hesabın var mı? giriş yap

  • "yoruldum, patron. yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum. yanımda hiç arkadaş olmamasından bıktım. nereye gideceğimizi, nereden geldiğimizi söyleyecek biri. insanların birbirine kötü davranmasından bıktım. her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan bıktım. çok fazla var, sanki her an için kafama cam parçaları batıyor. anlıyor musun? karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma…"

    güle güle iyi kalpli adam.

  • doğu ülkelerinde (biz dahil) internet ortamında bir sanrı var. "geek olan kişi aynı zamanda entelektüeldir."

    ne büyük gaflet.

    geek, herhangi bir konuya özel ilgi duyan kişiye denir. bu ilgi genellikle psikolojik bir bağlılığı da beraberinde getirir. yani istemeyerek bir konunun geek'i olunmaz. duygusal bazı kazanımlar neticesinde bu olur. mesela ülkemiz adım başı futbol geek'i hatta çokça futbol nerd'ü dolu.

    ancak ne zaman ki geek kişinin ilgi duyduğu şey genel-geçer (mainstream) ilgi alanları harici bir şey olsa yukarıda bahsettiğim sanrı ortaya çıkıyor. bu sanrının sahibi sanmayın ki 3. veya 2. kişiler, açıkça geek'in kendisi buna kapılıyor.

    "ilgi alanlarım genelin çok dışında olduğuna göre, genelin çok dışındaki insanlara benzerliklerim var."

    hayır yok. yani çok fazla manga okuyarak siyaset konusunda toplumdan daha girift fikirlere sahip olunamaz ya da indie oyunlar ile ilgilenilerek fizik bilimi konusundaki fikirleriniz daha geçerli olmaz.

    batıda geek'ler ve entelektüeller arasındaki fark çok barizdir ve çoğunluk da bu farkın bilincindedir. burada şöyle bir eleştiri gelebilir;

    "doğuda, geeklerin ilgi alanlarında içerik bulmak batıdakinden daha güç olduğundan dolayı bu entelektüel bazı mekanikleri kullanmayı gerektirir."

    yerinde eleştiri ancak zamanında değil. çünkü internet bağlantınız olduğu sürece istediğiniz koreli çizerin külliyatına veya istediğiniz polak roman kahramanının hayran maceralarına ulaşabilirsiniz.

    yani günümüzde geek'lik sadece basit bir eğilimden fazlası değildir. ancak görünen bu değil.

  • feminist değilim. feministlerin de birçok tutumunu eleştiririm, hatta pek de sevmem. lakin bunları ciddi ciddi söylüyor, daha önce bu tacizle hiç karşılaşmamış olamazsınız. galiba hiç otobüste bacağı açmak suretiyle kadınları okşayan şerefsizlerle karşılaşmadınız. bacağını size sürterek tahrik olan erkeklerle başkalarını bir tutmuşsunuz tebrikler. bacağını açan kadın ne ayrıca ya. sadece ben mi görmedim acaba bacağını hayvan gibi açıp yanındakine sürtünen kadın? toplu taşıma araçlarında elleyen, yaslayan, mıncıklayan, okşayan veya oturduğu yerden bacağını size sürten bir güruhun karşısına argüman olarak kilolu kadınları koymuşsunuz. sizin gibilerle aynı dünyada yaşamaktan utanıyorum, empati acizi sığırlar.

  • benim neslim o kadar uzunca bir süre orijinal oyun alamamanın sorunlarıyla boğuştu ki şu anda gerek olsun olmasın, oyunu sevsin sevmesin steam indirim dönemlerinde varını yoğunu koyuyor ortaya.

    crack denilen o allahsız kitapsız dünyanın kahrını hayatımda bir tek sefer daha çekecek tahammülüm yok güzel insanlar. oynamayacak da olsam alırım, exe dosyasına bakar bakar eğlenirim.

    yapanın edenin yedi sülalesine dua ediyorum. büyük karanlıklardan kurtardılar insanlığı. hele son senelerde o cracklerin geldiği hali düşündükçe hepten aklım almıyor. dosyayı kopyala, interneti kopar, kod yaz, bilgisayarın saatini değiştir, balkon penceresini aç, tütsü yak.

    oyun mu oynayacağız, banka mı soyuyoruz.

    beni ve tüm sevdiklerimi bu beladan kurtardı ya yumurta satsın steam üzerinden alırım. kimse korsan ürün kullanmaz aslında şu sistemi her medya için yaygınlaştırsalar. güncel ürünü istediğin fiyattan sat, zaman geçtikçe fiyatı indir, paket yap, kampanya sun, arşiv hizmeti sağla vur gitsin.

    hırsız değiliz lan biz, sadece paramızın karşılığını istiyoruz.