ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
şenol güneş
-
mandıra filozofu dediniz, çakma filozof dediniz, sinsi dediniz...
şimdi beşiktaş'ın başından ayrılsın diye dua ediyorsunuz. yedirmeyiz!
edit: hoca sevdiği ve sevildiği bir yerde. başarılı oluyor. milli takım'a gitmek için de tek bir sebebi bile yok. başka kapıya.
uzunları yakmış araca uzunları yakarak ders vermek
-
denediğim ve enteresan bir sonuç aldığım eylem.
akşam trafiğinde şehir içi yolda beni arkadan takip eden bir araç uzunları yaktığı için neredeyse 20 dakika boyunca yansımadan dolayı hiçbir şey göremez hale gelmiştim. sağa çekip geçmesini bekledim. geçtikten hemen sonra arkasına takılıp bu defa da uzunları ben yaktım. 1 dakika bile geçmeden pencereden el kol hareketi çekmeye başlamıştı.
coğrafyamıza özel olan "ben yaparım ama sen yapamazsın" düşüncesinin en güzel örneklerinden biriydi bu.
türkiye'de kaliteli film yapılamamasının sebepleri
-
talep olmaması şeklinde özetlenebilecek sebepler.
16 ocak 2016 itibariyle maltepe park cinemaximum'da oynayan filmler:
kardeşim benim
bizans oyunları
the good dinosaur
kocan kadar konuş*
alvin ve sincaplar*
delibal
nadide hayat
star wars*
düğün dernek 2*
para kazanmaya çalışan bir ticari işletme bu ve creed ya da the hateful eight gibi şu an gösterimde olan ve aslında popüler sinemaya örnek yabancı filmler bile kendine yer bulamamış bu salonda. sinema salonları çocuklar için animasyon ve cıvık türk filmleriyle dolmuş halde çünkü bunlar gişe yapıyor.
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
iki yaşındayken annemle beraber yaşadığımız olaydır.
gerçekten doğaüstüdür.
o zamanlar babamın mesleği nedeniyle aydın'daymışız. bayram yaklaşıyormuş ama babam izin alamamış. mecburen annemle beni önceden memlekete yollayıp bayramın ikinci günü arkamızdan gelmek durumunda kalmış. hikaye tam da burada başlıyor. annemle otobüste gece yolculuğu yaparken iki yaşında bir bebek olan ben "anne çiş" demişim. dağların arasındayız. dinlenme tesisine daha çok varmış. muavin de anneme "indir şu kenara yaptırıver abla" demiş.
annem beni indirmiş, işlem tamamlanmış.
tam o sırada.....
şoför otobüsü çalıştırmış. bizi almadan yanımızdan basmış gitmiş. annem arkalarından koşturmuş ama nafile...
bavullar arabada. çanta yok. cüzdan yok. ve o zamanlar cep telefonu da yok....
kuş uçmaz kervan geçmez bir yolda gecenin kör karalığında 27 yaşında bir kadın ve elinde bir bebek.annem ağlamaya başlamış. burada çocuğumla ölücem demiş.
tam o sırada....
yoldan aniden bir araba çıkagelmiş. zınk diye annemin önünde durmuş. içinde upuzun sakallı iki tane adam. annem korkudan bayılmak üzere artık kaçıcakmış. adamlar "bacım biz polisiz gel" demiş. annem telsizleri falan da görünce arabaya binmiş. saate bakmış saat tam "ikiyi dört geçiyor".
neyse polis otobüsü çevirmiş yolda annemi geri bindirmiş. şoföre ceza kesmiş. annem sabah memlekete ulaşmış. bu olayı üzülmesinler diye kimseye anlatmamış...
taa ki babannem "kızım gece içime bi korku girdi saat ikiyi dört geçe kalktım sana dua ettim" diyene kadar.
entelektüel birikimi en düşük meslek grupları
-
polisler.
debe edit: (bkz: haksız iddialarla görevden uzaklaştırılan öğretmen)
edit 2: arkadaşlar bu entry seneler sonra niye yeniden gündem oldu? sürekli bildirim alıyorum, bana da izah edebilir misiniz? teşekkürler;)
retrocausality
-
bu anti-nedensel hipotez, insanoğlunu alışık olduğu zaman algısından kurtaran türden. zaman okunun belirli bir yönü olduğunu düşünmemiz, uzayda "yukarı" ve "aşağı" gibi kavramlardan söz etmemiz kadar irrasyonel olabilir. belki de; zamanda sebep ve sonuçlar değil, yalnızca ilişkili olgular vardır. bu durumda dede paradoksunun ortaya atılışının gelecek dediğimiz kozmik anlarla geçmiş dediğimiz kozmik anların zaten birbiriyle iç içe geçmiş dengeli bir bütün olduğunu henüz özümseyememiş oluşumuzla ilişkili olduğunu söylemek mümkün olacaktır. tabii konuyu felsefi açıdan ele almak her ne kadar keyifli olsa da, gözlemcinin geleceğinin geçmişi üzerinde gerçekten bir etkisinin olup olamayacağı nihayetinde yüksek enerji fiziğinin cevaplayabileceği bir sorudur.
bahis oyunlarının yasaklanması
-
yasaklanır - 13.5
yasaklanmaz - 1.65
peşkeş çekilir - 1.15
bu hafta sürpriz arayanlar için "yasaklanır" oranı son derece iyi. sürpriz sevmeyen arkadaşlar için "yasaklanmaz" güzel bir alternatif. 1.15 oranı ile "peşkeş çekilir" ise banko kuponlarda yerini alabilir.
trt'nin ihalesi kamuoyunu ilgilendirmez
-
bir vatandaşın cimer'e başvurusuna trt'nin verdiği cevaptır.
o zaman trt'nin geçimi beni ilgilendirmez, trt payı vermiyorum ben de!
https://tele1.com.tr/…muoyunu-ilgilendirmez-603244/
robert de niro al pacino tamer karadağlı
-
(bkz: cumartesi pazar pazartesi)
uzuneşekte adam paylaşılırken ilk seçilen çocuk
-
ekibin omurgasıdır, oyunun ortalarına doğru pantolonu yırtılır.
bir dersi dört defa almak
-
daha da kötüsü, dersi alıp geçtikten sonra dur ben bunu bi kez daha alıp yükseltirim aga, kredisi yüksek ortalamaya faydası olsun zihin açıklığı ile dersi alıp kaldıktan sonra 4 kere daha almak.
asansördeki herkes bayan sen in görümcem binecek
-
görümcesi binemediği için asansörden inmeyi aklına getiremeyen, asansördeki erkeğin inmesini isteyen kara yobazın tartaklanma hadisesi.
hamdi dayı'nın yerinde olsam ben de inmezdim.
istegelsin ped saklama rezaleti
-
kötü niyet yok. hassasiyet var. zihniyetleri sorgulanabilir ama hitap ettikleri toplum düşünülünce yadırganamaz. içinde yaşadığımız yapıda % 10 böyle gönderilmesini eleştirir ama % 90 bundan memnuniyet duyar. bu durum malesef böyle. onlar da çoğunluğa hitap edecek. mecbur. o beklenen eşik bize halen çok uzak. ben olsam gönderiyi yapan ben de öyle koyardım.