hesabın var mı? giriş yap

  • ego değil komplekstir. hayattaki varı yoğu elindeki bilgi birikimi, oturduğu koltuk olabilir. o yolda kaç gece uykusuz kalmıştır. ilişkilerinde başarısızdır, yeterince duyarlı olamayacak kadar insanlardan korkuyordur. onlara karşı tek silahı not verdiği için görebildiği saygı ve çekincedir. bir sürü sebep sayılabilir. tabii bir de öğrencilerin ne tip sorularla kapıyı çaldıklarına bakmak lazım. bazen beklentinizi yüksek tuttuğunuz insanlar overrated çıkabilir. boş boş sorularla gelinmesin diye terslemiş olabilir, hakkı vardır.

    edit: imla.

  • yeni kaynatılıp hafif ılıtılmış süt
    tam bir çocukluk dönemi travması. üst kat komşumuzda misafirlikteyim. evin annesi hacer teyze sağolsun öküz doyuran boy bardakta süt getirdi.
    ben normalde süt içmem, hele sıcağa yakın asla.
    kendi kızına (benden 4-5 yaş büyük) döndü dedi ki, "bak nilüfer, sen içmek istemiyorsun ama .... nasıl içiyor gör de örnek al" diye uzattı sütü bana.
    ya ben görev bilinci insanıyım yazık günah değil mi bana?
    sütün tepesinde de kaymak oluşmuş yeni kaynadığı için.
    ben o görev bilinciyle diktim sütü kafama nefes almadan içmeye çalışıyorum.
    içtim de.
    (gördün mü nilüfer içtim? pislik nilüfer.)
    midem ağzıma geliyor, kustum kusacağım tutuyorum kendimi.
    kapı çaldı annemler almaya geldi beni. ben nasıl koşuyorum kapıya, aşağı eve ineyim de orada kusayım ayıp olmasın hacer teyzeye diye.
    annemle hacer teyzenin muhabbet edesi tuttu mu... kapıda bık bık konuşuyorlar. annemi iteliyorum gidelim diye, dur diyor. ben kusma suratı emojisi gibi durdum durdum. en sonunda bir patlamışım, ortalık suç mahalline döndü.
    duvar, yerler, tüm antre süt içinde.
    "aaaa" diyorlar.
    ne "aaaa"??? ben elimden geleni yaptım, suç sizin! nilüfer de odasından çıkmış bana bakıyor.
    (bok iç nilüfer.)
    daha da ılık süt içmedim ben.

    edit: "ışık ılık süt iç" diyerek beni yeşillendiren ve yeşillendirmeyi düşünen, ilkokul fişleriyle cebelleşmiş tüm arkadaşlara selam ederim.

  • kahvede para vermeden kaçanlardan sıkılmış beethoven'ın ölümsüz pozu. para vermeden kaçanların arkadaşlarına çayları gömerek bu sorundan kurtulmasıyla kahvecilik tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır.

  • - kut; devleti yöneten kişinin kutsal bir kişi olduğu inancı.
    hanedan üyelerinin kanının akıtılmaması gerektiği görüşü buradan kaynaklanmaktadır. tabii ki istisnalar olmuştur.

    ayrıca bunun tam tersi bir inanç daha vardır.
    bazı uğursuz kanların toprağa değmemesi gerektiği. kadim bir türk - moğol inanışıdır.

    meselâ hülagû'nün halife müstasım'ı çuvala koyup atlara ezdirerek öldürtmesi bu sebeptendir.

    hülagû han'ın müstasım'ı çuvala koyup öldürtmesi/ passenger28

    - savaşlarda kullanılan turan taktiği. türkler, tarih boyunca birçok savaşta bu taktiği uygulamışlar ve başarı da elde etmişlerdir.
    bu savaş taktiği malazgirt, niğbolu, mohaç gibi savaşlarda çok başarılı bir şekilde uygulanmıştır.
    tabii öncesinde de.

    psikolojik savaş/passenger28

    - çanak yağması geleneği. şenliklerde ve askerlere dağıtılan ulufelerde gerçekleştirilen bu gelenekte halk ve asker, içi yemek dolu kapları kapar ve kendilerine ziyafet çekerlerdi.
    eski türk geleneğinde bu ziyafete " potlaç " adı verilmiştir.

    - savaştan önce at kuyruğu bağlama. ölen hükümdârın ardından atının kuyruğunu kesme geleneği.
    mesela fatih sultan mehmet han ve dördüncü murad han'ın cenaze törenlerinde bu padişahlara ait tüm atların kuyrukları bir yas göstergesi olarak kesilmiştir.

    - valide sultanların tahta çıkan oğullarına çeşitli taşlar, oklar ve kılıçlarla düzenlenen ritüeller eşliğinde dua etmeleri geleneği.

    - örfî hukuk. özellikle 16. yüzyıl sonlarına kadar varlığını sağlam şekilde korumuşsa da bu asırdan sonra şer'î hukuk baskın gelmiştir.
    özellikle klasik dönemde ulemânın dışındaki idarî ve askerî yapıdaki kimselere ehl-i örf denilmiştir.

    - türkçenin yani dilin önemi. her ne kadar arapça ve farsçadan oldukça etkilenmişse de osmanlı imparatorluğu'nun kuruluşundan yıkılışına kadar resmî dili sadece türkçe olmuştur.

    - düzenli ordu / onlu sistem. özellikle kuruluş ve yükselme devrinde türk ordusu, avrupalılar tarafından durdurulması imkansız bir ordu olarak gözükmüştür bu sebeple.

    - türbe kurma ve türbede mum yakma. şamanizm kökenli bir gelenektir.

    - kanunnâmeler; örfî bir gelenektir. ilk defa eski türk hükümdârlarının uyguladığı kanunnâmelerin benzerini fatih sultan mehmet çıkarmıştır ki böylece halktan zorla vergi alan yani onları haraca bağlayan kimseler ibret-i âlem için öldürülebilmişlerdir.

    - tuğ; eski türklerde ve osmanlı'da hükümranlık ve bağımsızlığı temsil eden yetki sembolü.
    ötüken dağlarında göktürkler döneminden kalma, kayalara çizilmiş dokuz tuğlu kağan resimleri bulunmuştur. osmanlı imparatorluğu'nda da padişah otağının önünde dokuz tuğ; sadrazam çadırının önünde de beş tuğ dikilmiştir.

    - türk toyu; eski türklerde var olan bu kurumu osmanlı'da dîvân-ı hümâyun olarak bilmekteyiz.

    nihayetinde osmanlı imparatorluğu, iyisiyle kötüsüyle tarihte var olmuş bir türk devletidir ve bazı töreleri de yaşatmaya devam etmişlerdir.
    halk ise zaten aynı halktır. göktürklerden günümüze gelen onlarca farklı gelenek ve inanış anadolu'da hâlâ sürdürülmektedir.

    osmanlı'ya 1923'ten önce de türkiye denilmesi/ passenger28

  • murat yetkin'in, "recep tayyip erdoğan çılgın projeler açıkladığında gazeteciliğimizi unuttuk heralde o zaman kaynak nerede sormadık, şimdi hatırladık emeklilere verilecek paranın kaynağını size soruyoruz" diye meslektaşlarına laf soktuğu yayın.

  • yüzellibinsekizyüz kez yazıldı yeniden kısa ve öz yazalım, mrna aşıları hücre çekirdeğine girmediği için dna'yı etkilemez ve etkileşime girmez. dolayısıyla teknik olarak öyle nesilden nesile kalıtsal bir değişime sebep olması mümkün değil.

  • tamam la inandık. numaraları yazmanıza gerek yok. girmiş başlığa sadece 212 yazmış adam. aferin, otur, 5

    unutmuşsun abi 202 olacaktı o mu dememizi bekliyor acaba

    ya da numaranızın kaç olduğunu bütün türkiye'nin merak mı ettiğini düşünüyorsunuz nedir

    (bkz: birinci tekil şahsın sözlükteki yeri)

    tanım: yalnızca aynştaynların yapabileceği eylem