ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
en beleş para kazanılan iş
-
milletvekilliği bundan daha beleş olanı sanırım hiçbir meslek grubunda yoktur.
yapıldığında iq'yu 50 puan düşüren şeyler
-
benim hep 50 puanlık iq'um olduğu için: allah belamı versin benim.
samsun'da şehre inen domuzu taşlayan insanlar
-
samsun'u düşman askeri işgal etse aynı tepkiyi vermez.
pasaportuna el konulacak yardımcı aranıyor ilanı
-
suç ilanıdır.
ilber ortaylı'nın harf inkılabı yorumu
-
hala bazilarinin " büyük milletler hic alfabe degistirmemistir taam mı" seklinde yorum yaptigi hadise. peki japonlar türkler gibi yüzlerce yildir turkce ile uzaktan yakından alakasi olmayan bir lisanin alfabesini mi kullanmaktalar. o japonya kendi dilinin alfabesini kullanmaktadır. slavlarin krill alfabesi aziz krill tarafından slav halkları için geliştirilmiş bir alfabedir bin kusur yıl önce. senin bu tabanda yapabileceğin tek eleştiri "neden göktürk alfabesi değil de latin alfabesi kullanmayı seçtik?" olabilir en fazla. ayriyeten türkler kendisi dişinda uluslarla en fazla ilişkide bulunmuş ırklardan biridir dünyada. karsilasmadigi milletler pek azdir tarihte. bunun beraberinde getirdiği kültürel etkileşim ile türkler pek çok değişim yasamis, pek çok defa alfabe değiştirmiştir. çinliler, japonlar gibi izole yasamamislaridir uzun yillar boyu. uzun lafin kısasi bok atacak başka bir şey bulun sevgili arap milliyetçileri.
tarık akan
-
turkiye'nin en yakisikli aktoruydu belki de yillarca. kendi deyimiyle 'derdi ve kavgasi olan' filmlerde yer almak istedi. bu yuzden ertem egilmez'e rest cekip arzu filmden ayrildi. bir daha is bulamamayi goze alarak. 80 darbesi sonrasi hapishanede iskence gordu.
haksizliga karsi kavgasi hic bitmedi onun. iki gram tipiyle paraya para demeyen aktor bozmasi tiplerin oldugu alemde, o hic kendini bozmadi, adam gibi yasadi. susanlardan, isime zarar gelmesin diyenlerden olmadi hic. haberi alinca abimi kaybetmis gibi oldum sanki. seninle ayni topraklarda nefes almak onurdu tarik akan.
birliğe sızmaya çalışan alüminyum folyolu pkklılar
-
dünyanın güneş enerjisiyle çalışan ilk teröristleri.
kahve
-
ilginç bir hikayesi olan içecek.
kahvenin ortaya çıkışıyla ilgili birçok söylenti olsa da en çok bilineni khaldi adındaki bir çobana ait.
8. yüzyıl'da habeşistan kalfa'da yaşayan ve o bölgede çobanlık yaparak hayatını geçindirmeye çalışan khaldi, bir gün koyunlarında ilginç bir şey gözlemler. normal şartlar altında bir hayli uyuşuk tavırlar sergileyen, adeta canları hiçbir şey istemeyen koyunlar, bazı yemişleri yedikten sonra epey bir canlı hissetmeye başlarlar.
khaldi, madem bu yemiş koyunlara canlılık katıyor neden ben de yemiyorum ki diye düşünür ve kendi de bu yemişlerden denemeye başlar. khaldi'nin tadım denemeleri tam da beklediği gibi bir sonuç verir ve kendini dinç hissetmeye başlar.
bu deneyimlerden sonra khaldi, bu mucize yemişi çevresindeki insanlara da anlatır ve bu şekilde bu yemiş yaygınlaşmaya başlar. insanlar uzun yıllar boyunca bu yemişi çiğneyerek, kırarak veya yağda karıştırarak yerler.
13. yüzyıl'da -şans eseri olduğu tahmin ediliyor- kahve çekirdeklerinin yanması sonucunda şu anda keyifle içtiğimiz kahve ortaya çıkar. bu olayın ardından da kahve, islam dünyasında hızla yaygınlaşmaya başlar.
araplar bu içeceğe ''keyif veren madde'' anlamına gelen qahwah derler. ardından da türkçe'ye kahve olarak geçer. kahve, 15. yüzyıl'da istanbul'da yaygınlaşır. bu durum, o dönem istanbul - avrupa arasındaki ticaret yollarındaki tüccarların da dikkatini çeker ve kahve bu vesileyle avrupa'ya da girer. avrupalılar ise kahveye ''café, caffe, koffie, coffee, koffie'' şeklinde isimler koyarlar.
işte bu güzel içecek günümüze bu şekilde gelmiştir ve severek tüketilmektedir.
10 aralık 2013 istanbul'da kar yağışı
-
vahşi hayatı da fena etkilemiştir. metrobüsler tıklım tıklım.
istanbul'un simgesi peyzajlar kaldırılıyor
-
istanbul'un simgesi ne zaman duvarda biten çiçekler oldu dediğim olay.
ankara'ın simgesi dinozorlar kalkınca bir şey olmadı, rahat olsunlar.
27 şubat 2022 ukrayna dışişleri bakanı açıklaması
volkan demirel penaltısı
-
bu vuruş stilini biliyorum ben mahalleden. top oynayan çocukları görüp özenen, ayağında rugan sivri ayakkabı ve kotla çocuklardan birini kaleye geçirip bin bir artist hareketle topu 2. kat balkona atan zalım vuruşu bu. topa koşuşa dikkat.
atiye (dizi)
-
mehmet günsur'un 5 milyonuncu kez aynı karaktere hayat vereceği dizi.
yakışıklı, kültürlü, sanat seviyor, çok güzel aşık oluyor ve postmodern. adamı öyle kazıdılar ki aklımıza mesela oynadığı karakterleri sıçarken falan düşünemiyorsun.
araştırma görevlisi olunca dağcı ayakkabısı giymek
-
vay anasını, aynısı bizim araştırma görevlilerinde vardı, ben bizimkiler trekking bilmemne falan yapıyolar beraber diye düşünmüştüm.
sözlükte (bkz: iç savaş toyotası)'ndan sonraki en iyi tespit.
edit: imla (teşekkürler sportexhaust)