ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
erdoğan'ın tek damla gözyaşına dünya'yı yakarız
-
(bkz: don't feed the troll)
(bkz: lütfen kabuklu yemiş atmayınız)
edit: başlığı açan ak it uçmuş: http://i.imgur.com/easjbuw.png
yukarıda yaptığım uyarıyı dikkate alarak başlığa entry girmeyen yazarlara teşekkürü bir borç bilirim!
spotify
-
arkadaşlar buraya yazıyorsunuz ama kimse merak etmiyor 2019 wrapped listenizi. ben söyleyeyim de, üstüme kalmasın.
arrangements
-
uzun adam, neşeli adam, lise arkadaşım, beraber büyüdüğüm güzel kardeşim 28 haziran 2016 tarihinde havalimanındaki patlamada vefat etti. fight clup filminde bi sahne vardı üyelerinden biri öldüğünde aralarından aptal bi adam artık onun bi ismi var ölünce artık onu ismiyle anıcaz diye hep birlikte onun ismini bağırmışlardı. artık kardeşimin ismi arrangements değil eymen. 15 yaşında tanıdığım, 10 sene boyunca makara muhabbet, kahkaha ile beraber büyüdüğüm kardeşimi ellerimle kefene sardım, üzerine bezden kuşak bağladım, ellerimle tabutun içine koydum, ellerimle mezara indirdim, yine o ellerle üzerine toprak attım. bizim hesabımıza göre 40'lı yaşlarda paket olucaktık ikimizde, emindik çok yaşamıyacağımıza hatta ben derdim "boktan bi şekilde ölücem eymen haberin olsun" diye. ama eymen oyun bozanlık yaptı beni beklemedi, o oyun bozansa ben de bozarım 40'ı bulmadan ben de yanına gelicem. toprağın bol, mekanın cennet olsun güzel kardeşim.
800 bin tl'ye araba alıp 700tl'ye işçi çalıştırmak
-
yine nispeten insani bir davranış.
aramızda, beş kuruş vermeden yazar çalıştırıp cipe binenler var. "abi bana dava açıldı, yardıma ihtiyacım var" diyince de "ne halin varsa gör" diyor üstelik.
samimiyet kokan hitap şekilleri
şarkıcı ses teknisyeni çevirmeni
-
şarkıcı ile ses teknisyeni** arasındaki muhabbeti mümkün kılan çevirmen program.
bu alet olmazsa bu iki güzide şahıs asla anlaşamazlar, zira apayarı iki jargon kullanmaktadırlar. örnek vermek gerekirse:
*sesimin önünde perde var:
kompresörün tresholdunu arttır.
*bu kulaklık mono:
kablo bozuk, kulaklığın sadece sağ tarafında sinyal var
*kendimi duyamıyorum, beni aç:
altyapı fazla, onu kıs.
*bugün bu kulaklıkta bir şey var, her şey kötü geliyor:
regl oldum kulaklarım duymuyor bugün.
*beni biraz uçur:
reverb verir misin?
*sesim şöyle şıkır şıkır olsun:
6 khz'den sonrası shelf eq ile aç.
*benim sesim biraz geride değil mi?:
solisti 12 db aç.
*burada çok değişik, hiç denenmemiş bir efekt istiyorum:
delay veya flanger ver.
*yarın saat 2'de buluşalım:
ben 6 gibi gelirim, siz de 4'de gelin.
*ufak tefek bir şey var ama sen mikste halledersin:
iğrenç söyledim, auto tune ile düzelt.
*sesimin yanları yok, etli etli gelmiyor:
300 hz. civarını aldıysan geri ver. ya da mikrofondan çok uzak kalmışım proximity effect sorunu yaşıyorum.
*sesim uzaktan geliyor:
mikrofonun tersinden söylüyorum, gel düzelt.
nöroçeşitlilik
-
siz hiç kalp ritm bozukluğuna 'kardiyolojik çeşitlilik' diyen bir kardiyolog duydunuz mu?
siz hiç kanser hastalığına 'hücre üretimi farklılığı' diyen bir onkolog gördünüz mü?
peki söz konusu zihinsel - ruhsal anomaliler / bozukluklar / hastalıklar olduğunda neden 'farklılık', 'çeşitlilik' tanımlamalarına gerek duyuyoruz?
burada sözü edilen her bireyin standart kalıplarda bir vücuda ve beyne sahip olması gerekliliği değil. elbette her vücut, her zihin, her kişilik başka başka.
fakat kişinin hayatının büyük kısmında veya tamamında işlevsizliğe, uyum ve davranış problemlerine, hayatını tek başına idame ettirememeye sebep olan nörogelişimsel anomalilere hastalık, bozukluk yerine 'çeşitlilik', 'farklılık' ve hatta 'zenginlik' yakıştırması yapmanın gerçekçiliği sıfırdır.
dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, otizm, özel öğrenme güçlüğü gibi mefhumların dereceleri vardır. herkeste aynı şekilde seyretmez. ortak özellikleri olsa da etki derecesi aynı değildir.
evet, bazıları için otizm yüksek işlevselliği beraberinde getirir ancak çoğunluk otizmin zihinsel gelişim geriliği, öfke krizleri, saldırganlık, kendine zarar verme, öz bakım becerilerini kazanamama, dürtü kontrol bozukluğu gibi çok ağır yüzüyle yaşamak zorundadır. evet, bazıları için dehb yüksek enerjiyi verimli bir şekilde kanalize etme fırsatıyla gelir, ancak çoğunluk dehb'nin ani duygu değişimleriyle, öfke patlamalarıyla, akademik başarısızlıklarıyla, iş ve sosyal hayatta yaşattığı çalkantılarıyla mücadele etmekten dolayı krizi fırsata çeviremez. evet, leonardo da vinci de disleksiydi ancak her disleksi mucize beyinle yaşamıyor.
peki nöroçeşitlilik kavramı nereden çıktı? engellilerin, dezavantajlı koşullara sahip insanların, hasta olanların toplumca eşit kabul edilmesi gerekliliğini tamamen yanlış yorumlayan insanların bu kavramları yumuşatmaya ihtiyaç duymasıyla ortaya çıktı. bir sorunu tüm yönleriyle tespit edip ihtiyaca uygun şekilde hareket etmek için ortada bir sorun olduğunu kabul etmek gerekir. nöroçeşitlilik ortada var olan durumu sorun olarak kategorize etmenin yaftalayıcı, kısıtlayıcı olduğu görüşünden yola çıkıyor ve ruhsal/zihinsel hastalıkları/bozuklukları olan insanlara diyor ki "hayır, siz hasta değilsiniz. farklısınız. tedavi edilmeye ihtiyacınız yok. anlaşılmaya ihtiyacınız var. bu bir bozukluk değil, farklılık. hatta zenginlik."
nöroçeşitlilik yanlıları otizm, dehb, özel öğrenme güçlüğü, bipolar bozukluk gibi durumlar hakkında genetik araştırmaların yapılmasına dahi şiddetle karşı. bunun öjenik bir tutum olduğunu iddia edip bu 'farklılıklara' tedavi bulmaya çalışan insanları nazi olmakla suçluyorlar. aynı şekilde çocuğu için tedavi arayan ailelere çocuklarını her şeyiyle kabul etmeyi reddeden anne babalar olduklarını söyleyerek bu ebeveynlerin çocuklarına duydukları sevgiyi sorguluyorlar. hatta yetişkin olup bu sorunları için tedavi olmak istediğini belirten kişileri bile toplum baskısını içselleştirmekle, kendilerine nefret duymakla itham ediyorlar.
nöroçeşitlilik yanlıları genelde bu hastalıkların kaymak tabakası diyebileceğimiz, aman aman sorun yaşamayan, hatta ancak 30lu yaşlardan sonra tanı alacak kadar kendi hayatını idame ettirebilen, üniversite/yüksek lisans/doktora mezunu, kariyer ve aile sahibi insanlar oluyor. evet, sosyal hayatta ve akademik anlamda onlar da sorun yaşıyor ancak bunlarla başa çıkabilecek öz kaynaklara, çevresel desteğe sahipler.
bu avantajlarının sadece azınlık bir kesim için geçerli olduğu gerçeğini es geçen nöroçeşitlilikçiler, kendileriyle hiç ilgisi olmayan insanları sırf aynı tanıya sahip oldukları için iddia ettikleri çeşitlilikten çok uzak ifadelerle tek bir çatı altında genelleme hakkını kendilerinde bulabiliyorlar. bu topluluklarda 30 yaşındaki ağır otizmli oğlunun altına hâlâ bez bağlamak zorunda kalan ebeveynleri göremezsiniz çünkü nöroçeşitlilikçiler için ağır otizmli diye bir şey yoktur! otizm otizmdir. aspergerli de altı bezli gezen otizmli de birdir. sadece toplumdan farklılardır.
ancak aynı olduklarını iddia ettikleri ağır otizmlileri 2 nisanlarda onların yanında göremezsiniz. belki çağırmak akıllarına gelmiyordur bilmiyorum tabii.
şu bir gerçek ki hastalık, bozukluk kavramlarına lanetliymişçesine bir tutum sergileyenler tedavi arayanlar değil, tam tersine bu çeşitlilikçi arkadaşlar. hastalığı, bozukluğu ayıp, utanılacak bir şeymiş gibi görüp bunu yumuşatma gereği duyan maalesef kendileri. farklılığım, zenginliğim diye sahiplendikleri nöroçeşitlilikleri de maalesef bir reklam malzemesi.
işin acı yanı 'nöroçeşitliliklerin' eziyetini her allah'ın günü yaşayan ailelerin ve bireylerin bu nöroçeşitlilikçi, yaftalama karşıtı, aşırı duyarlı güruha tek kelime bile edecek zamanı yok. bu yüzden de yine en çok bu güruhun sesi çıkıyor ve yine bu yüzden bu nöroçeşitliliklerin asıl durumu, asıl ihtiyaçları bir türlü gün yüzüne çıkamıyor.
yaran çeviriler
-
- oh my goodness!
çeviri: ah benim iyiliğim!
kanada'nın lgbtq bireylere iltica hakkı vermesi
-
(bkz: geyin göçü)
bursa'da bir çocuğun öldüğü saçmasapan kaza
-
erkek katil: gahrolsun erkekler, eril şiddet, hepsi ölsün, bunların hepsi böyle
kadın katil: cinsiyetçi söylemlerde bulunmayalım, kadınlar kadar başınıza taş düşsün, ne önemi var cinsiyetinin
iki yüzlü ruh hastaları ve amsalak meriçler...
altın sertifikası
-
fiyat belirlemesinde hesap formülü şu şekilde olan sertifika:
ref
endekslerde kullanılan fiyat aşağıdaki formüle göre hesaplanmaktadır:
takas fiyatıt = (usd/tl)t * (usd/ons)t / 31.1034768 * nominal /100
takas fiyatıi,t: i borçlanma aracının t günü endekste kullanılan fiyatı
usd/tlt: alış (trybb=) ve satış (tryba=) fiyatlarının ortalaması
usd/onst: alış (xau=bıd) ve satış (xau=ask) fiyatlarının ortalaması
nominal: geçen işlemlerden elde edilen gram altın cinsi nominal fiyat
31.1034768: ons ağırlık birimini grama dönüştürürken kullanılan katsayı