hesabın var mı? giriş yap

  • yabancı sanatçı ve gruplar için düşünecek olursak

    1- en başta bugünkü dolar ve euro kurundan,
    2- uygulanan fahiş vergilendirme politikasından,
    3- ülkede güvenlik ve asayiş durumunun stabil olmamasından,
    4- 4-5 yıl önce başlayan alkollü içecek sponsorluğu yasağından,
    5- doğru düzgün albüm alma kültürü ve albüm satışı olmamasından (sanatçının albümü bir ülkede çok satılıyorsa plak firması da masrafların önemli bir kısmına sponsor olabiliyor),
    6- büyük sanatçı ve grupların kaşe fiyatlarının yıllar geçtikçe uçmuş olmasından,
    7- belli bir yaşa gelip iş hayatına atıldıktan sonra gelir düzeyi yükselen insanların sevdiği sanatçıyı gidip yurtdışında izleyecek maddi imkana sahip olmasından,
    8- bu sanatçıları getirebilecek kapasitede büyük organizatörlerin azlığından, (eski kallavi oyuncuların çoğu piyasadan çekilmiş, geriye birkaç küçük çaplı organizatör kalmıştır)
    9- bizde sanatçı ve grup takip etme kültürü olmamasındandır. (nerede o sevdiği grup için 1 sene para biriktiren güney amerika'daki tutkulu fanlar!)

  • bir şirkette önemli bir yerde olan ve "r"leri "y" olarak söyleyen x kişisi ile muhabbet edilmektedir.

    x: ulan neyi yapmak isteydim en cok biliyoymusunuz?
    y: nedir abi?
    x: lan sana şimdi uzun uzun bastıya bastıya "yayyyaağmıı" demek isteydim ama diyemiyoyum. ne güzel söylüyoysunuz öyle.

    (bkz: yarım yarım yarılmak)

  • benim nedenim aşağıdaki gibidir.

    orta okuldan beri kadın ortamım olmadı. evet evet yanlış duymadınız, arkadaş olarak dahi olmadı. şimdi ise sanayide çalışıyorum akşama kadar gördüğüm kadın sayısı 2 yazı ile iki. o da yemekhanede çalışan abla, diğeri daha bir ay önce gelen mühendis hanım ki o benim kulvarın üstünde.
    öyle ahım şahım bir tipim yok 1,62 boyum var. olur da 6 milyarda bir ihtimal gönlümüzün sultanı görür bizi beğenirse ulaşması kolay olsun diye kullanıyoruz işte.
    yoksa başım bağlı olsa siksen durmam bu amk mecrasında. samimiyetsizlik,sahtelik, ikiyüzlülük, gösteriş ne arasan var bu cehennemde.

  • 1 saat içinde 3 farklı sağlık sorunu yaşayan yazar ortaya çıktığına göre ya çok fazla sağlık sorununa yol açan bir otel, ya da reklam yapan otel.

  • kahve

    alt katımızda kahve var, herkes gidip kahveye şifre nedir diye sorsun diye bu ismi koydum. bir gün kahveye indiğimde şifreyi ben de sordum. yok lan bizde internet minternet diye tersledi. demek ki sistemim iyi işliyor *

  • internette gorup de baslik acilmayacak bir sey kalacak mi dedirten baska sacma sapan bir video. biz de ergenlik yasadik ama hic bir zaman bu kadar abazan olmadik. eksinin abazanlari yakinda saci acik kadin gorse gelip baslik acacaklar.

  • asıl adı: fisher space pen*
    kod adı: nasa kalemi
    patent adı: ag (anti gravity) pen

    uzayda kalem sorunsalının hikayesi;

    1967 öncesinde astronotlar uzay seyahatlerinde kurşunkalem kullanıyordu çünkü bilye uçlu tükenmez kalemler yerçekimsiz ortamda yazmıyordu. ancak kurşunkalemler hem pahalıya mal oluyor hem de kalem tozunun uzay kapsülü içinde etrafa saçılması, kalem ucunun kırılıp elektronik cihazlara zarar vermesi gibi riskler taşıyordu.

    nasa, kalem problemini nasıl çözeceğini düşünürken paul c. fisher ortaya çıkmıştı. fisher, bilye uçlu tükenmez kalemi basınçlı kartuşla mükemmelleştirdi ve 1965 yılında bu yeni ürünün patentini aldı. sıradan tükenmezlerde mürekkebin bilyeye yürümesi için yerçekimi gerekiyorken bu kalemde mürekkep, yerçekimi olmasa da tungstenden imal edilmiş bilyeye akıyordu. mürekkep, yoğun kauçuğumsu özellikte idi. kalem; yerçekimsiz ortamda, su altında, eksi 45 dereceden 200 dereceye kadar her ısıda, yağlı ve ıslak yüzeyde ya da yukarı doğru dik vaziyette de yazabiliyordu. raf ömrü de 100 yıldan fazla idi.

    nasa, yoğun testlerden sonra 1967 yılında apollo uçuşları için bu kalemlerden satın aldı. apollo görevleri olarak bilinen bu uçuşların ilk ayağı olan apollo 204 yani apollo 1 seyahati, bir yer testi esnasında yaşanan korkunç patlama nedeniyle gerçekleşemedi. fisher marka uzay kalemi, 1968 yılında apollo 7 ile ilk uzay seferine çıktı ve o tarihten beri her seferde kullanılmakta. bu nedenle "nasa kalemi" olarak da bilinmekte.

    ancak bu kalemler sadece nasa tarafından kullanılmadı elbette. sovyetler birliği de 1969 yılında soyuz seferlerinde kullanmak üzere bu kalemlerden aldı. hatta sovyetler birliği’nin dağılmasından sonra paraya sıkışan ruslar mir uzay istasyonu'nun masraflarını karşılayabilmek için 1998 yılında fisher’in reklamına bile çıkmışlardı. mir’le bağlantı kurarak reklamı yayınlayan amerikan qvc alışveriş kanalındaki senaryo şu şekildeydi: mir komutanı anatoli solovyev ile uçuş mühendisi pavel vinogradov uzay kalemi üzerine muhabbete dalıyor, ancak teknik bir problem nedeniyle sesleri duyulmuyor. bunun üzerine tahtaya fisher’le "qvc" yazıyorlar, sorun çözülüyor.

    bu özel tükenmez kalemin hayat kurtardığına dair bir hikaye de var. rivayete göre; ay'a ilk adımın atıldığı apollo 11 seferinde neil armstrong ve edwin buzz aldrin dünyaya dönmek üzere ay modülüne binerken astronotlardan birinin sırtındaki yaşam destek çantası, modülün motorunu harekete geçiren plastik kola(şaltere) takılıp mekanizmayı kırar. iki astronotun ana uzay aracına geçebilmesi için modülün mutlaka çalışması gerekmektedir. aldrin, houston'la bağlantı kurarak yardım ister. bir nasa uzmanı çözüm üretmek üzere merkez üste bulunan modülün kopyasındaki kolu kırar ve çeşitli alternatifleri denemeye başlar. kol yerine geçecek bir çubuğu nereden bulabilirler diye düşünürken aklına uzay kalemi gelir. astronotlar kırılan kol yerine kalemi takıp motoru çalıştırmayı başarırlar ve ana uzay aracına ulaşıp ay'dan ayrılarak dünya'ya dönerler.

    dönüş sonrası armstrong ve aldrin’den bu hikayeyi dinleyen nasa’nın halkla ilişkiler yetkilisi, duyduklarını paul fisher’e aktarır. işte o gün bugündür fisher şirketinin tanıtımlarında hep şu ifade yer almaktadır; "fisher uzay kalemi olmasaydı, belki bugün armstrong ve aldrin hala ay'da olacaktı." (bkz: apollo 11/#61515339)

    edit:
    * kansas bayrağında görsel ve kennedy uzay merkezi'ndeki bir anıt-yazıda görsel bulunan "ad astra per aspera" cümlesi ile ilgili detay için link;
    (bkz: apollo 1/#66537874)

    * the flintstones (taş devri) ile alakalı ilginç ve tatlı bir detay için link;
    (bkz: apollo 7/#61273660)

    * kalemle ilgili görseller için link;
    https://seyler.eksisozluk.com/…azabilen-uzay-kalemi

  • yurtseverlermiş. 2500 liraya kitap satın alan adamlar yurtsever oldu bizler de işgal güçleri. açıklamalara tiplere hareketlere bi bak lan. belli, en iyi bu ikisi kırışacak parayı.