hesabın var mı? giriş yap

  • bu ne lan kabilede mi büyüdünüz aq tokatlanmak falan.

    tanım: regl olan kızın tokatlanması olayı.

    edit: şimdi aklıma geldi. beni de dedem sünnet olurken ağladığımda dövmüştü. sonra dövdü diye ağlamaya başlamıştım.

  • kimin kazancağından ziyade bu iki türün kendine has niteliklerini temel alırsak şöyle bir karşılaştırma olur, sanırım:

    ancalagon'un soyundan gelen ve 200 yıl boyunca hiçbir meydan okumayla karşılaşmayan smaug'a, orta dünya'da sadece cüceler karşı gelebildi. balrog gibi ateş ve karanlıkla boyanmış bir kötülükle karşılaşan gandalf'ın ise o anki çaresizliği ve umutsuzluğu yüzüne yansımıştı. içi, korku ve çaresizlikle dolan gandalf, balrog karşısında ne yapacağını bilmiyordu, ta ki khazad-dum köprüsünde onunla yüzleşene dek. ian mckellen, bu bakımdan filmde müthiş bir performans sanatı sergilemişti.

    bilindiği üzere smaug uruloki'lerin ateş soluyan son büyük ırkıdır. dev kanatları sayesinde angalacon kadar olmasa da fırtınalar yaratabilirdi. balrog'lar hakkında merak edilen en önemli konulardan biri ise, kanatlara sahip olup olmadığıdır. her ne kadar basit bir soru gibi görünse de cevaplaması oldukça zordur. bu konuyla ilgili şimdiye dek net bir açıklama yapılmış değil. tolkien'in kitabında da ifade ettiği gibi, kanatlarının olduğu kanaatine varılmış. "his enemy halted again, facing him, and the shadow about it reached out like two vast wings." keza the lord of the rings the fellowship of the ring filminde de görüleceği üzere buradaki balrog, kanatlı bir şekilde betimlenmiştir. peki kanatları olmasına rağmen uçabiliyorlar mıydı? işte asıl soru bu!

    şaka bir yana! asıl tartışma ve sorulan sorular, bu ifadelerden sonra başlamaktadır. zira yukarıda, balrog'ların belli belirsiz bazı silüetlerden tekvin edildiğini yazdım. bu silüetler veya gölgeler, tıpkı alev gibi farklı formlara giren ve zorlukla seçilebilen biçimlerdir. sıkı j.r.r. tolkien okuyucularının yorumları , kanatlarının, vücudunu sarmalayan söz konusu silüetler ve gölgeler tarafından oluşturulduğu yönündedir. bundan ötürü "gerçek" kanatlara sahip olmadığını savunun muhalif kişilerin değerlendirmeleri de pek makuldur.

    balrog'lar nam-ı diğer valaraukar'lar, birer maia oldukları için büyü ile alevlerden muhtelif silahlar yaratabilmektedir. silah yapmaları dışında, diğer yetenekleri gibi büyük gizeme sahiptir. zira gandalf the grey'in de ifade ettiği gibi, balrog karşısında kılıç ve ok gibi normal ve sıradan silahların hiçbir işe yaramadığı bilinmektedir. gandalf, durin'in felaketi ile dövüşürken bir gondolin kılıcı olan glamdring'i, büyü ile kullanmıştı. smaug da, bard the bowman tarafından daha önce yaralandığı karın bölgesine fırlatılan - zira ejderhaların derisi oldukça sağlamdır - ve orta dünya'da en değerli ve sağlam silahların ustası olan cüceler tarafından yapılan bir ok (black arrow) ile öldürülmüştür.

    bunun yanı sıra smaug kibirli, doyumsuz, altınlara karşı bastırılamayan, sönmeyen bir arzuya ve benliğinden ötürü alaycı bir mizaca sahip olan ejderhadır. gür sesiyle sürekli olarak kendisini sena eder ki, bu durum zaafını itiraf etmesine dahi müsaade etmez. kendisini orta dünya'daki diğer ejderhalardan ve antagonist karakterlerden ayıran bir diğer önemli nokta ise, kötülükten ziyade hazinelere karşı ihtiraslı ve amansız zaafları ve kişisel kibiridir. dağaltı krallığını altınlar ve diğer hazineler için düşürmüş ve burayı hazinelerle istifleyerek muazzam bir yatağa dönüştürmüştür. öyle ki, kendisi rahatsız edilmediği sürece orta dünya'da bir tehlike oluşturmuyordu. bu bakımdan dikkate değer bir karakterdir. keza balrog'da uyandırılmadan önce o da herhangi bir tehlike arz etmiyordu.

  • zararlı cemiyetlerden ismailağa cemaati'nin sözde şeyhinin ölümüdür. darısı benzerlerinin başına. toprağı sığ, ateşi bol olsun... konyak

    "efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. en doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır." mustafa kemal atatürk

  • yalamaktan ağzı yamulmuş adam başkasına pislik demesi.

    yargılanacaksın sen de ahmet. ağlayacaksın adliye koridorlarında.

  • hayatinda hic oje surmemis toynakli suserlerin bilip bilmeden hakkinda konustugu kadindir.

    surekli oje surulen tirnak sararir ve sagliksizlasir. bu yuzden acik ayakkabi giymedigimiz kis mevsiminde genellikle tirnaklar kendine gelmesi icin ojesiz birakilir ve bu igrenc bir goruntu olusturmaz, ayak yine ayni ayaktir.

    yok bakimsiz yok gobekli yok baskasi icin mi suruyor bidi bidi.... gidin biraz tras kopugu yorumu yapin, en azindan ilerde sakaliniz cikarsa kullanma sansiniz var.

  • çalışmada, ışığın vakumdaki hızı olan 300.000 km/sn'nin geçilmediği net biçimde anlatılıyor.

    ışığı, daha yavaş (örn: 100.000 km/sn) hareket etmesi gereken yoğun plazma ortamından geçirmişler. ancak bu plazma ortamında, olması gerekenden daha hızlı (örn: 160.000 km/sn) hareket ettirmeyi başarmışlar.

    yani, ışık hızının geçilmesi diye bir şey söz konusu değil (sebepleri bu yazıda anlatılıyor).

    şimdi dağılabilirsiniz...

  • yılda 0-10 defa uçağa binen insan hareketi. uçağa binme sayısı ve bu paylaşım sayısı ters orantılıdır.

    adam merfizon'a uçacak, büyük bir heyecanla boarding pass paylaşıyor. la gardaş, biraz sonra merzifon koop.'a bineceksin, onun da biletini paylaş.

    edit: imla