hesabın var mı? giriş yap

  • ankara'da bir berberde traş olurken görmüştüm.

    not: bu entrinin taşıdığı bilgiler:
    a) zekai tunca (en azından) bir dönem ankarada bulunmuştur.
    b) kendini traş ettiren bir insandır.
    c) görülebiliyor.

  • hoşuma giden görüntülerdir. erzurum, 46'dan beri salak saçma partilere oy veriyor. artık şapkayı önüne koyup, düşünmek vakti gelmiştir

  • son zamanlarda internetten temel fizik anlatan bir video ders serisini izlemeye basladim. hatta videolardan birini az once bitirdim. oyle youtube'taki "nukleer atiklari gunes'e gonderebilir miyiz" temali videolardan ya da kanallardan degil. hareket konusundan baslayarak lise duzeyinde fizik dersi anlatiyor cesitli hocalar. uzaydaki konum nedir, hiz nedir, grafikle nasil gosterilir, denklemle nasil ifade edilir diye anlatiyorlar. position, velocity, motion derken bayagi bayagi anliyorum ve bu beni cok mutlu ediyor. tabii bunlar sizin icin cok basit olabilir ama, en son 15 yil once lise 1'deyken fizik dersi gormus bir psikoloji bolumu mezunu oldugum icin bunlari anlayabilmek, hareketsiz bir topun konum-zaman grafiginde nasil ifade edilecegini kestirebilmek benim icin oldukca onemli ve keyif verici. kendi alanimla sinirli kalmaktan hoslanmiyorum. cevremde olup bitenleri anlamayi seviyorum. icinde yasadigim dunyaya ve evrene farkli acilardan bakarak daha butuncul bir anlayis gelistirmeyi seviyorum. hep sevdim.

    ama benim demek istedigim baska. videoyu izlerken bir seyi fark ettim. bence anne babanın çocuğuna bırakacağı en güzel miraslardan biri, yaşam boyu öğrenmedir. kisinin surekli gelisim halinde olarak kendisine oldugu kadar ait oldugu topluma da katki yapabilmesi bir tarafa, bence ogrenmeyi bir yasam bicimi haline getirmek koruyucu ve kurtarici da bir etkiye de sahip. en azindan bende bu yonde islemis hep ve hala da oyle isliyor.

    zift gibi koyu bir karanligin icindeyken bile herhangi bir seyin nasil isledigini anladigimda ya da yeni bilgi ogrendigimde iyi hissedebildiysem bence bu, salt ogrenmenin verdigi mutluluga, ne kadar ciliz da olsa, siginabildigim icindi; cunku ogrenmek her yerde, her zaman ve her bicimde, hep birlikteyken ya da tek basimayken mumkundu. kosullarim ne olursa olsun yasama tutunmami ve onu sevmemi de sagladi ogrenmek.

    "ogretmenler bir aractir. ogretmeni sevmek zorunda degilsin. sen ogrenmenin kendisini sev. seni ogrenmek mutlu etsin. hep ogren; cok calis." dendi bana cocuklugum boyunca. ogrenmeyi oyle cok sevdim ki yasama sevincim haline geldi. kendi dunyamda karanliklara gomuldugumde bile bilginin ve bilimin yaktigi bir mum isigiyla aydinlanabiliyorsam bu, ogrenmeyi cok sevdigimdendir. anne ve babamin bana biraktigi en guzel miraslardan biridir.

    bilmedigimiz seyler hep var olacak belki ama, sorgulayacak, arayacak ve ogrenecek seyler de hep var olacak demek oluyor bu. basli basina yasama sevinci. benim icin oyle.

  • insanı ağlatma potansiyeli olan cömertlik.

    bugün arkadaşlarla geziyoruz mağazanın tekine girdik maaşının iki katı borcu olan elinde nakit tek kuruşu kalmadan kredi kartıyla öbür ayı görecek bir arkadaşım eline biri yeşil biri krem rengi iki kazak hangisi güzel dedi ben olsam krem rengini alırdım dedim. tamam ben ikisini de alıyorum dedi. ödedi, çıktık. sonra ''sana ilk maaşımla hediye alamadım küçük de olsa kabul et krem rengi olanı sana aldım.'' dedi. ulan ne duygulandım anlatılmaz. benim gözler dolup dolup geliyor.
    ah be kızım sen zaten zar zor geçiniyorsun benim işim yok çulsuzum senin işin var çulsuzsun ama yine de beni mutlu etmek için yüzümde bir gülümseme görebilmek için bir şeyler yapmaya çalışıyorsun...

    hep diyorum hep diyeceğim iyi insanlar da olmasa bu hayat çekilmez.

  • galatasaray'in resmi instagram hesabindan paylastigi ve #aglama hastag'i ile satisa sundugu t-shirt'tur... ozetle mancini'nin gecen hazirlik macinda 4 yildizli not kagidini tutmasi uzerine hazirlanmistir.

    ben hayatimda galatasaray'in bu kadar ezikce, bu kadar rezilce bir gsstore politikasi izledigini gormedim.

    su t-shirt'u tasarlayan, uretimine ve satisina onay veren her kimse yuzune tukureyim onun! galatasaraylilik bu degil! galatasarayli boyle sacma sapan seylerin uzerinde durmaz! hele bunu t-shirt yaptirip da giymez.

    kapak ne lan? orta okul bebesi misin sen? bunu t-shirt olarak koymak ne demek? hele bir de kosesine #aglama diye hastag koymak? belli ki iki sene once yapilan ve cevabi aninda hem de burak tarafindan son derece seviyeli bir sekilde verilen satasmaya fazlaca takilmissin. fenerbahce'nin yaptigi da, burak'in cevabi son derece orantili ve seviyeliydi. hadi uzattin, mancini geldi bir de ona yaptirdin, tamam... ama "kapak" diye t-shirt cikarmak?!

    birak etik kaygilari bir kenara, ekonomik olarak bile dusunsen kimse almaz bu kadar ezik bir t-shirt'u. maliyetine verdiginle kalirsin.

    galatasaray eleganttir. galatasaraylilik kulturu bu gibi ucuz ergen atismasinin cok otesindedir. taraftar yapar, taraftari durduramazsin, ama sen kulup olarak bu kadar bayagilasamazsin!

    bu kadar sacma sapan yonetilen bir zafer oykusu daha hatirlamiyorum. galatasaray'in su an icinde bulundugu karamsar ortamin tek ama tek sorumlusu galatasaray ilkelerinden zerre nasibini almamis yonetimidir. tez elden defolmasi dilegiyle...

    ben babamdan galatasaray'i boyle ogrenmedim.

  • dün akşam, antrenmanı yarıda bırakmış, bu sabah mr'ı çekilmiş ve fıtık teşhisi konulmuş.

    stad inşaatında mı çalışıyor lan gece bu futbolcular? bunun başka bir izahı olamaz.

  • maaş zammı gündem olduğunda senin gibi binlerce insan var asgari ücretle çalışabilecek derken sorun yok. çalışan bana böyle yüksek teklif var, verebiliyorsanız kalayım yoksa gideyim deyince onursuz ve namussuz oluyor. hadi oradan esas sizsiniz onlar