hesabın var mı? giriş yap

  • kendinize herhangi bir bankadan birikim hesabı açtırın. bu hesabın internet bankacılığını kapattırın. bir adet kavanoz ayarlayın kendinize, her akşam eve geldiğinizde cebinizdeki bütün bozuklukları bu kavanoza atın. bu kavanozdan para almak kesinlikle yasak. her haftasonu ya da ay sonu buradaki paraları sayın, artık 50 lira mı eder, 300 lira mı eder, ne kadar tamlattırılabiliyorsa o kadarını alın poşete koyun, bim gibi a101 gibi markete gidip bütünlettirip bu başta açtığımız karta yatırın parayı. tümletemediğiniz küsurat parayı da kavanozda bırakıyoruz, cebe atmak yok. bu şekilde kısa sürelerde ne kadar para biriktirebileceğinize inanamazsınız. ne kadar çok parayı israf ettiğinizi farkettiğinizde alttan ufak bir sızı hissedebilirsiniz. geçecektir.

  • ne zaman bu gençleri, bu yavrularımızı, bu can yiğidolarımızı görsem mcdonalds'ın önüne oturup bağlama çalasım geliyor dertli dertli... bilhassa iki katlı mcdonalds'ların üst katına yerleşmiş bu topluluk aslında hemen farkedilebilir. birbirine aşık ve masanın üzerine kafalarını dayayıp el ele tutuşan rosromantik bir genco çift ve onların çevresindeki kızlı erkekli arkadaş grubundan oluşan bu gençler kış sezonunda sağa sola koydukları montlarıyla kurdukları koloninin sınırlarını çizerler. en önemli özelliklerinden biri de masa tutuculuğudur. bu iş için aralarındaki romantik çiftleri kullanırlar. kolonilerinde yaşayan diğer gencolar ise "ben bi' eda'ya bakmaya gideyim", "bizim cenk'ler gelecekti, ben onlara bakacağım" falan diye türlü güdilik nedenlerle koloniyi terketseler de mutlaka dönerler.

    çeşitli konularda sohbet ederken içlerinden biri mutlaka küser. koloninin sevilen üyelerinden biri küsen kişiyi geri getirmeye gider. çünkü koloni ne kadar kalabalık olursa o kadar güçlü görünecektir çevreye karşı. mcdonalds (ya da burger king) kalabalıklaşıp uyarı aldıklarında ise içlerinden birini ortamdaki en ucuz ürünü almaya gönderirler. bu yavrularımızın ömürlerini böyle tüketmelerine üzüleyeim mi yoksa abd gençlik muvilerindeki gibi çete kurmayıp sağ sola saldırmadıkları için sevineyim mi bilmiyorum. ne zaman bu toplulukla karşılaşsam karmaşık hislere kapılıyorum. gerçi ben kenan erçetingöz'ün bıyıklarına bakınca da karmaşık hislere kapılıyorum. gerçekten çok ilginç bıyıkları var kenan abi'nin...

  • efendim susturamıyoruz, sürekli konuşuyor. en güzeli de bu fikirleri savunmak zorunda olanlar var. beter olun, yalakalar sizi.

  • kadın-erkek ilişkilerine dair kafamda son zamanlarda bir soru işareti var. kadınlar neden ilişkide bekleyen taraf oluyor? sürpriz bekler, hediye bekler, ilgi bekler vs. erkek ne kadar verirse versin hep "az yapıyor" oluyorken kadın 1-2 kez yapsa "çok sürprizli" olabiliyor. bunun mantığını bilen, anlayan beri gelsin.

  • evet. ülkemiz topraklarında suriyelisinden eğitimsinize, gericisinden teröristine kadar herkes beşer onar ürerken maalesef bu kültürlü kesim ya tek çocuk yapıyor, ya hiç evlenmiyor ya da çocuk yapmıyor.

    ben bugün burada hepinizi üremeye davet ediyorum arkadaşlar. ülkenin geleceği için herkes sağlıklı genlerini geleceğe aktarsın. çocuğuna gerekli eğitimi ve ahlakı sağlasın lütfen.

    gidin ve çılgınlar gibi çoğalın. başka seçenek kalmadı!

    edit: üreyecek olanlar lütfen kaç tane üreyeceğini belirtsin, hesabımızı bilelim.

  • marmaray açılışını 29 ekimde yaparak gercekten kimin en buyuk lider oldugunu göstermiştir. :)

  • mimari ve sosyoloji/psikoloji üzerine yaptığım uzun okumalar sonucu ulaştığım kanaat. üstelik yalnızca sosyolojik ve psikolojik açıdan değil; deprem gibi afetlere karşı da müstakil bahçeli evler diğerlerine göre daha güvenli.

  • oxford-astrazeneca covıd-19 aşısının arkasındaki ekip, kanser tedavisinde "devrim yaratabilecek" bir aşı oluşturmak için aynı teknikleri kullandı.

    araştırmacılar, farelerde anti-tümör t hücrelerinin seviyelerini artırmak ve tümörleri küçültmek için oxford covid-19 aşısında kullanılan viral vektör teknolojisini kullanarak iki dozluk bir kanser aşısı tasarladılar. aşı, birçok kanserin yüzeyinde bulunan mage proteinleri (melanoma antijeni) olarak bilinen spesifik yapıları hedef alıyor.

    oxford üniversitesi'nde tümör immünolojisi profesörü benoit van den eynde;

    "önceki araştırmamızdan, mage tipi proteinlerin, tümörleri yok eden bağışıklık hücrelerini çekmek için kanser hücrelerinin yüzeyinde kırmızı bayraklar gibi davrandığını biliyorduk. mage proteinleri birçok kanser/tümör tipince mevcut olduklarından, aşı hedefi olarak diğer kanser antijenlerine göre bir avantaj oluşturuyor.

    sağlıklı dokuların yüzeyinde mage tipi antijenler bulunmaz, bu da tedavinin bağışıklık sisteminin sağlıklı hücrelere saldırmasına neden olan yan etki oluşturması riskini azaltır." diyor.

    mevcut anti-pd-1 immünoterapi tedavileri ile birleştirildiğinde aşı, tümör boyutunda daha büyük bir azalma sağlamış ve farelerin hayatta kalma şansını artırmıştır.

    anti-pd-1 immünoterapisi, anti-tümör t hücrelerini kanser hücrelerini öldürmeye teşvik ederek çalışan umut verici bir kanser tedavisi yöntemidir. fakat kanser hastalarının çoğunda düşük olan t hücresi seviyeleri nedeniyle, şimdiye kadar büyük ölçüde etkisiz olduğu kanıtlanmıştır.

    oxford-astrazeneca aşısından ödünç alınan teknolojinin devreye girdiği yer tam da burasıdır. iki dozluk bir aşı ile kanserle savaşan cd8+ t hücrelerinin seviyelerini artırılması sağlanabilir.

    aşının arkasındaki ekip, ingiltere kanser araştırmaları (cancer research uk) ilaç geliştirme merkezi ve vaccitech oncology limited (volt) işbirliğiyle, küçük hücreli dışı akciğer kanserli (nsclc) 80 hasta üzerinde klinik denemelere başlamayı planlıyor.

    adrian hill, bu yeni aşı platformunun, kanser tedavisinde devrim yaratma potansiyeline sahip olduğunu, küçük hücreli dışı akciğer kanserinde yapılacak olan denemenin, oxford üniversitesi tarafından yürütülen ve umut verici sonuçlar veren prostat kanseri aşısının faz 2a denemelerinin devamı olduğunu belirtiyor.

    kaynak: science focus