hesabın var mı? giriş yap

  • look sir!

    i have couple of words to tell you. you are a big man, with money and everything. thousands work for you. would it make you look cool to play with their future, leaving all those innocent kids without shelter and food? but why wouldn't it? wasn't that you who never pitied his own daughter, avoiding a handful of happiness?

    can't you see sir? these kids love each other. but i'm talking in vain, trying to teach how to love to someone who doesn't know what it is. huh!, you, the big boss, billionaire, factory owner mr saim !

    do you think you are great? no you aren't, but i am. i! master yaşar!
    you're nothing compared to me, get it? nothing! you have no value to me. yet, for sure you won't be able to do any harm, neither to my daughter in law, nor my son!. nor you can destroy, scatter and defeat us. because we're not bound to one other with money but with love. we love one another. we are a family, a beautiful family. do you think you are strong enough to knock this down?

    don't touch my family anymore! don't touch my children, my son and my daughter in law. if you are to harm them; i, the man who hasn't even hurt an ant in his entire life , master yaşar, would pull the trigger and shoot you down, without thinking a second.

    got it? i'd shoot you down and never look back at you!

  • sokağa indiğinizde sik gibi kalmaktır. lan milletin bir boktan haberi yok amk kemal kılıçdaroğlu gibi elimde belgeler var modunda dolaşıyorum.

    napcaz bee kamil?

  • vay arkadaş, nasıl bir yüzdeyle atıyor anlamadım gitti. ben o kadar yüksek yüzdeyle akbil basamıyorum.

  • kesinlikle haklı bir önermedir.
    alkol olan evde bereket olmadığı gibi ytong olan evde de briket bulunmaz.

    ayrıca teyzesi defterdar olan da damda faytonla gezer.

  • kendine aşırı güvenmesi.

    dizide kafa kafaya tokuşan polat ve pala karakterini incelerseniz, pala'nın polat'tan bir çok açıdan daha donanımlı olduğunu görürsünüz. pala saha adamıdır. yıllarca dağ bayır dolaşmıştır. suriye'ye hain başına suikaste dahi gönderilmiştir. hayatı yaşayarak öğrenmiştir. polat ise daha steril bir ortamda yetiştirilmiştir. yakından tanıdığımız diğer kgt elemanı abdülhey çoban'a göre daha iyi bir çocukluk yaşamıştır. güzel bir aile ortamında büyümüş, sevgilisi olmuştur. aldığı eğitimler üst düzey olsa da yaşı itibariyle de pala'dan daha deneyimsizdir.

    fakat tüm bunlar pala için bir handikap oluşturmuştur. pala'nın kendine fazla güvenmesi seyfo dayı olayından başlayarak bir çok hatayı peş peşe yapmasına, operasyonlarda başarısız olmasına neden olmuştur. işte pala'nın en büyük hatası budur.

  • --- spoiler ---

    odin, oğlunu dünyaya sürgüne yolluyor. bak düşün adam oğluna ceza verecek, dünyaya yolluyor. öylesine lanet olası bir gezegende yaşıyoruz amk.

    --- spoiler ---

  • 1* aslında tam olarak "the dollar is our currency, but it is your problem" olarak da söylendiği ileri sürülen, abd'nin 61'inci hazine sekreteri john connally'ye ait söz.

    2* tesadüf bu ya, 1971-1972 yıllarında sekreterlik yapan bu delikanlı, sonrasında yine bu yıllarda (71-73) bretton woods sisteminin çökmesi ve başkan nixon'ın artık doların altına karşı dalgalanacağını ilan etmesinin ardından kim bilir neler düşünüyordu.

    niye?

    3* çünkü dolar dünya parası. tamam bu abd'nin para birimi olabilir ancak bugün küresel ticaretin %60-70'i amerikan doları üzerinden yürüyor. dünyada her şey, altın bile, dolar üzerinden fiyatlanıyor.

    4* o zaman kimse de çıkıp, "dolar bizim paramız ama sizin probleminiz" diyemez, dememeli. bugün fiat para denen itibari paralar eskiden itibari değil, altına endeksliydi. her bir banknot karşılığı kasalarda kıymetli maden tutulurdu (bkz: goldsmith note). bu nedenle bir kıymetli madene doğrudan endekslenebilen kağıt paraların dünyasında bir bütün halinde yaşıyor olsaydık, o zaman connally'nin bu sözü geçerli olabilirdi. ama abd zaten altın standardını en son tasfiye eden bir global ekonomiydi.

    5* ancak bugün küresel dünyanın tüm baba paraları "serbest dalgalı kur" sisteminde ve altına endeksli değil (bkz: free floating exchange rate). en son doların altından koparılması, zaten bretton woods'un çöpe atılması hadisesiyle oldu. nitekim doların 70'lerin başından itibaren ons altına karşı kaybettiği değere bakılınca, olay sarih bir hal alıyor.

    6* o nedenle bugün dolar amerika'nın parası, ama dünyanın problemi. ben bernanke'nin 2013'teki taper tantrum konuşması, nasıl benim satın alım gücümü her sene eritebiliyor? doların dünyanın hem parası, hem de aynı zamanda problemi olması yüzünden. ve bugün yine bir benzer taper talk'u konuşuyoruz, özellikle 2022'ye yaklaştıkça bunun yapılacağı yönünde kuvvetli haber akışı var. daha dün, eski fed başkanı, günümüzde ise abd'nin ilk kadın hazine sekreteri olan janet yellen, ağzından "aşırı ısınma olmaması için faizlerin artması gerek" sözünü kaçırdı, ortalık toz duman oldu. dünyanın öbür tarafındaki bir kadının ağzından çıkan bir cümle, türk lirası'nın değer kaybetmesine nasıl sebebiyet veriyor kardeşim?

    7* bu problemli durumun iki sebebi var.

    8* birincisi amerika devasa açık veren bir ekonomi. ancak işin onlar için lehe olan kısmı, başta çin olmak üzere dünyanın herhangi bir ülkesine karşı verilen bu açık, yine kendi yerel para birimiyle finanse edilebiliyor. böyle olunca abd'nin "rezerv tutma" gibi bir olayı olmuyor. yani türkiye gibi "128 milyar dolar nerede kardeşim?" diye sorulması mümkün değil. ancak bir gün bu açık da patlayacak. sistem bir balon gibi şişiyor ama bu sürdürülebilir değil. belki 10 yıl, belki 50 yıl, belki 100 yıl sonra bu balon patlayacak. burada keynes'in bancor'unu hatırlayalım.

    9* işin ikinci boyutu ise, bu doların dünya parası olmasına rağmen, abd çıkarları için kafaya göre basılabiliyor oluşu. hatırlayın, trump zamanında stimulus adı altında paketler dağıtılıyordu. biden geldi, o da 1,9 trilyon dolar ilk paketi geçirdi. şimdi ise yeni bir 4 trilyon dolarlık paketle karşı karşıyayız. bunun yarısı altyapı harcamalarına, diğer yarısı ise eğitim, çocuk gelişimi (kreş) vb. gibi sektörlere gidecek. bu devasa bir dünya parası, ama kullanım tekeli abd'nin elinde. sizce de adaletsiz değil mi? belki de kripto paranın arkasındaki felsefe budur? (bkz: senyoraj)(bkz: sana puanım 9 kanka)

    10* peki basılan bu kadar paranın tokadını kim yiyor? tüm dünya. bloomberg'in bu konudaki emtia endeksi efsane ve ben de bunu "commodity boom" olarak paylaşmıştım.

    11* burada olay şu, tüm dünyada, başta emtia olmak üzere deli gibi bir fiyat artışı yaşanıyor. bakır, nikel, aluminyum, paladyum, demir, kalaydan tutun; pamuk, yün, kahve, buğday, şeker, mısır gibi emtiaya, hatta aşılama sebebiyle ekonomilerin açılmasından mütevellit başta ham petrol, brent petrol, elektrik, doğalgaz gibi enerji emtiasında da aşırı bir fiyat artışı bloomberg endeksinde çoğunlukla görülüyor.

    12* bunlara ilaveten, insanların 1 seneden fazladır herhangi bir mal veya hizmet satın alamadığı, bu nedenle paralarının biriktiği, aşılamayla açılan ekonomilerde bu nedenle mal ve hizmetlerde acayip bir talep patlaması yaşanacağı, arzın yani üretimin de bunu karşılayamayacağı ileri sürülüyor.

    demem o ki acayip bir fiyat artışı söz konusu ve korkulan, küresel pazarda dolar bazında acayip bir enflasyonun geldiği. durum ciddi.

    dikkat, bütün bu artışlar, dolar üzerindendir. işin türk lirası kısmını okuyucuya bırakıyorum. gerçekten allah sonumuzu hayretsin.

    *

    bütün bunlar niye oluyor?

    çünkü abd kendi totosunu kurtarmak için para basıyor. sürdürülemeyen küresel sistem zorla sürdürülmeye çalışılıyor, balon şiştikçe şişiyor.

    ey connally efendi! ey batı!

    demek ki neymiş, "dolar bizim paramız ama sizin probleminiz" sözü tam anlamıyla saçmalıkmış. (bkz: bullshit)

    dolar dünyanın parası ve dünyanın problemiymiş.

    *

    (bkz: türkiye'de yoksullaşmanın devamlı artması/@dragonlady)

    (bkz: kripto borsalarının teker teker çökmesi/@dragonlady)

    (bkz: 15 nisan 2021 para politikası kurulu toplantısı/@dragonlady)

    (bkz: tarih tekerrür/@dragonlady)

    (bkz: robinhood/@dragonlady)

  • temel akciğer kanseri olmus. doktorlar iki aydan daha fazla yaşaman mucize olur demisler ve ümitsiz oldugu icin tedaviye de son vermisler.
    ölecegini anlayan temel , butun eşiyle dostuyla helalleşmeye karar vermis. fakat bizim temel gördüğü herkese kendisinin aids hastaligina yakalandigini ve iki ay içinde öleceğini anlatıyor ve haklarını helal etmerini istiyormuş. tabii bunu duyanlar temel'e helallik veriyorlarmiş ama bir yandan da elini bile son bir defa sıkıp, kucaklaşmaktan kaçınıyorlarmış.
    temel'in en iyi arkadaşi dursun temel'in bu yaptığını duyunca sormuş:
    - yav temel, anladık sen kanser oldun ölecen, neden millete aıds oldum diyon, bak herkesi bir korku sardı, demiş.
    temel;
    - yav tursun, öyle de ölecez böyle de ölecez, bari kariyi sağlama alalim dedim.

  • vardır böyle bir hadise. eğer deftere yeni yeni yazılmaya başlanmışsa sağ taraf diye bahsettiğimiz yer daha çok sayfaya sahip olduğundan daha rahat yazı yazma imkanı verir. her ne kadar öksüz kalan sol tarafı defteri kıvırarak daha yazılabilir bir hale getirmek mümkün olsa da kişi rahat edemez, bir an önce bitsin de diğer tarafa geçeyim diye düşünür. hatta bir çok öğrencinin defterine baktığımızda sağ taraftaki yazıların daha özenli ve daha güzel yazılmış olduğu hemen farkedilebilir.