ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ebu zerr
-
arabînin birisi atlı olarak yola çıkar. uzun yol aşılır, arabî bevl etmek için atından iner. bu arada at, ordaki bir bahçenin ağaçlarının yapraklarından yer.
bunu gören bahçe sahibi öfkelenir ve yerden aldığı taşı ata atar, at ölür.
öfkesine yenilen arabî de yerden bir taş alır ve o kişiye atar, eceli gelmiş olan adam o taş sebebiyle ölür.
adamın mirasçıları arabîden davacı olurlar ve kısas isterler.
durum resullullah'a intikal eder ve hükmetmesi istenir.
halk, ölen adamın mirasçılarını kısas değil de diyet istemek hususunda ikna etmeye çalışır, ancak başarılı olamazlar.
kısas yapılmasını yani arabînin öldürülmesine karar verilir.
ancak arabî der ki:
- bana 3 gün müsaade edin. geride bıraktığım yetimlerim ve onlar için sakladığım altınlarım var. izin verin gideyim, altınları ve yetimleri birisine emanet edip, geri geleyim der.
rıza gösterilmez zira adamın geri döneceğinden kimse emin değildir.
arabî halkın içinde bakınır ve bir sahabeye yönelerek:
- sen benim yerime vekil olur musun? der.
bu sahabe ebu zer'dir ve teklifi kabul eder.
arabî yola çıkar, şayet geri dönmezse öldürülecek olan ebu zer olur.
aradan 3 gün geçer ve arabî geri gelmez.
ancak günün tam olarak tamamlanması için akşam olmasını beklerler.
bu esnada halk ebu zer için hayıflanmaktadır.
derler ki ebu zer'e:
- neden bilmediğin bir kimseye vekil oldun?
cevap verir mübarek:
- kabul etmeyip, "müslümanlar arasında yardımlaşma kalmamış mı dedirtseydim?" der.
akşamın son saatlerinde ilerden bir toz bulutu görülür.
gelen o arabîdir.
- sadece bir atım vardı. çatlatırcasına koşturdum ve gelirken öldü. geri kalan kısmı yürümek zorunda kaldım, bu yüzden geç kaldım diyerek durumu izah eder.
bu sefer halk arabîye sorar:
- gitmiş, ölümden kurtulmuştun. neden geri geldin?
- geri gelmeyip "müslümanlar arasında ahd e vefa kalmamış mı dedirtseydim?"
olan biteni izleyen davacılar, elbette ki durumdan etkilenir ve diyete razı gelirler. hatta akabinde diyetten de vazgeçerler.
ve derler ki:
- biz onu affetmeyip, müslümanlar arasında mürüvvet kalmamış mı dedirtseydik?
26 mart 2020 çin'in sınırlarını kapatması
-
dünya ile resmen dalga geçiyor adamlar.
şu ortalık bir durulsun sikmiyorlar mı seni bir gör bakalım çin.
hücum borusu gibi osurup ay pırt yaptım diyen kız
-
ortam ve şartların negatif yönde olması bile kendisinde şirin olma merakını gidermemiştir. azimli kız. aferin ona. beş, pekiyi.
turgut uyar
-
"evet önümüz bahardır biliyorum
leylaklar açacak biliyorum
kiraz da çıkacak yakında
iyi şeyler söylemek de gerek biliyorum
sevgilim güzelim bir tanem biliyorum da
şimdilik bağışla."
tüm o umudun içinden tek bir "-da" eki ile mutsuzluk aşılayabilen şair.
2 ekim 2007 cska moskova fenerbahçe maçı
-
alex'in attığı golde spiker "alex, alex, alex, alex, samba, samba, samba" şeklinde bağırdı.
diğer memleketlerde de böyle midir acaba? o ülkeye göre yabancı olan bir futbolcu gol atınca spiker o futbolcunun yöresel dansını haykırır mı? dert oldu bana.
ispanya'da nihat gol atınca spiker "halay, halay, halay" diye bağırıyor mu acaba? n'olur bağırsın. :(
g. kore'de beyin yiyen amip vakası bildirilmesi
-
türkiyede aç kalır
nil karaibrahimgil'in beyin yakan köşe yazısı
-
nil karaibrahimgil'in bir gazetede köşe yazısı yazıyor olması bile tek başına beynimi yakmıştır.
ışid'in rte için ölüm fetvası yayınlaması
park sensörü
suriyelilerden zarar gördünüz mü anketi
-
bizzat fiziki zarar görmek gerekmiyor. kültürümüz, tarihimiz, etnik yapımız zarar görüyor. milli sermayemiz zarar görüyor. hadi şimdiki zamanı geçtim, çocuklarımızın geleceği zarar görüyor. bunu görmeyen, birkaç on yıl sonra türklerin azınlık duruma düşmesini ön göremeyip çocuklarını ateşe atanlar en çok zarar görenler ama farkında değiller.