ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
en kötü ilk randevu tecrübeleri
-
ah sizin derdiniz dert midir, benim derdim yanında?
çıktığım ilk kızdı, ilk ve son randevumuz oldu...
danışman göreviyle midir, bodyguard niyetiyle midir bilmem, yanında çam yarması gibi bi kızla çıkageldi. davet benden gelmişti, serde de centilmenlik var, hayatta hesabı ödetmem ama bu üçüncü şahıs yoktu ki gündemde? bütçe desen kısıtlı, finans nanay o günlerde...
sonradan öğreniyorum yemek işini halletmişler; benimle buluşmadan önce ikisi kadıköy’ün ara sokaklarından birinde bişeyler atıştırmak istemişler, abla da orda dört tane kıymalı gözlemeyi gömmüş. yarasın.
ama yaramamış işte... biz oturduk kafeye, bişeyler içtik, lakin iki lafın belini kırmak ne mümkün? abla devamlı karnını tutup inliyor. ben o an gözleme olayından bihaberim, regl sancısı diyorlar bana. abla gözlerimin önünde boncuk boncuk terliyor, titreme de var hafiften, durum iyi değil...
derken bi hışım kalkıp tuvaletin yer aldığı ikinci kata yöneliyor, fakat döner merdivenin metal basamağına attığı ilk adımla beraber tökezleyip düşüyor ve düştüğü yerde bildiğin altına sıçıyor abla.
çıkmaya çalıştığım kızla kafeden çıkıyoruz, karşı sokağa geçip cebimdeki son parayla alış veriş yapıyoruz, uygun bi don seçip ablaya getiriyoruz. özürler, kusura bakmalar, mahcup oldumlar... ya gözleme dokundular, ya açık ayran bozdular...
ne demek canım diyorum, insanlık hali. apar topar vedalaşıyoruz çıkmaya çalıştığım kızla, artık kafam nasıl allak bullak olduysa bilek güreşi tutuşu gibi bi tokalaşmayla ayrılıyorum mekandan. bir daha ne o beni arıyor, ne ben onu soruyorum...
didier drogba
-
pilot dönüşte uçağı kendisine versin. 10 numara indirmezse adam değilim.
sınavlarda verilmiş en iyi yanıtlar
-
ankara milli piyango anadolu lisesinde okumus olan bir arkadasimin anisindan arak;
soru; ahmet hasim'in en unlu eserlerinin toplandigi eserin adi nedir?
cevap; best of ahmet hasim
şehir isimlerinin kökenleri
-
şehirlerin eski isimlerinde bahsediliyor bunların bir kısmından. şehir isimlerinin evriminde de bahsedilmiş. ama bazı şehirlerin güncel ismi de eski kökenli olabiliyor. buraya derleme yaptım.
bu "orası roboski değil uludere, pardon tam orası ortasu" muhabbeti üzerine oturdum türkiye'deki şehir isimlerinin nereden geldiğini derleyeyim dedim. ilerde biri "orasının adı türkçe değil yeea" diye ağlarsa gösterirsiniz (edit önerileri kabul edilir, bazı etimolojik mesele tartışmalı olduğundan yanlış bilgiler olabilir, ana fikir türkçe olmayan nice şehrin adını aynen benimsemiş olmamız, sona bir de notlar ekledim):
adana <- uru adaniyya ("ada'nın bölgesi", hitit)
adıyaman (türkçe)
afyonkarahisar <- afyon <- opium (yunan) <- hapanuwa (hitit)
ağrı <- ararat ("kral ara'nın dağı", urartu)
aksaray (türkçe)
amasya <- amaseia (yunan)
ankara <- ankyra ("çapa", hitit) (hitit döneminde belediye başkanlığına çapa atan bir figüre istinaden)
antalya <- attaleia ("kral attalos'un beldesi", yunan)
ardahan <- arta-han ("han ülkesi", ermeni) (huseyin sevki topuz)
artvin <- arta-vani ("verimli ülke", ermeni) (huseyin sevki topuz)
aydın (türkçe)
balıkesir <- palaeokastron ("eski kale", yunan) (prodromal)
bartın <- parthenia (yunan)
batman: batman nehrinden gelen bu ismin kökeni kesin bilinmiyor (bruce wayne)
bayburt <- baydbert (ermeni)
bilecik <- belekoma (hitit) (arjantin ovalarini sulayan nehir)
bingöl (türkçe)
bitlis <- bedlis (büyük iskender'in makedon komutanı)
bolu <- muhtemelen "şehir" anlamına gelen polis, istanbul ve safranbolu gibi
burdur <- polydoro/polydorion ("taşlık yer", bizans) (@onurder)
bursa <- prusia ("kral prus'un beldesi", yunan)
çanakkale türkçe (çanak kalesi)
çankırı <- gankira ("tiftik keçisi", hitit) (arjantin ovalarini sulayan nehir)
çorum <- çoğurum (türkçe) (arjantin ovalarini sulayan nehir)
denizli <- donguzlu ("çok domuzlu" manasında, türkçe) (guru)
diyarbakır <- diyar-ı bekir ("arap ailesi bekir'lerin diyarı", arap) şehrin arap işgalinden önceki ismi amid+amed (asur)
düzce (türkçe)
edirne <- hadrianapolis ("kral hadrian'ın şehri", yunan)
elazığ <- mamüretülaziz ("aziz inşaası", bu arapça isim osmanlı tarafından konmuş)
erzincan <- yerznka (ermeni)
erzurum <- arzan ar-rum ("rumların arzan'ı", türkçe) <- arzan/artsan (ermeni)
eskişehir <- "eski" (türkçe), "şehir" (farsça)
gaziantep <- aintap ("kral yolu", hitit)
giresun <- kerasus ("kiraz", yunan) <- keras ("boynuz / yarımada", yunan) (millikan)
gümüşhane <- gümüş (türkçe) hane (farsça) (ilginç bir şekilde bu şehrin adını yunanlar da "kioumioushane" olarak türkçesini kullanmışlar)
hakkari <- ("hakkar aşiretine ait", farsça) (huseyin sevki topuz)
hatay (türkçe)
antakya <- antiochia ("antioch beldesi", yunan) <- attic ionia ("attis'e tapan ionyalılar", hitit/yunan)
ığdır (türkçe)
ısparta <- yunan
istanbul <- eis stinpoli ("iç şehire", yunan) <- konstantinopolis ("imparator konstantin'in şehri", yunan)
izmir <- smyrna (yunan)
kahramanmaraş <- "kahraman" (farsça) "maraş" (hitit kumandanı 'maraj'
maraj>markasi>germenik>mer'aş>maraş) (onemliuyarilar)
karabük (türkçe)
karaman (türkçe)
kars <- kari (gürcü)
kastamonu <- kastra komnenon ("komnenos'un şatosu", yunan)
kayseri <- caesareae ("sezar'ın (kayzer'in) yeri", roma) (arjantin ovalarini sulayan nehir)
kilis <- kilseh ("kireç", arapça)
kocaeli (türkçe)
izmit <- eis medeia ("nikomedeia'ya", yunan)
konya <- iconium / iconia ("resim", yunan)
kütahya <- kotyaion ("yunan tanrıçası kotys'in şehri", yunan)
kırklareli <- kırk kilise (türkçe) <- saranta ekklisses ("kırk kilise", yunan)
kırıkkale (türkçe)
kırşehir <- kır şehri (kır türkçe, şehir farsça)
malatya <- malidiya (hitit) melid (asur)
manisa <- magnesia ("yunan kabilesi magnetlerin beldesi", yunan)
mardin <- marde (süryani) (huseyin sevki topuz)
mersin <- mersin kelimesinin kendisi yunan kökenli ama bu ismin kökeni o kelime mi bulamadım
muğla <- mobolla (hitit/karya)
muş <- muşa ("suyu bol", süryani) (arjantin ovalarini sulayan nehir)
nevşehir ("yeni şehir", farsça)
niğde <- magida (hitit?)
ordu (türkçe)
osmaniye <- osmanlıca
rize <- riza/rizaeus ("dağ yamacı", yunan)
sakarya <- zakharion ("saldırgan", yunan) <- sangarios (yunan) <- sangari (hitit)
samsun <- "eis amisos" ("amisos'a", yunan)
siirt <- sirte (yunan) / saird (ermeni)
sinop <- sinope (yunan) <- sinowa (hitit)
sivas <- sebaste/sebastia ("fem. agustus", latin)
şanlıurfa <- urfa (hitit)
şırnak <- "şehr-i nuh" gibi bir isim uydurulmuş ama ikna olmadım.
tekirdağ <- tekfur dağı (türkçe) (whisky tango romeo)
tokat <- dokeia (bizans) (orjinnal)
trabzon <- trebizond <- trapezous ("masa", miletli yunan tacirlerin koyduğu isim)
tunceli (türkçe)
uşak <- uşşak ("aşıklar", arapça)
van <- biaina (urartu)
yalova (türkçe)
yozgat (türkçe) ("yoz-kat", "koyunların otlamasının bereketli olduğu ova" anlamında) orhan sakin
zonguldak <- zone geul-dagh ("göldağı bölgesi", fransız)
notlar: bilgileri ağırlıklı olarak sırasıyla wikipedia, vikipedi ve nişanyan sözlük'ten derledim. bu esnada vikipedi'deki çoğu girişte ermeni isim kökenlerinin atlanıp doğrudan hitit ya da yunan kaynakla bağlandığını gördüm. arada bir yığın şey öğrenmiş oldum. mesela iller dışında ilçelerin isimleri de çokça yunan, hitit, asur, ermeni kökenlerden geliyor.
her düzeltme isteğini kabul etmiyorum sonsuza kadar taş makas kağıt oynar gibi bunları editleriz yoksa. boş kutuları ("??") daha kolay dolduruyorum. dolu olanlarda daha sağlam bir kaynakla eşleştirilmesinde fayda var.
tabu diyalogları
-
ön bilgi: kızlar-erkekler şeklinde ayrılmışız, dörder kişilik iki grupla oynuyoruz.
aramızda 2 çift de sevgili mevcut. bu çiftlerden birinin erkeği anlatıyor, biz kalanlar da cevaplıyoruz.
rüzgarı da arkamıza almışız, ortalama 5 saniyede biliyoruz her kelimeyi. oyunun da gazıyla düşünmeden cevaplıyoruz adeta. ve olaylar gelişiyor:
eleman: alex'in koşanı?
biz: xavi!
eleman: (bana dönerek) sen dün ne almıştın?
ben: antibiyotik!
eleman: demin ne içtik?
biz: bira
eleman: (sevgilisi olan diğer erkeğe dönerek soruyor) biz dün nereye gitmiştik?
öbür eleman: karıya!
önce south park sessizliği, sonra kıyamet...
bojack horseman
-
aşırı underrated.
şu derinlikte kaç tane dizi var? ve bunu çok çok absürd bir tarzda yapıyor olması inanılmaz takdire şayan.
görüntüde olabildiğince gerçek dışı, renkli ve acaip iken, düşünmeme yol açtıkları en gerçek ve basit haliyle göğsüme öküz oturmuş hissi yaratıyor.
şunları da şuraya bırakalım, yarın bir gün dönüp tekrar takdir ederim.
--- --- --- --- ---
"one day, you’re gonna look around and you’re going to realize that everybody loves you, but nobody likes you. and that is the loneliest feeling in the world."
bir gün etrafına bakacaksın ve fark edeceksin ki herkes seni seviyor ancak kimse senden hoşlanmıyor. ve bu dünyadaki en yalnız duygudur.- bojack
--- --- --- --- ---
things don't become traditions because they're good, bojack, they become good because they're traditions.
geleneğe dönüşen şeyler güzel oldukları için gelenek olmazlar. onlar gelenek oldukları için güzel olurlar. - todd
--- --- --- --- ---
it’s not about being happy, that is the thing. i’m just trying to get through each day. i can’t keep asking myself ‘am i happy? ‘ it just makes me more miserable. i don’t know if i believe in it, real lasting happiness, all those perky, well-adjusted people you see in movies and tv shows ? i don’t think they exist.
konu mutlu olmak değil. ben sadece her günü atlatmaya çalışıyorum. kendi kendime "mutlu muyum?" diye sorarak devam edemem. bu sadece durumu daha da sefil hale getiriyor. bunun gerçekliğine de inanıp inanmadığıma emin değilim. bitmeyen mutluluklar, tüm bu şımarık, filmlerde ve televizyon programlarında gördüğünüz düzgün insanlar? varolduklarını düşünmüyorum.- diane
--- --- --- --- ---
"every day it gets a little easier. but you have to do it every day. that's the hard part. but it does get easier." - jogger
her gün birazcık daha kolay oluyor. ama her gün yapmalısın. zor kısmı her gün yapmak. ama daha kolay oluyor.
--- --- --- --- ---
"the universe is a cruel, uncaring void. the key to being happy isn't a search for meaning. ıt's to just keep yourself busy with unimportant nonsense, and eventually, you'll be dead" - mr. peanutbutter
evren acımasız, umursamaz bir boşluktur. mutluluğun anahtarı, anlam arayışı değildir. kendini önemsiz saçmalıklarla meşgul etmektir ve sonunda, nihayet ölmüş olursun.
--- --- --- --- ---
“ıt takes a long time to realize how truly miserable you are, and even longer to see that it doesn't have to be that way.”
ne kadar mutsuz olduğunu görmek uzun zaman alır ve bu şekilde olması gerekmediğini görmek daha da uzun zaman alır. – cuddly whiskers.
--- --- --- --- ---
bojack: same thing that always happens. you didn't know me. then you fell in love with me. and now you know me.
wanda: when you look at someone through rose-colored glasses, all the red flags just look like flags.
- her zaman aynı şey oluyor. beni tanımıyordun. bana aşık oldun. ve şimdi beni tanıyorsun.
- birine renkli gözlüklerle baktığın zaman, bütün kırmızı ışıklar yalnızca ışık gibi gözüküyor.
https://www.youtube.com/watch?v=huptwcb982o
50 yıllık müzik yaşamında 3 şarkı ile idare etmek
-
takdir edilesi bir erol evgin başarısı. bu adamı ne zaman sahnede, bir tv programında görsem şu 3 şarkıdan birini söylüyor. zaten üçü de melih kibar bestesi.
işte öyle bir şey, sevdan olmasa, bir de bana sor.
3 satıra sığdı. evet.
merkez türkiye
-
yıllardır istanbul'un nüfus problemini nasıl çözeriz diye, göçü tersine nasıl çeviririz diye düşünüp duruyoruz... bu projenin gerçekleşmesi demek bunun da kendiliğinden çözülmesi demektir.
her sene 15000 üniversite öğrencisi yurt dışına mastera gönderilecek, 10 senede en az 50000 doktora yapmış beyin yeni kurulacak tesislerde çalışmaya başlayacak.
ben akp, mhp ve hdp'nin yerinde olsam dükkanı kapatır chp'ye katılıp bu proje için çalışırım. bence ülke olarak yapmamız gereken şey budur. hatta pkk'lı olsam dağdan inerim şu an. musul olsam türkiye'ye katılmak isterim.
ekşi sözlük'te dinimize küfrettiler başbakanım
-
bilmediği bir şey hakkında "nedir o" demeden önce "kimin o" demesi adamın yönetme reflekslerinin anlamadan önce cezalandırmaya programlı olduğunu gösteriyor. (bkz: ha kaldırdılar hürrpf)
ikinci gezi mi planlanıyor
-
bu yazıyı yazan zata bir öneri. 5 arkadaşını toplasın, kızılay meydanında zamlara hayır diye bağırsın. o zaman görür barışçı eyleme verilen tepkiyi.