ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
vakit gazetesinin 20 mayıs manşetleri
-
yine 19 mayıs yine rezalet: kızlar bu sene de çok yaşlıydı!
hüseyin üzmez'in ayrıntılı değerlendirmesi sayfa 2'de...
nasa'dan satılık uzay mekiği
-
nasa üç uzay mekiğini (atlantis, discovery ve endeavour) tanesini yaklaşık 29 milyon dolardan satışa çıkarmıştır. (bana en temizi endeavour gibi geldi).
başta 42 milyon dolar istiyorken, sonradan fiyatı %30 indirimle 29 milyon dolara çekmiştir. (2. el piyasası durgun şu aralar)
eh bu kadar yazdık, bütün özelliklerini yazalımda tam olsun:
- yaklaşık 6 milyon kilometrede (86 kez uzaya çıkılmış)
- merkezi kilit.
- hidrolik direksiyon.
- lpg taktırmaya uyumlu iç donanım.
- klimalı.
- dahili tuvaleti var.
- hasarsız.
- bilim adamından
nuh'un gemiye dinozorları almaması
-
devletin ezberlettiği resmi tarihten başka kaynak bilmeyenlerin doğru zanettikleri uydurma. aslında dinazorlar kendileri gelmek istemediler.
bir zarın 4 gelme olasılığı
-
%100'dür.
zarın kaç geldiği ne taraftan baktığınızla alakalıdır, elbet 6 yönden birinden bakınca 4 gelmiş olur zar.
ilkokulda resim dersinde çizilen ev
-
yaz-kış bacası tüter.
29 haziran 2016 eren erdem meclis konuşması
-
birilerinin cok zoruna giden konusma . troller asagidaki görselli dagitip duruyorlar sürekli.
diyor ki orda : "hükümeti elestir, eyvallah, erdogan'a öfkelen buna da tamam, mit'e kiz hakkin var, ulan bir iki cümle de teröristlere söyle pezevenk."
http://i.hizliresim.com/6nprx0.jpg
http://imgur.com/rc1rfpj
tabi bunu mal bulmus magribi gibi paylasip duran akp'liler düstükleri komik durumun fakinda bile degilller. güclüyken teroristle muhattap olunmaz diyor, bombayi yiyince "ama o da vurdu, ona bisey demiyorsun" diyor.
ulan adam terorist, isini yapiyor, kendini patlatiyor. devlet olan sensin, sen isini yapican, patlattirmayacaksin o bombayi. sonrada kendini böyle teroristle ayni kefeye koyup, kendini ona denk sayip , "ama ona da bisey söyle" diye aglamayacaksin.
gerci bu komik durumu anlayacak kafa olsa akp'li olmaz bunlar. sirf oksijen israfi.
edit: hukuka uygun hale getirildi
başkası için akbil basıp parasını almayan insan
-
biri de benim.
yıllar önce otobüste şöyle bir diyaloğa denk gelmiştim; otobüse binen biri akbilinin bittiğini söyledi ve ücreti karşılığında birinden onun yerine de basmasını rica etti. sonrasında önlerde oturan bir hanımefendi kalkarak akbili bastı ve şöyle dedi: "para istemiyorum. lütfen siz de aynı durumda kalan başka biri için akbilinizi basın ve para istemeyerek aynısını ondan rica edin"
karmayla ilk tanışmam da böyle oldu, üsküdar-bostancı otobüsünde.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
arkadaşlar hocaya sordum "önemli olan niyet" dedi. çinli diye koreli yada japon döversek de aynı sevabı alıyormuşuz *
—alıntı—
aşk bu kızılötesi yaralı müzesi hareket edemem
-
şu şekilde tahlil edilebilecek şarkı sözü;
aşk bu kızılötesi: şair burada aşkın kızıldan da, yani kandan da öte olduğunu söylüyor ve bunu ifade ederken "kızılötesi" kelimesini kullanarak harika bir kelime oyununa imza atıyor.
yaralı müzesi: yine aşk'ı tanımlarken kullandığı bir ifade. aşka düşen herkesin yaralandığını ve dönüp dolaşıp bu yaralı müzesinde yerini aldığını anlatıyor.
hareket edemem: şairin kendisi de aşktan yaralananların sergilendiği yaralı müzesinde ve bu müze öylesine kalabalık ki, şair içeride hareket edemiyor, belediye otobüsü gibi!
şimdi tüm ekşici piçler serdar ortaç'dan özür dilesin.
tavukgöğsünde tavuk olduğunun öğrenildiği ilk an
bambi kuruyemiş çalışanının müşteriyi taciz etmesi
-
eğer doğruysa telefon numarası, nerede çalıştığı belli bir hayvan evladının marifetidir. kız yurtdışına çıkacağı için ertelemek zorunda kalmış keşke polise hemen haber verebilseydi. burdan yapabileceğimiz herhangi bir şey olup olmadığını merak ettiğim durumdur ayrıca. kızın sosyal medyada gezen mesajı ihbar kabul edilebiliyor mu gibi sorular doğurmuştur.
evde yalnızken sipariş verildiğinde, hele bir de geç saate kalmışsanız karşıdaki adamın sizin hakkınızda kapılabileceği art niyetli düşünceler korkusunu hortlatmıştır ayrıca. aşağıdan kapı çaldığında asansörün gelmesine yakın kapının sürgüsünü açıyor, üç kat kilidi bire indiriyorum ki evde yalnız olup korktuğum anlaşılmasın. kapıyı açmadan da mutlaka yok seninki daha gelmez benimkidir falan diye sesleniyorum içeriye doğru. televizyonun sesini açıyorum vb. sırf bunun için iki menü ya da iki içecek söylediğim de oluyor. bunlar oluyor çünkü allah korusun başınıza bir iş gelse "gecenin o saatinde sipariş vererek herifi kapının önüne kadar getiren kız" olarak içten içe suçlanacağını da biliyorsun. hiç ama yemeksepeti, ama kurumsallık, adamlar çekinir falan diyemiyorum. bir şey olsa ailem şoku atlatınca bana o saatte sipariş vermenin risklerini anlatır, ya da konu komşu "gerçi gece gece ne gerek varmış" falan der biliyorum. böyle hizmetler kadın milleti için değil bizim memlekette galiba, biz çok yanlış geliyoruz.
koton'da satılan deve tüyü ceket
-
linç hayallerinizi yıkmak istemem ama deve tüyü kelimesi ceketin rengini tanımlamak için kullanılmıştır.