var olmak istenilen dünya arasındaki uçurumun büyüdüğüne inanmaya başlayan insan, yavaş yavaş pasif tutkularının esiri olmaya başlayacak, hayallerinden uzaklaşacak ve yaşama enerjisi gitgide düşecektir.

    sonuçta herkes her şeyi isteyemez. bir şeyi gerçekten isteyenler de, kolay kolay kimseye nereye gideceklerini sormazlar, sadece yola çıkarlar. çünkü bütün cevaplar aslında yolların kendisinde.

  • göbekli olup dar badi giymeleri bir de bu badiyi pantolon içine verip kalın kemer takmaları üstüne bir de bolero giydiyse lanet olsun.

  • güzel bir soru.

    burada sorun, güneşin parlama mekanizmasını dünyada bildiğimiz ateş ile kıyaslamaktan kaynaklanıyor. oysa güneşte ateş falan yoktur, bir şey "yanmaz"...

    güneşi parlatan şey, çok büyük kütlesi nedeniyle merkez bölgesinde aşırı basınca maruz kalan hidrojen atomlarının birleşerek helyuma dönüşmesi, ve bu dönüşüm sırasında ısı oluşmasıdır. buna, nükleer füzyon deniliyor.

    güneşi söndürmek için üzerine su atmak veya güneşi kaldırıp komple suya atmak onu söndürmez. aksine, üzerine boca ettiğiniz su da güneşin kütlesine eklenerek merkez bölgesindeki basıncı artırır ve güneşin daha parlak olmasını sağlar. ve dahi güneş, eklediğiniz o suyu da yakıt olarak kullanır.

    özetle, güneşe su dökmekle ham petrol dökmek arasında fark yoktur, güneş her ikisini de büyük bir memnuniyetle yakıt olarak kullanacaktır.

    buna karşın, güneşe yeterince (100 güneş kütlesi kadar) su dökerek kütlesini belli bir kritik eşiğe kadar yükseltirseniz, önünde sonunda bir süpernova patlaması ile yok olup gidecektir... ha evet, o zaman sönmüş olur... aynı şeyi güneşe yeterince benzin dökerek de yapabilirsiniz, farketmez

  • taner'in şampiyon olduğu yıl muhakkak incelenmeli. işin içinde paralel bir mevzu olabilir. nasıl kpss'ler inceleniyor, bu da incelensin.