hesabın var mı? giriş yap

  • bazı "patron şirketleri" tarafından asla tercih edilmeyecek uygulamadır. neden mi? çünkü o eski kafalara göre işyerinde değilseniz çalışmıyorsunuzdur. sırf bu sebeple, ego tatminleri için çalışanlarını ofislere getirtmeye devam edeceklerdir.

  • #53434529

    öncelikle yazarımıza acil şifalar dileyip başlayalım.
    malum dünyada tıbbın en ileri olduğu ülke abd. alm est nickli yazar arkadaşımız paratiroid ca denen bir kanser türüyle mücadele etmekte. maalesef bu hastalıkla ilgili tedavi ve cerrahi imkanları ülkemizde sınırlı.

    bu hastalığın tedavisi mutlaka abd'de bir merkezde en iyi şekilde yapılıyordur.

    öncelikle bu merkez varsa nerede olduğu öğrenilip gereken masraflar sözlükçe toplanabilir ve bu kardeşimize destek olunabilir.

    sözlük bunu isterse yapabilir.

    edit: öncelikle desteklerini bildiren herkese teşekkürler.
    türkiye'de bu konu ile ilgili en iyi kimse ve nereye referr edecekse ona ulaşmamız gerekiyor anlaşılan. bir arkadaşımız bu konuda bir entry girmiş. yarın ben de detaylı bir araştırma yapacağım.

  • şu başlık okuyunca görülüyor ki videoyu izleyip imrenen kadar beğenmeyen ve kötüleyen de var. yazarlardan biri danışıklı dövüş yazmış. ilginç geldi.

    danışıklı dövüş'ün anlamı, ortada bir anlaşma olduğu halde yokmuş gibi davranmak ve insanları kandırmak. yani böyle konuşuyorlar videoda ama, anlaşmışlar. kimi kandırmak için? belli değil. türkiye gibi sivil ve bireysel özgürlüklerle alakası olmayan ülke vatandaşlarına "bak biz çok özgürüz, siz değilsiniz" mesajını vermek için? danışıklı dövüş olduğunu yazan kişinin söylediği bu. özgür olmalarıyla ilgisi yok, öyleymiş gibi davranıyorlar.

    kafalar ilginç.

    obama ile sözünü kesen arasında bir anlaşma olduğu doğrudur. aralarında bir kontrat vardır. o kontrata göre her ikisi de düşüncelerini özgürce ifade edebilirler ve bu özgürlükleri anayasa maddesi ile garanti altındadır. obama konuşurken sözünü kesen kişi bu kontrata güvenerek konuşmaktadır. obama da kontratın taraflarından biridir.

    abd'de de olmuyor mu bu tip bireysel özgürlüklerin kimi zaman kısıtlandığı durumlar? pekala oluyor. ülkenin ve sisteminin vizyonu şudur: abd özgürlükler ülkesidir ve bu vizyonu oluşturan, vizyonlarına sahip çıkan amerikan halkıdır. özgürlüklerin kısıtlandığı durumların artmasını ve normlaştırılmasını hiç istemezler. o yüzden ekranda sözü kesilen başkanları medeni davranır.

    sivil ve bireysel özgürlüklerden haberi olmayan kişilere sorsan tabi danışıklı dövüş. yalandan da olsa şunu biz de görelim demiyor da danışıklı dövüş diyor. bildiğin köle.

  • çok değerli insanlar var. hepsinden güzel şeyler katıyorsun kendine. instagram gibi görsel gösteriş bombardımanı yerine, salt kelimelerin raksı söz konusu.

    burada zengin olan değil, bilen adam kıymetli oluyor.

  • lise son. matematik sınavlarından alınan notlar: 40, 40, 40, 40

    40'ı 4'le çarptım ve çıkan sonucu 4'e bölerek ortalamayı hesapladım. 40 yaptı :(

    yine iyi yırtmışım amk

  • 'dıj güjler'in zayıf bir türkiye (hasta adam) için kimi desteklediğini görmek açısından olumlu bulduğum yorumdur. erdoğan gibisini bir daha bulamayacaklarının farkındalar... bu nedenle de vedalaşamıyorlar bir türlü...

  • insanı yiyip bitiren istek olacaktır. öncelikle bir insanın telefonunu karıştırma amacınız varsa o ilişkide ciddi güven sorunu başlamış demektir. telefonu saate bakmak gibi şeylerle almayı kast etmiyorum burada. özelikle bir şeyleri okumak ya da kontrol etmek için elinize alıyorsanız o ilişkide kuşkularınız var demektir ve bir ilişkide kuşkuların olması ilişki devam ettiği müddetçe onunla yaşamak anlamına gelir ki bu da insanı eninde sonunda tüketir. güven yoksa bir ilişkide insan sürekli kendi cebinden yer.

    ikinci olarak ise bu hayatta hiçbir şey gizli kalmaz. ne kadar zaman alırsa alsın mutlaka ortaya çıkar. eğer karşınızdaki kişi bunu yapıyorsa zaten tedbir alacaktır ve sizin kontrol istekleriniz bir işe yaramayacaktır. sürekli kontrol ederseniz karşınızdaki kişi de başka yöntemler geliştirir. asıl önemli olan karıştırmadan ilişkiye güvenmektir. söylediğim gibi zaten mutlaka ortaya çıkıyor bu durum.

    eski sevgilimin telefonunu hiçbir zaman karıştırmadım. fakat telefonunu yanımda unutup lavaboya gittiği zaman ve annesinin ısrarla aradığı ve benim telefonu meşgule alıp mesaj atmam gerektiği zaman durumu anladım. ben kontrol etmediğim için karşımdaki kişi tedbir almaya bile gerek duymadı ve işler öylesine denk geldi ki ben durumu öğrendim. yani demem o ki kafanızda soru işaretleri varsa o ilişkiye devam etmek ve karşıdaki kişiyi kontrol altında tutmak günün birinde sizi tüketir. kuşku varsa mutluluk olmaz ve böyle bir durumda en iyisi kendine saygını kaybetmeden ilişkiyi bitirmek olur. çünkü yapacak insan ne olursa olsun yapacaktır.