hesabın var mı? giriş yap

  • ak partinin çöküşünün en çok ona oy verenleri vurmasından etik olmasa da mutluluk duyuyorum. içlerindeki aşağılık kompleksi ile biz kentlileri sopalasın diye tuttukları adam kentlilerden yurtdışı seyahati&iyi bir otelde tatil gibi imkanları almış olsa da kendi kesiminden marketten yumurta alma hakkını aldı.

    bazı şeyleri bazı toplumlar aç kalmadan tüm onurları ezilmeden anlayamazlar gerçi bazen bunlar olsa da anlayamazlar

  • bu kadar para çıkmış, sen kalk aldığın arabanın, kuzenlerinin fotoğrafını falan koy. başka bir yere gitme. kesimhane açacakmış bir de vizyonuna sıçtığım. gezeyim, göreyim, kendimi geliştireyim demek yok.

    evet, bana amorti bile çıkmadı.

    tamam sakinim.

  • 2030'dan geldi ise şu anda da yaşıyor olması gereken kişi, şimdiki haliyle yan yana gelsin, inandırsın bizi, yalan detektörü manipüle edilebilen bir cihaz sonuçta.

  • sanirim bazi otobüslerde hangi düğmeden basıldıysa, sadece ona en yakın iniş kapısı açılıyor. böyle bir durumda bana yakın iniş kapısı açılsın diye, duracak ışığı yandığı halde dügmeye basıyorum.

  • ilk turda sana oy veren seçmenin de kararı ikinci turda seninle aynı olmak zorunda değil. bir de böyle düşün.

    t: sinan oğan açıklaması.

  • dün şehirden ve her şeyden uzak bir köy evinde orman manzarasına nazır oturuyordum. sobada çay demleniyordu. masada o günün gazetesi vardı. uzun zamandır yapmadığım "pazar gazetesi" okuma ritüelini gerçekleştireyim dedim. gazete kokusunu bile unutmuşum. alakalı olduğum her şeyden uzak bir şeyler okuma niyetiyle gazeteyi açtım gözüme çarpan ilk haber "ekşi sözlük yazarlarının favori filmi" oldu. gazeteyi fırlatıp ormana doğru koşmaya başladım.

  • bir kaç gün önce fikret orman basın toplantısında “come to besiktas” kampanyasından daha fazla ses getirecek bir proje geliştirdiklerini açıklamıştı. bu proje ile yurt dışında, özellikle doğu ülkelerinde reklam ve tanıtım yapılacağına dikkat çekmişti.

    bence, videolar amatör gibi gözükse bile, global futbolda reklam ve pr çalışmalarının çok çok önemli olduğu şu dönemde, beşiktaşın bu çalışması takdir edilesi. en azından bi yerden başlamak gerekiyordu. dünyaca ünlü zengin kulüpler pr çalışmalarına, sosyal medya kampanyalarına milyonlar harcıyorlar.

    çokça eleştiri de alsa doğru yoldalar, güzel şeyler yapıyorlar, hem ülkemiz hem de kulüp için.

  • dilimizdeki adi ile kucuk dunya hipotezi. 1967 yilinda sosyolog stenley milgram'in yaptigi bir dizi deneylerden sonra ortaya attigi bir varsayim. bu varsayima gore; "dunya uzerindeki herhangi iki insan, ortalama 6 halkali bir tanislar zinciri ile birbirine baglidir."

    peki milgram bu varsayima hangi deneylerden gecerek ulasti, milgram'dan sonra bu hipotezi dogrulamak icin yola cikan diger bilim adamlari hangi deneyler ile onu destekledi ya da bu hipotezi curutmek icin veriler buldu? bakalim;
    stenley milgram ilk olarak 1967 yilinda " psychology today" dergisinde "the small world problem" adinda bir makale yayimladi. bu makalede, diger meslektaslarina belirli matematiksel ve sosyolojik veriler dahilinde sosyal iliski zincirleri uzerine bir soru soruyor ve yazinin sonunu da kucuk bir ipucu ile noktalandiriyordu. milgram 1969 yilinda, yani makalenin ilk kez yayimlanmasindan tam 2 sene sonra kendi sorusunun cevabini yine ayni dergide bu hipotezin "teknik raporu" ve deneysel surecini de kapsayan baska bir yazi ile verdi.

    bu deneyin ilk basamaginda milgram once bir hedef ulasici belirleldi. hedef ulasici sosyologun harvard universitesinden bir ogrencisi idi ve boston'da ikamet ediyordu. daha sonra uzerinde yalnizca hedef ulasicinin adi bulunan 60 mektup hazirladi, mektuplarin tumunu kansas'taki "postaci" deneklere verdi ve bu mektuplari uzerinde adi yazan kisiye elden ele ulastirmalarini istedi. deneyin ilk basamaginin sonucu su sekildeydi;
    - gonderilen 60 mektuptan yalnizca 3 tanesi hedef ulasiciya ulasmistir.
    - mektuplardan bir tanesi 4 gun gibi kisa bir zamanda hedef ulasicinin eline gecmistir.
    - mektuplarin %5'i hedef ulasiciya "basarili" bir sekilde ulasmistir.

    deneyin ikinci basamaginda yine uzerinde yalnizca hedef ulasicinin adi bulunan 300 mektup kopya etti ve bu kez mektuplari amerika'nin cesitli eyaletlerinde(bu arada boston'in abd'nin dogu ucunda oldugu dusunulurse, milgram diger 300 mektubu ozellikle bati ve orta abd eyaletlerine dagitmayi tercih etmistir) yasayan ve hedef ulasici ile birebir iliskisi bulunmayan kisilere dagitti.
    uzerinde herhangi bir adres bulunmayan yalnizca alicisina ait tek bir isim bulunan bu mektuplarin sahiplerinden milgram'in beklentisi, kisilerin yalnizca elden ele, tanidiklari araciligi ile bu mektuplari hedef ulasiciya iletmeleriydi. deneyin ikinci basamagindaki sonuc; "gonderilen 300 mektuptan 60'i ortalama 6 basamaktan gecerek hedef aliciya ulasmistir". yani hedef aliciya ulasan bu mektuplar, mektubun ilk sahibinden hedef aliciya gelene kadar toplam 6 el degistirmistir.
    deneyin bu basarisi "alti ayrilik derecesi"(six degrees of seperation) teoreminin toplumsal sosyoloji literaturune girmesini saglamistir.

    milgram'dan yaklasik 30 kusur yil sonra baska bir sosyolog olan columbia universitesi ogretim gorevlisi duncan watts ve ekibi, milgram'in "kucuk dunya hipotezi"ni cesitli nedenlerle yeniden masaya yatirdi. bu nedenlerin en basinda da milgram deneylerinde kullandigi deneklerin cok sinirli sayida olduguna inanmasidir. watts, bu deneyin denek sayisini da arttirirken(hedefi en az 100 bin gondericidir) internetin de nimetlerinden yararlanmayi tercih etmistir. hali hazirda edindigi denekler arasinda sibirya'daki bir pizzacinin garsonu, cin'deki bir guzellik salonun manikurcusu ya da bir hava hostesi gibi ona gore "siradan" ancak yaptiklari meslekler icabi bir gun icerisinde bir ev kadinindan daha fazla kisi ile diyalog halinde olan kisiler tercih edilmistir.
    ducan watts da deneyinin ilk ayagini gectigimiz gunlerde tamamlamis. bu deney de oldukca sasirtici sonuclar barindiriyor. ornegin, e-postalardan biri avustralya'daki ilk elinden sibirya'daki hedef aliciya yalnizca 4 gunde ulasmis.