hesabın var mı? giriş yap

  • " oglum korkaklar hiçbirşeye sahip olamazlar, olsalar da tadını çıkartamazlar. korkma..."

    yıl 2000. lise 1 deki sevgilimin eski manitası ve arkadasları tarafından tartaklandıktan sonra.

  • 11 yaşındaki ege ile the truman show izledikten sonra uyku öncesi muhabbet...

    romica: iyi geceler egeman, ayyyy, ağzımdan kaçtı, neyse itiraf edeyim o zaman...
    ege: tabi tabi itiraf et
    romica: ege, canım benim, yıllarca seni kandırdık, ben senin gerçek anan değilim, bak şu lamba da kamera el salla bakayım, bu aslında the egeman show!
    ege: ancak senden beklenir!
    romica: ne beklenir benden?
    ege: zevzek zevzek espriler!

  • - şikayetiniz nedir?
    - ishalim doktor bey.
    - bırakın teşhisi ben yapayım lütfen, siz şikayetinizi söyleyin sadece.
    - günde 10 kere cayır cayır sıçıyorum.
    - ishal olmuşsunuz.

  • gelmek istediğim ancak tırstığım zirve. amk yaka kartı falan dağıtıyorlarmış. bu nickle mi insan içine çıkıcam lan? bu nickle mi?

  • kanıtlanmış şaşırtıcı bir doğa gerçeğidir.

    ben konuyla ilgili ilk aydınlanmamı şurdaki ted konuşmasında yaşamıştım.

    biz göremesek de toprağın altında ağaç kökleri birbirlerini besliyor. bu köklerde bulunan mantarlar aracılığıyla birbirleriyle iletişime geçiyor ve bazen kendileri için tehlike sayılabilecek durumlardan(kuraklık, böcekler) birbirlerini haberdar ediyor, bazen birbirlerine kendi besinlerini yolluyor bazense birbirlerinden besin çalıyor.

    mesela diyelim bir tane koca çınar etrafında küçük, yardıma muhtaç bir çınar gördü, hemen ihtiyaç duyabileceği şekeri gönderiyor ve bu minik fidanı hayata bağlıyor. bazen de çok yaşlı ağaçlar artık kendileri için pek de önemi kalmayan besinleri diğer ağaçlar faydalansın diye gönderiyor. tabii her şey böyle hep güllük gülistanlık değil. başta da ifade ettiğim gibi bazen ciddi bir rekabet hali de söz konusu olabiliyormuş. bazen herhangi bir paylaşım hali olmasa da bazı türler başka ağaçların besinlerini çalabiliyormuş. veya bir başka durum olaraksa zehirli kimyasallar salgılayıp diğer ağaçlara zarar verebiliyormuş.

    ayrıca ağaçlar arasındaki bu iletişimi sağladıkları yol sadece mantarlarla sınırlı değilmiş. aynı zamanda feromonlar ve hava yolu iletişimi ile de birbirleriyle 'konuşabiliyorlar'.

    daha kapsamlı bilgiler içinse şu veya şu faydalı okumalar olabilir.

    demek ki neymiş, ağaçlar öyle çok da yabana atılacak canlılar değilmiş.