hesabın var mı? giriş yap

  • bizimki neden kontrol edilmedi arkadaşlar durduk yere tedirgin olduk gece gece? pazartesi en yakın okula gidip ilgililere gösteriyorum.

  • babaya gitmesi bir nebzedir,fakat baba nın bir arkadaşına giderse boka sarar,babanıza da ulaşır,"ramazancım senin oğlan bana seni seviyorum falan diyor hayırdır,sınavlar falan bunaldı heralde çocuk."bu cümle ciddi bir yüz ifadesi ile sarfedilirse,babada o an nasıl bir surat ifadesi olabileceğini tahmin bile edemiyorum.başımdan geçen bir benzeri şöyle olmuştur;

    benim gonderdiğim mesaj:

    i really miss u baby.bikbikbik..i love you...

    beş dk. sonra;

    muharrem amca cep new message.read?
    "i love you too.. oğlum iki oluyor evli barklı adamım niyeti bozduysan haberim olsun"

    akabinde muharrem amca aranır özür dilenir.babamın araması gecikmez "oğlum birkerede seni özledim baba diye bana mesaj at lan hayırsız,neyse çok yazıyor hadi kapattım.."

  • 45 yaşına kadar yaşayan ölüydüm.
    evde spor yapmaya başladım, sigarayı bıraktım, 30 kilo verdim, trekkingle başlayıp, 1-2 yılda dağcılığa geçtim.
    o gazla koşmaya karar verdim.
    ilk defa 49 yaşımda koşmayı denedim.
    çok sevdim, devam ettim.
    1.5 yıl içinde 6 yarış koştum.
    15 km bursa kent ve avrasya'yı 1. 15 de
    darıca ve çayırova yarı maratonlarını 1. 52 civarında koştum.

    sonuç: insanın uyum kabiliyeti sandığınızdan çok daha yüksektir.

  • maya takvimi farklı uzunlukta dönemlerden oluşur. bunlara güneş denir. içinde bulunduğumuz dönem olan beşinci güneş i.ö. 13 ağustos 3113'te başlamıştır ve 23 aralık 2012'de sona erecektir ( 5125 yıllık bir dönemdir). dördüncü güneşin sonunda felaketler su elementine bağlı olarak oluşmuştur,(bkz: büyük tufan) beşinci güneş ise büyük depremlerle son bulacaktır ve son çağdır. (zamanın bitişidir)
    mayaların bu ince hesapları nasıl yaptıkları halen çözülememiş bir sırdır.
    hesaplanan beş güneş çağının toplamı 25.627 yıldır ki bu dünya ekseninin yalpalaması anlamına gelen ve 26.000 yılda bir olan presesyonun döngüsüyle hemen hemen eşit bir zaman dilimidir. bu durumda 2012'de yalpalayarak yamulma ihtimalimiz olduğu gözler önündedir.

  • sözde açın halinden anlamak için oruç tutan kimselerin bir tane mangal fotoğrafından aşırı derecede rahatsız olduğunu gösteren fotoğraf.

    bak hele hele tiplere bak, lan sen bir tane mangal fotoğrafına bakamıyorsan aç iken, açın halinden nasıl anlayacaksin ?!

    neymiş utanıcakmış, hiçbiryerde yemeği, içeceği andıran şey görmeyeyim, akşam yemek yiyeceğim saat zaten belli bak açların halinden anlıyorum ben diye aptal bir zihniyet olabilir mi lan , açlarda zaten aynı bu şekilde yaşıyor.

  • yemenli göçmenlerin arabistan'da aylık maaşı, 300 lira civarında filan. bahreyn yine aynı durumda. bahreyn halkının yüzde 80'ininden fazlası şii'dir ama suudi atamalı "krallar" tarafından yönetiliyor. hem bahreyn, hem de yemen bu suudlu alçaklara defalarca isyan etti, isyanın sebebi yukarıda yazdığım gibi mezhepsel değili sınıfsaldır. sadece katar'da dünya kupasına hazırlanan stadlarda ölen işçilerin sayıları binleri geçti ama kimse duymuyor, görmüyor.

    islamcılara bir şey söyleyince hiçbir karşılığı olmuyor, eğer bugün isyan eden şii'ler değil de sunniler olsaydı islamcılar ellerinde bayraklarla çoktan saraçhane'ye koşmuşlardı. amacım kimseyi hedef almak değil ama bu suskunluk allah aşkına, mide bulandırıcı değil mi? yemen'de 2011 de sustunuz, bahreyn'i görmediniz, şimdi yine susuyorsunuz, neyse.

    isyanın sebebi sınıfsaldır, örneğin bahreyn petrol bakımından dünyanın en zengin yeridir ama orada yaşayan şii'ler, bundan hiçbir pay almaz, alamaz. şii'lerin yüzde 50'sinden fazlasının nüfüs kağıdı yok, yani adamlar doğduğu büyüdüğü topraklarda mülteci konumunda.

    abd'nin de ne denli şeref yoksunu olduğunu bu operasyonla bir kez daha görmüş olduk. daha da yazılır ama midesi kaldırmıyor insanın, ne desek boş.

    edit, islamcıları bir kenara bırakıyorum zira onların gözleri görmüyor, kulakları duymuyor -umarım inandıkları bir allah vardır, başka bir şey diyemiyorum onlara- ama islamcıların dışında kalan kesim, allah aşkına şu olaylara mezhepsel bakmasın, mesele mezhep değil. mezhep orada yaşanan sınıfsal savaşı perdeliyor, asıl mesele kaynakların kimler tarafından sömüreleceği, abd'nin desteği de bu nedenle zaten. bakın, yemen üzerinde mısır ile suud'lar 60'larda da birbirine girdi, suud'lar yine abd'yi arkasına alıp kazandı. mısır o dönemde, cumhuriyetçi bir yönetimi desteklerken, suudi'ler, monarşiyi destekliyordu ve mısır ile suud'ları ele alırsanız meselenin mezhep olmadığı çok daha iyi anlaşılır.

  • insanların anlayış göstermediği ve toplumdan dışlanan, dışlandıkça da ilgi alanlarına daha çok yoğunlaşan insanlardır.

    bunun ciddi ciddi bir seçim olduğunu zanneden dangalaklar var. entelektüel alanlara ilgi duymak ve bundan hoşlanıyor olmak, beyinlerinde mutluluk hormonı salgılatabilir, tıpkı toplumun çoğunun televizyon izleyerek bunu salgıladığını düşünmesi gibi.

    burada atlanan nokta şu, insanların ortalama zeka seviyesi yükseldikçe ilgi alanları değişir ve bazı insanlar toplumun genelinin hoşlandığı şeylerden hoşlanmazlar. batı ülkelerinde bu durum bir nebze de olsa, insan hakları ve demokrasi bilincinin gelişmesiyle anlaşılabilir bir halde olsa da, ülkemizde her şey farklı olanı ortadan kaldırmak üzerine kurulu, bu da sadece bunlardan biri.

    her toplum farklı olanı, alışılmadık olanı genelde dışlama eğilimindedir, insanın doğası bu. ülkeden bağımsız olarak, nerdlerin çoğu çocukluğunda akran zorbalığına* maruz kalır. bu durum ileride de bütün hayatı etkiliyor maalesef. ama yine de ben iletişim sorununun, bu gibi nedenlerden çok ortak ilgi alanlarının olmamasından dolayı olduğunu düşünüyorum. bunun belki genetik nedenleri de vardır ama entelektüel derinliği olmayan sıradan konular hakkında konuşmak gerçekten çok sıkıcı, buna maruz kalmamak için insan ailesini bile terk edebiliyor.

    bu arada gerçek bir nerd sadece kendi çalıştığı alana değil, kendisini entelektüel açıdan tatmin etme potansiyeli olan her konuya meraklıdır ve araştırıp öğrenmek ister. bu amerikan anayasasından, hegel'in dialektik mantığına, akışkanlar mekaniğinden oryantalizm'e, maginot hattından ingrid bergman'a kadar birbiriyle alakasız binlerce farklı konudan herhangi biri olabilir.