hesabın var mı? giriş yap

  • kızlar yapmayın! ciddi ciddi şu cümleyi kimseye kurmayın.

    ortaokuldayken yakın arkadaşımla mezun olduk ben liseye başladım o berber çırağı oldu. çokta tutumlu bi çocuktur. gel zaman git zaman arkadaş çalıştığı dükkanı satın aldı sonra yine para biriktirip evini aldı, aldı ama yıllarca sağındaki solundaki berberler 10da kapatırken gece 2lere kadar çalıştı çocuk.

    sonra vakit gelince buldu ailesi buna birilerini. kızların arasından en alçak gönüllüsünü istemiş ve kızın ailesi de fakir.

    bu hanımefendi bir yıl boyunca gerçek yüzünü göstermiyor, düğüne iki ay kala alışverişler başlıyor ve kızın içindeki canavar dışarıya çıkıyor. tek söyleyeceğim şey kız buna 8 bin liralık buzdolabı aldırmış. sadece bu örneği vereyim gerisini siz düşünün. ve arkadaşımın maddi gücüm o kadar yok ödeyemeyiz bunları demesine rağmen kız böyle davranıyor.

    arkadaşımın son ruh hali ise kendi sözleriyle "evlendiğimiz gece yanında yatar mıyım ? inan bilmiyorum. bırak sevgiyi o kadar nefret ediyorum ki yaptıklarından gram sevgim kalmadı."

    kimse kimseye yapmasın bu işkenceyi.

  • şimdi bu sayfanın tinder vb. date uygulamalarından ne farkı var. nesi rezalet nesi kepazelik.
    kendi despot kafanızla bir kalıba soktuğunuz insanları yine kendi değer yargılarınızla yargılamaktan vazgeçin ammınakoduklarım.

  • six feet under'ın finali.
    hani bir deyim vardır yaa.
    koltuğa çivilenmek.
    ben onu birebir yaşadım ilk izlediğimde.
    hareketsiz bir şekilde ekrana baktım.
    final bitti ben halen kımıldayamadım.
    bir hafta sonra tekrar izledim finali ve yine aynı şekilde koltuğuma çivilendim.
    gelmiş geçmiş en büyük ve en kaliteli dizi finali six feet under'ın finalidir

  • şüphesiz dünyanın en mal insanları tarafından yönetilen ülkedir. adamların becerebildiği tek şey, halktan alınan korkunç orandaki vergileri ayakkabı kutularına doldurabilmek.

  • fethiye'de gerçekleşen, 6 yaşındaki yeğenimin başına gelen rezalettir. belediye, çocuk parkının yanındaki konteynerlara, etraftaki mangal yapan et lokantalarının küllerini buraya
    dökmelerine izin vermiş.
    cocuk parkına dökmelerine izin verilmesi rezaletini de geçtik, külü kor halinde dökmüşler ve 6 yaşındaki yeğenim kum sanıp oynamak için bir anda koşup icine girmiş ve girdiği gibi çığlık çığliğa bağırış. sonuç 2. derece ayakta yanık

    oradaki lokantalar sucu kabullenmemis. soğutup döküyoruz biz demiş. gerekli yerlere şikayetleri yaptık. bir şey cıkacağından da umudum yok açıkcası. en azından içine de düşebilirdi ihtimalini düşününce bir nebze rahatlıyorum. türkiye gibi insan canının hice sayıldığı bir yerde ucundan bucağından hepimize bir rezalet , kepazelik, bela dokunuyor işte. hele cocuksan neşeyle oynayıp kosmak bile haram
    edit: mesajlarınız, iyi dilekleriniz icin , desteğiniz için cok tesekkür ederim. uzun sure önce münasebetsiz, hadsiz insanların mesajlarına artık tahammül edemediğim için mesaj alımını kapatmiştım. bugün bu olay sebebiyle açtım 1-2 tane çürük elma dışında hic kimseden kıricı , hakaretamiz bir dönüş almadım. burası gercekten iyi insanlarla dolu.

  • uzaktan eğitim okuyup diplomada örgün yazıyorsa saçma olan durum budur. biz acı çeke çeke okuduk. gerektiğinde derslerimiz uzadı, geceleri gündüzlere katıp çalıştık. bunun uzaktan eğitimle bir tutulacağını beklemek cidden örgünler açısından da can sıkan bi durum olurdu.

    doğru bir karar.

    edit : bana abuk subuk kuru bahanelerden mesajlar atmayın. bu kazanılmış hak felan da değil. sen buna başvururken zaten bir haksızlığa başvurmuşsun. göz göre göre devlet eliyle bütün o okuyanların hakkına girmişsin. burda hak felan yok. şimdi kalkar da bu konuda geriye dönük dava açılırsa ben kalkar örgünlerin mağduriyeti adına dava açsam ne olcak o zaman. biri yazmış 2-3 üniversite dışında örgün öğretim dezaten bi bok yok. ulan tırrık o kadar kolaysa git örgün oku o zaman. bende istanbul üniversitesi edebiyat fakültesinde okudum. hocalar dahil kimse sevmezdi uzaktan öğretimi kimi kandırıyorsunuz.

  • tüm projelerin devlet adına değil akp adına yapıldığını gösteren beyanat. yani siz devleti, ülkeyi, halkı falan sevmiyormuşsunuz, siz "yap şuraya köprü, şurayı da kaz tünel olsun şanımız yürüsün" diye bunca iş yapmışsınız. iki yüzlü köpekler sizi.

    ben en azından bu mevkilere gelmişlerse biraz akılları vardır, biraz mantık sahibidirler diye düşünüyordum ama alakası yokmuş, cümlesinin sonu nereye varacak onu bile hesaplayamayan adamlar 13 yıldır ülkenin başında bela gibi duruyorlarmış.

    çok şükür bitti, devran döndü. yargılanacaksınız, sadece mahkemede değil vicdanlarda yargılanacaksınız. ne mahkemeden ne de vicdanlardan sağlam çıkabileceksiniz, şeref yoksunları.