hesabın var mı? giriş yap

  • --- spoiler ---

    eyvah necdet: ördekleri bilir misin züleyha? hiç soğuk bir kış gününde donmuş bir göldeki ördekleri izledin mi?

    züleyha: izlemez olur muyum? ben her kış donmuş göllere gider, ördeklere bakarım. kazım ya ben.

    eyvah necdet: hıh hıh hıh hıh. tabiat aleminde lüzumsuz mizah yoktur, dersler vardır züleyha. ördekler gölün belli bir noktasının donmasını kanat çırparak ve imece usülü bir yardımlaşma içinde engellerler. bir ördek kanat çırpmaktan yorulunca diğeri onun yerine geçer. böylece gölün donmayan noktasından beslenerek ölmekten kurtulurlar.

    züleyha: tamam necdet madem istiyorsun biraz da buz pateni yapan kurbağalardan bahset, ondan sonra da defol git hadi!

    eyvah necdet: bak züleyha… ben artık kanat çırpmaktan yoruldum. senin de yardım etmen lazım. yoksa aşkımız ölecek.
    --- spoiler ---

    ruhun şad olsun güzel insan...

  • gazinolar devrinin meşhur assolistlerinden sevim tuna anlatıyor:

    "izmir'den ankara ’ya geldim. çok da gencim. bir gazinoda programa çıkıyorum. bayanlar matinesinde bazı bayanlar beni evlerine çaya davet ettiler. çıktım yola, aaa !.. adresi almayı unutmuşum. sadece 17 no'lu apartman olduğunu biliyorum. bir de dere lafı aklımda kalmış... nasıl olsa şöför bilir diye atladım taksiye...

    - şeye gidicem, dedim, hani dereli falan bir semt var ya... şöför babacan bir adam... şöyle bir baktı aynadan gülümsedi.

    - bentderesine mi?

    - evet oraya 17 numaraya gidicem.

    şöför yine aynadan bakarak konuştu.

    - yeni mi geldin sen ?

    bende gazinoyu kasdediyor diye cevapladım.

    - evet bir ay oldu başlayalı.

    - daha önce neredeydin ?

    - daha önce izmir de çalışıyordum.

    biraz daha gittik, yine sordu.

    - müşteri nasıl, kalabalık oluyor mu ?

    gazinodaki program tuttuğu için bende hevesli hevesli anlattım.

    - oooo, müşteri kum gibi kaynıyor... herkes çok memnun...

    - memnun, iyi haaa ?

    - eee tabii bütün kadro müşteriyi memnun etmek için uğraşıyoruz.

    - ben epeydir gitmedim , fiyatlar nasıl ?...

    - ucuz ucuz... ucuz iyi yani.

    - sen çok kalıyor musun ?

    - ben yirmi dakika kalıp iniyorum.

    - yirmi dakika haaa... epeyce... bari geleyim bu akşam...

    - aaaa, gel bu akşam beklerim...

    söför şaşkın , ben geveze , anlata anlata geldik... aaaa bir de baktım ki acaip bir yerdeyiz.

    - neresi burası, dedim şöföre ?

    - bentderesi, dedi ...

    o zaman anladım ki ben aslında bülbülderesi'ne gidecekmişim ..."

  • aynen kardeşim seinfeld candır. biz de 70 kere izlemedik seinfeld'i. bir tek sen izledin. seinfeld izledik diye hayatımızda bir daha başka komedi dizisi izlemeyelim. ne yobaz tipler var ya. bir şeye bağlanıyorlar at gözlüğünü takıp diğer her şeyin kötü olduğunu iddia ediyorlar.

  • insan-doğa ilişkisini ruhun derinliklerine yerleşerek sorgulatan bir modern zaman başyapıtı. betonlaşan dünyada doğaya ve gökyüzüne ulaşmaya çalışan insanoğlunun çaresizliğini imgeleyen bir şaheser. ayrıca, bu müstesna eser sürrealist dışavurumcu yaklaşımla ruhani inançlara bariz göndermeler yaparken, led zeppelin'in stairway to heaven'ınına da selamı çakmaktadır.

    m.s. 2000'li yıllardan kalma bu eserin sahibi bilinmediğinden, bu esere yakışır bir şekilde "trabzon bilemedin rize'deki sürrealist merdiven' adı verilmiştir.

    http://origin.komedi.com/…alist-merdiven_o_2766.jpg

    edit: link

  • 1949 yılında yaşanılan uçak kazasında 18 futbolcusunu kaybeden torino " artık size kardeşiniz kadar yakınız." diyerek chapecoense'ye destek mesajı vermiş. twitter

  • lakabı "iron dog" (demir köpek).

    alman imparatorluk donanması'nın en ünlü savaş kruvazörü. dreadnaught döneminde inşa edildiğinden, o dönem hızla ilerleyen teknolojiye yanıt olarak, kendisinden henüz 7 yıl önce inşa edilmiş olan sms von der tann hızla eskimiştir. o sırada hızla gemi inşasına girmiş olan alman donanması sırasıyla sms moltke, sms goeben ve sms seydlitz'i suya indirmiş, ancak hala ingilizlerle rekabet edebilecek güce sahip olmadıklarından yepyeni ve modern bir savaş kruvazörü tasarımına yönelmişler, bu yetmediği gibi bundan 3 adet yapmışlardır. işte bunların ilki, aynı zamanda bu sınıfa adını veren sms derfflinger'dir. (diğerleri sms lützow ve sms hindenburg)

    sms derfflinger ingiliz kraliyet donanması da dahil, zamanının en modern savaş gemisiydi. 1. dünya savaşı'nda almanların ingiliz kıyılarına yaptığı bombardıman sortilerinde ve dogger bank deniz savaşı'nda savaşmış, en son olarak da jutland deniz savaşı'nda şov yaparak bu gelmiş geçmiş en büyük deniz muharebesinin yıldızı olmuştur. burada derfflinger, kızkardeşi sms lützow ile birlikte alman donanmasındaki en büyük ve modern gemi olduğundan ingilizlerin başlıca korku kaynağı ve hedefi olmuştur. bundan ötürü çok ağır hasar almasına rağmen geri gekilmemiş ve korkuturcasına ingilizlerin üstüne üstüne giderek direnmiştir. ingilizler bu inatçı dirençten ötürü "iron dog" lakabını takmışlardır.

    savaş esnasında sms lützow ile birlikte ingiliz amiral beatty'nin komuta gemisi hms lion'u top atışına tutmuş, özellikle sms lützow ingiliz gemisine çok ağır hasar vermiştir. bu sırada hms lion tıpış tıpış kaçıp gözden kaybolunca başroldeki gemimiz derfflinger birden kendini boşta bulmuş, sağa sola az biraz bakınınca toplarını etrafta en yakında bulunan ingilizlerin o dönemki ünlü savaş kruvazörü hms queen mary'ye yöneltip salvolarına devam etmiştir. ancak o sırada sms seydlitz de aynı gemiyi salvolamaktadır ve hms queen mary, adeta bir hedef tahtası gibi bu iki alman canavarından gelen 4 salvodan üçünü yemiş ve atomik bir patlamayla havaya uçmuştur. bu patlamanın resimleri efsanedir, internette bulunabilir.

    derfflinger bununla da yetinmemiş, savaşın kırılma noktasında karşısında ingiliz ana filosunu görünce geri döneceğine o sırada birden çok sayıda isabetli inen ingiliz salvolarına maruz kalan kızkardeşi sms lützow'un yardımına koşmuş, sms lützow ile beraber lützow'a o sırada en çok top isabeti yapan ingiliz savaş kruvazörü hms invincible'ı 6 dakika içinde orta taret cephaneliklerini havaya uçurarak patlatmış ve iki parça halinde denizin dibine yollamıştır. bilmeyenler için, bu savaşta almanların batırdığı 3 ingiliz gemisinden ikisi olan hms indefatigable ve hms invincible, henüz adları sms goeben ve sms breslau iken bizim yavuz ve midilli zırhlılarını tunus'tan çanakkale boğazı'na kadar kovalayan iki gemidir ve çok ünlülerdir.

    sms derfflinger, jutland deniz savaşı'nda en çok mürettebat kaybı yaşayan, ve buna rağmen en başarılı ve dirençli muharebeyi yapan alman gemisi olmuştur. savaş esnasında 17 adet ağır top mermisi yemiş, buna rağmen 385 tane ağır top mermisi atmıştır. 157 mürettebat kaybıyla en çok ölümün yaşandığı alman gemisi olmuştur ve buna rağmen bu performansı göstermesi açısından almanların gururu olmuştur.

    alman kraliyet donanması, versailles anlaşması'nı imzalanmasını beklemek için ingilizlerin gözetiminde scapa flow açıklarında demirli beklerken, o zamanki amirali ludwig von reuter ingilizlerin gemilere el koyacağını anlayınca tüm mürettebatlara gemilerini batırma emri vererek ingilizlere tarihin en büyük golünü atmıştır. o sırada birkaç mil ilerde tatbikat yapan, gemileri gözetlemekle görevlendirilmiş ingiliz komutan haberi alır almaz geri dönmüş, ancak dönene kadar nerdeyse bütün gemiler batmıştır. sms derfflinger bizzat 14:45'te sulara gömülmüştür.

    buna en çok, o dönem ingiliz donanması'nın gücüne hayran olup alman gemilerine daha da hayranlık duyan ve versailles anlaşması gereği bir umut derfflinger'in kendilerine teslim edilmesini hayal eden fransız ve italyanları üzmüştür.

  • mevcut durumun ciddiyetini anlamaktan aciz, işleri kolaylaştırmaları gerekirken iyice zorlaştırmaktan başka bir işe yaramayan, sorumsuz ve bencil insanlardır. çoğunluğu oluştururlar.
    edit: “olası sonuç buydu, ya ne olacağdı?” diyenler var. ya arkadaş ben anlamıyorum, adamlar çıktı masaları kaldırdı, saatleri sınırlandırdı, ha evet tedbirler yeterli mi? hayır değil. ama bu kadar da ahmak olunmaz, birazcık düşünürsün “masaları kaldırmışlar, oturam da yerde pattis yiyem.” demezsin hayvan değilsen, onun yerine dersin ki; “bir süre evde daha fazla vakit geçireyim, avm’ye falan gitmeyeyim.” illa koyun gibi güdüp her hareketinizi yönetmek mi gerekiyor sizin, kafanız hiç mi çalışmıyor? neden lan neden?
    edit2: “avm çalışanı onlar.” diyorlar bazı çok bilmişler, aynen kanka montla gelmişler yemek katına. velev ki avm çalışanları bunlar, zaten yok değil mi avm’lerin ve avm içindeki mağazaların personel bölümleri, depoları, yemek alanları?? illa dip dibe yerlerde oturarak yemek yemeleri lazım avm çalışanlarının, onlara virüs etki etmiyor, avm çalışanları arasında virüs yayılmıyor. geçiniz.