ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yurt dışında yaşanan dumur olaylar
800 bin tl'ye araba alıp 700tl'ye işçi çalıştırmak
-
yine nispeten insani bir davranış.
aramızda, beş kuruş vermeden yazar çalıştırıp cipe binenler var. "abi bana dava açıldı, yardıma ihtiyacım var" diyince de "ne halin varsa gör" diyor üstelik.
öğrenciyiz 2 lahmacun fazla yollar mısınız
-
öğrencilik kisvesi altında yapılan demagoji örneği.
kim bilir paketi getiren kurye de belki öğrencidir.
can simidiyle 1 km açığa sürüklenen bebek
kobra takibi'nin o efsane bölümünü izlemiş nesil
-
(bkz: risk budur)
--- spoiler ---
gazı takılı kalmış vaziyette otobanda tam gaz yardıran bir mercedes e'nin içinde bulunan bir polis ve bir bayanın, bmw 3 kullanan bir başka polis tarafından kurtarılmasını konu alan bölümdür.
--- spoiler ---
hamaslının sıfır mesafeden vurduğu israilli çocuk
-
tc cumhurbaşkanının terörist olmadığını söylediği bir çöl faresinin vurduğu çocuktur.
edit: özelden "reis haklı" yazan sığırlar var aranızda. olm siz değil misiniz 2 aydır çocuklar ölüyor diye kafa ütüleyen? ee burdaki de çocuk değil mi? önemli olan sayı mı sadece? çocukların çektikleri acı açısından biz de israil'in yaptığını onaylıyor değiliz ama çocuk çocuktur. çocuğa silah doğrultan her kim olursa olsun o.pu çocuğunun bayrak taşıyanıdır. az biraz karakteriniz olsun lan, bir taraftaki çocuklar için ağıt yakarken diğer yandaki çocuklara oh canıma değsin diyen cibilliyetinizi s.yim ben sizin onursuzlar.
evlendikten sonra eşten sıkılmaya başlamak
-
elde edildikten sonra sıkılmadığımız bir şey var mı? sıkılmasak bile normalleşmeyen, sıradanlaşmayan?
ne demiş shakespeare:
'şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. ölümleri olur zaferleri, öpüşürken yok olan ateşle barut gibi. en tatlı bal bile tadıldıkça bıkkınlık verir, aynı tat isteği, iştahı köreltir. onun için, ölçülü sev ki uzun sürsün sevgin. hedefe hızlı giden, yavaş kadar geç varır.'
evlenince o tutku, aşk, hepsi geçecek. tutku güzel ama yorucu ve sonu olan duygu. birlikte saçmalayabileceğiniz ve eğlendiğiniz biriyle evlenin. yanında savunmasız olmaktan korkmayacağınız biriyle. tetikte olacağınız biriyle değil.
yalancı denince akla gelen ilk isim
-
3 kelime 18 harften oluşur.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
ankaranın merkezinde bir liseye başlıyorum. ilkokul ve ortaokulun varoş çevresinden sonra burası bir garip. ne konuşmaları anlıyorum ne tarzı. ama yine de aram iyi milletle. ayakkabı muhabbeti açılıyor adidas diyor, çeyrek boğaz yarım boğaz muhabbetleri. adidaslara gözüm takılıyor. biri nike diyor altında hava torbası var diyor yuh diyorum. ama şaşkınlık had safhada. beden dersi için spor ayakkabı alınacak. ortaokulda bile spor dersine iskarpinle çıkardık. şimdi burada olmaz annem para veriyor ben anlamam sen git al diyor. ulus'un denizciler caddesinden samanpazarına doğru gidiyorum. ulan tezgahta adidas, giriyorum abi kaç para bu 7 lira 5 lira olur mu? olur olmaz derken 5 liraya alıyorum. nasıl seviniyorum ben de yarım boğaz laflarına gireceğim, bilekleri koruyor diyeceğim. ayağımı ileriye uzatarak. okula gidiyorum ayağımda gıcır gıcır adidas. bakıyorum ne laf eden var ne soran. yine başkasının bu kez tam boğazlı bir kırmızı adiadası konu oluyor. atlıyorum yarım boğazlı adidas iyidir diyerek ayağımı kaldırıyorum. bana bakıyorlar ama ayakkabıya bakmıyorlar bile. iyi de oğlum bu adidas değil ki? nasıl değil nasıl anlaşılıyor ki? adidas'ta 3 şerit olur diyorlar sendeki 2 şerit. beynimden vurulmuşa dönmüyorum tabi ki, sadece şaşkınım, hayranlıkla inceliyorum arkadaşlarımı vay be bu kadar bilgiyi nasıl akıllarında tutuyorlar diye.
rize'de atatürk heykelinin sökülmesi
-
rizelilerin bu duruma fazla ses cikaracagini sanmiyorum. put falan diyorlar hatta heykele. erzurum'dan daha koyu bir muhafazakarlik ve milliyetcilik ariyorsaniz, rize'ye bakin direk.
isterseniz eksileyin su entryi de.. ama gercekler ortada.
rize denilen yer, kücük, dünya gerceklerinden bihaber, ice kapali, reise hayran, kafatasci ve islamci bir sehirdir. adamlarin, atatürk ilkelerini ve ülkeye sundugu yenilikleri, modern gelismeleri filan takdir ettigini mi saniyorsunuz? onlar dikilen betona bakar, duble yola bakar..
debe editi: (bkz: arda için yardım topluyoruz)
ve sehitlerimize rahmet..allah yakinlarina sabir versin. cok üzgünüm.korkunc bir olay yasanmis. ne oldugunu biliyorsunuz..
yaran fıkralar
-
temel bir tarikata girmek için başvurmuş. şeyhin karşısına çıkarmışlar.
şeyh temel'e:
-olur, ama 3 hafta karınla yatmayacaksın demiş. neyse aradan üç hafta geçmiş ve temel şeyhin önüne tekrar gelmiş.
şeyh sormuş: temel tamam mı? sabredebildin mi?
temel:
-valla, ilk hafta hiç problem yoktu. ikinci hafta sabrım çok zorlandı ama dayandım.
üçüncü hafta, markete alışverişe gittiğimizde benim kari üst raflardan bir iki paket almaya çalışıyordu. hatunun bacakları gözükünce içim gitti. daha sonra paketler yere düştü.
benim kari da paketleri almak için eğilince dayanamadım.
şeyh:
-aaaa olmadı simdi. biz seni tarikata alamayız...
temel:
-s*ttir et tarikatı bizi artik migros'a da almıyorlar.....!
rusların sıcak denizlere inme isteği
-
zamanın rus ekspensiyonist politikasının doğal getirisidir. himalayaları geçemeyen rusya, bu yolla kolayca güney ve güneydoğu asya'ya (yani hint okyanusuna) ulaşacak, üstelik osmanlı devletini sınırlarına kattığında akdeniz'de de yeni bir güç odağı haline gelerek bir taşla iki kuş vuracaktır.
ancak ne var ki bu politika avrupa'nın çıkarlarına dipdibe ters düşmekte, birinci dünya savaşı'nın ilk tohumlarını serpmektedir...