hesabın var mı? giriş yap

  • nasil bir mantiksa golden dokununca abdesti bozuyor ama sen silahi cekip dan dan vurunca biseyin bozulmuyo mu bre orco. golden da en fazla "bi kafami sevsene la" diye gelmistir.
    insan da sevmiyoruz, dogal olarak hayvan da sevmiyoruz

  • genelde ana kazananın (ki genelde erkek olur) evin tüm masraflarını kazanıp, yan gelirin (genelde kadın olur) aldığı maaşı kendi kredi kartına yatırmasıyla ortaya koyacak bir şeyin kalmamasında oluşur. yani ben en azından evliyken öyleydi. hanımefendi 200 liralık mascara kullanırken ben arka tarafta arkadaşlarımla çay içecek parayı bulamadığım günlere vesile olmuştur. büyük dengesizliktir. kazandığın para eşit olmayabilir ama o oranda yükün altına girilmelidir.yıpratıcı

    edit: boşandım yahu

  • enteresan subliminal mesaj. adeta evrim teorisini çürütecek türden bir tesadüf.

    (bkz: ateistler hadi bunu da açıklayın)

    edit: işgüzar sözlük moderasyonu sayesinde anlamı kalmamış tersten okunuş. bu başlık açıldığında i. melih'in tersten okunuşuydu. sağolsun başbakanlık ekşi sözlük dairesi başkanlığı çok yerinde bir düzeltme yaparak türkçemizi kurtarmış oldu.

    edit2: geç de olsa düzeltilmiş, buradan kendilerine yakarışımı duydukları için teşekkür ediyorum. moderasyon çalışıyor.

  • böyle garip bir şey.

    sağda solda görüyorsun birbiri için ölen aşıklar, sevgililer falan var. kız çok seviyor oğlan çok seviyor. beni sevebilme ihtimali olan biri olunca "yok" ama. sanki kimse beni çok fazla sevemez. ben sevebilirim ama biri bana çok aşık olamaz. çirkin değilsindir, iyi bir insansındır belki ama yine de "bende ne bulmuş olabilir ki?" ya da "beni neden çok sevebilir ki?" soruları dolanıyor.

    şimdi biri tarafından sevilme ihtimalim var gibi sanki.. biraz da olsa... ama yok aklıma yatmıyor arkadaş. biri tarafından çok sevilemem, biri bana aşık olamaz... sanki!

    edit: anne babadan sevgi eksikliği görenlerde olur vs. diyen çok var. belirtmek isterim ki ailemden asla sevgi eksikliği görmedim, sevgilerini bana her zaman hissettirdiler. benim burada sevilmekten kastettiğim "aşk". bu şekilde çok sevilemezmişim gibi hissediyorum.

    edit: artık inanıyorum.

  • her hıdrellez'de bir gülün altına dileğimi ya kağıda çiziyorum ya da çakıl taşlarıyla resmediyorum, ayrıca gülün dalına aynı dileği tutarak bir de kurdele bağlıyorum, ertesi sabah kağıdı, taşları ve kurdeleyi alıyorum ve denize ya da bir akarsuya atıyorum.
    bunca sene her ne dilediysem oldu. mesela geçen sene ev diledim, gül ağacı bulamadığım için dut ağacının altına mavi mozaik taşlardan bir ev yaptım ve bu sene kendi evimde oturuyorum :)

    sadece çocuk dileğim olmadı, ya tıbbi olaylara karışmıyorlar ya da çizdiğim bebeği kedi olarak algıladılar ve zaten bir kedim varken bir kedi daha geldi eve. adını maşuk koydum.

    bir de bugün benim doğum günüm, annem "seni bana hızır ve ilyas getirdi" derdi ve ben kendimi çok özel hissederdim...

  • ilgili tweet

    izleyen gene biz olduk.

    açmayanlar için yazılan şudur:
    "tiyatrodaki “her şey çok güzel olacak” korosu figüranlarının dikkatine:
    - adamlar “10 martta tek başıma kararını aldığım seçim, yeni seçim yasasıyla yapılacak” diyor, tartışmasız yeni yasayla yapılıyor.
    - “anayasaya rağmen seçim kararını tek başıma ben verip, 3. defa aday olacağım” diyor. 3. defa oluyor.
    - “seçim 14 mayısta yapılacak ve buna erken seçim denmeyecek” diyor. aynen öyle oluyor.
    - “bakanlarım istifa etmeden mv adayı olacak” diyor. gık yok, oluyorlar.
    - “en itibarlı anket şirketi bile bilemezken, %49.5 ile biter diyor”, %49.5 ile bitiyor!!!
    değerlendirmelerinize sunarım…."

  • çocukluğumdan beri hiç önemli olmadığını düşündüğüm anların bile beynime kazınmış olduğunu hiç olmadık zamanlarda aldığım kokularla farketmemi sağlayan birşeydir bu koku hafızası.bunun sadece eski sevgilinin parfümüyle ya da anneannemin yaptığı harika yemeklerin kokusuyla sınırlı birşey olmaması,yaşadığım her anın,kaldığım her yerin bir kokusu olması ve bunların alakasız zamanlarda canlanması geçmişte bir yerlerde takılıp kalmışım gibi hissettirir bazen.