hesabın var mı? giriş yap

  • +65 yasağını dinlemeyenlere çatır çatır ceza kesen jandarma ekiplerini kameraya çekip sosyal lince yönelen bir adet lazolinin mutlu sonla buluşmasını içeren videodur

    hiç kimse kusura bakmasın devlet yasağı koymuş, uyarısını günlerdir yapıyor, sen elinde kamerayla sözde "hak" aramaya çalışırsan o karşındaki sessiz gözüken jandarma gerektiğinde genital bölgenden namlu ucuyla kan alır.

  • fransızca sınavı. resepsiyonist ve otel müşterisi arasında geçebilecek muhtemel bir diyalog yazılacak.
    - bonjour*
    - bonjour
    - parlez-vous anglais?*
    - yes
    ...
    (sivri zeka örneği gösterilerek geri kalan diyalog tamamen ingilizce yazılmıştır. bunu yazan eleman neden daha kolaya kaçıp direk "türkçe biliyor musunuz" diye sorup türkçe yazmamış bilemiyorum.)

  • madde 5:

    adam olacaksın; ailesini geçindirme derdindeki birine hallenecek kadar insanlıktan çıkmayacaksın.

    zöge: başlığı açan ve ondan sonra madde sıralayan arkadaşlar entrylerini silince benimki madde 5 olarak öylece ortada kalmış.

  • "siz antik tiyatroyu görme heyecanı içinde yürürken, sizin paranızı almak üzere ellerinde hiçbir anlamı olmayan eşyalarla yalvararak sizi taciz eden bu kalabalıkla karşılaşmak tüm neşenizi kaçırıyor."

    müthiş bir gözlem. türkiye'nin herhangi bir yerindeki turistik bölgenin yöre halkını eksiksiz tanımlamış teyzem.

  • kendilerini bu ulvi amaca öyle kaptırmışlardır ki gözleri başka bir şey görmez..

    - neriman teyze hadi halay başladı
    + ben oynayamam, siz takılın
    - e hadi ama bütün gece oturdun orda öylece
    + görevimi bırakamam necmi ısrar etme
    - [gelin] ben tutarım biraz, git neriman abla eğlen biraz
    + konuşma be, işine bak sen!
    - ?!

  • arkadaşı, sevdikleri, sevenleri ya da seven gibi görünenleri yok değil; paylaştıkları olmayan insandır bu.

    kitap okur mesela; çok beğenmiştir; bahsetmeye değer bir kitaptır; ama kimseye konuşmaz bundan. çok güzel bir film izler; heyecanını paylaşmaz. kimseye gelecek planlarından bahsetmez. gittiği gördüğü yerlerde fotoğraf çekmez; çekse bile kimseye göstermez. bir şey satın alır; bahsetmez; kredi çekerek ev alır; konuşmaya değer bulmaz. ufak tefek araba kazaları olur; bahsetmese kimsenin anlamayacağını bildiğinden bundan da bahsetmez. yalnızca insanların gözü önünde yaşananları, şahit olduklarını ele alır hayatında.

    kimseye bahsetmediği bir iç dünyası vardır. bu iç dünyasını çok özel bulduğundan değil, sadece öylesine, yani bir hiç uğruna, gırgırına filan kendine saklar. konuşacak bir şey yoktur; iletişim değersizdir belki ona göre. iletişim bir illüzyondur belki de. belki dünya yalnızca bir mizansendir; kim bilir.

  • başbakan atatürk olsaydı durum muhtemelen şu olacaktı:
    hangi patlama?
    debe editi: sanirim eksik anlasildi. boyle bir olaya mahal verilmezdi, zemin hazirlanmazdi; boyle bir olay oldugunda da ic guvenlik politikasi geregi daha sert bir karsilik verilirdi. demeye calistigim buydu.
    edit: bu kadar beğeni aldığına göre cidden anlatamadım ben derdimi...

  • falcı da;

    falcı : siyah uzun saçlı biriyle ilişkiniz var.
    adam : aysel!
    f: ailesinden biri ilişkinize karşı çıkıyor.
    a: abisi nusret.
    f: yüzünüze bi şey atmış bu adam.
    a: yumruk! yumruk attı.
    f: ama siz eğilmişsiniz.
    a: evet!! aysele geldi yumruk.
    f: sonra siz bişey atmışsınız.
    a: tokat!! ben de tokat attım.
    f: ama o da eğilmiş.
    a: evet! tokat da aysele geldi.
    f: sonra bir kargaşa olmuş.
    a: abisiyle birlikte aysele daldık.
    f: biraz gerizekalısınız galiba.
    a: öyle mi çıkmış?
    f: yok bu benim şahsi kanaatim.