hesabın var mı? giriş yap

  • acun medya'da çalışan çok yakın bir arkadaşımdan aldığım bilgiye göre bundan sonra konseyde isim yazdıktan sonra çömleğe atış yapılacakmış, eğer isim yazılan kağıt çömleğe girmezse o oy geçersiz olacakmış :(

  • ekonominin en temel prensiplerinden birisi, sayılar üzerinden değil, oranlar üzerinden konuşmak gerekliliğidir.

    asgari ücret 2000 lira olursa bugün 1000 lira olan kira 1500 liraya çıkar, 40 liraya aldığın kıymanın fiyatı 60 lira olur derken alım gücü en iyi ihtimalle aynı kalır. amaçlanan şey alım gücünü arttırmak, yani 1.400 lira alan insan 2.000 lira vermek değil, 1.400 liranın değerini arttırmak olmalıdır.

  • kemerkoy termik santrali bolge icin onemli bir elektrik uretim merkezi. santraller yangin deprem gibi afetlerde ayakta kalacak sekilde tasarlaniyor ancak bu denli buyuk bir yanginda kullanilamaz hale gelecegi acik. oyle patlar boyle patlar milas haritadan silinir laflarina itibar etmeyiniz. santraller icinde hidrojen tanklari olur ve bu tanklar bosaltilip su ile dolduruldu ancak degirmen, konveyörler ve kömür alma sahalarinda ne kadar komur oldugu mechul. yangini daha da harlayacak olan bu kömür havzasidir. santralin icindeki degirmenlerde ve yanma odasi kanallarinda bulunan komurler yangini daha da siddetlendirecektir. bu santrale 22 km uzakta baska bir santral daha vardir mi burasi tam cam ormanlarinin icindedir, buraya kadar yurumesini tahmin bile etmek istemez kimse. suan butun guc santral etrafinda toplaniyor olasi bir gelme durumunda mudahale icin ancak havadan mudahale sart oglu sart. milas belediye baskani gunlerdir santral konusunda bas bas bagirip ucak istedi ancak herkes kör sagir dilsiz. suan santralin sahibi olan ictas firmasindan herhangi bir aciklama veya acil onlem planlarini acikladiklarino gormedim. anlik olarak ruzgar cok sert esmektedir. suan icin evrene ruzgarin yon degistirmesi konusunda pozitif enerji gondermekten baska care goremiyorum, keza ucak helikopter olaylarina girmeye gerek yok.

  • alkollu ya da alkolsuz içecek ısmarlayabileceğim yazarlardır...

    gruba dahil olan yazarlara not: hemen heyecanlanmayın lan... erkeğim ben de... olum sizin etrafınızda illa karılı kızlı ortam vardır... ben en son ilkokul beşinci sınıfta bulundum öyle bir ortamda... ortamdaysanız bir mesaj uzağınızdayım... bir mesajınız yeterli...

  • fikret kızılok’un hayatında kendisi açısından bir çok kilometre taşı vardır. galatasaray lisesi’nde okurken barış manço ve timur selçuk’un müziği keşfetme aşamasında kendisinin en büyük destekçileri olması gibi... ama herhalde en önemli olay aşık veysel ile karşılaşıp onunla tanışmadır. fikret kızılok henüz genç... bir plak çıkarmak ister. çıkaracağı plağa, büyük usta aşık veysel’den de eserler seçer.

    gazeteci arkadaşı arda uskan’ın aşık veysel ile röportaj yapacağını duyan fikret kızılok çok sevinir. albümüne koymak istediği şarkılar için aşık veysel’den izin almak ister. bunun için de ne yapar ne eder ekibe katılır. arda uskan ile birlikte atlar otobüse, veysel'in evine gider.

    veysel’in evi tam bir doğal köy evidir. odaya resmen inek girer, öyle bir yerde yaşar. çok etkileyici bir adamdır ve fikret kızılok daha ilk görüşte kendisinin sihrine kapılır. arda uskan aslında biraz önyargıyla gitmiştir. türk petrolleri ona para veriyormuş gibi laflar dolaşır bir de, ona da bozulur. iki-üç gece kalırlar evinde. fikret kızılok’un kendisine telif ücretini ödemek gibi bir niyeti vardır. şirketinden 250 lira almıştır, bu parayı teklif edecektir. ama utanır tabii. orada veysel'e çalar şarkılarını. sonra da "ben plakçımdan bu kadar alabildim, izin verirseniz bu parayı size vermek istiyorum” der. aşık veysel almaz parayı, "git, bununla gazoz iç" der. arda uskan’ın anlattığına göre fikret kızılok masum bir "müzikal bir hırsızlık” da yapmıştır. şöyle ki; veysel'in sazının perde sistemi, perde aralıkları çok önemlidir. veysel odadan çıktığında sazın telleriyle sapı arasına büyük bir kağıt koyup kurşun kalemle baştan aşağı çizip, o perde aralıklarını tek tek çıkarır. kızılok istanbul'a dönünce bunu kendi sazına uyarlar.

    fikret kızılok, asık veysel’in evinde birkaç gün misafir olduktan sonra geri döner. hemen albüm çalışmalarına başlar. albüm çıkar, büyük ilgi görür ve ‘altın plak’ ödülünü kazanır. kızılok, ödülü aldığı gibi hemen aşık veysel’in köyüne gider ve ödülü ona armağan eder. iki sanatçının anlamlı dostluğu daha da pekişir. kızılok belli zamanlarda fırsat buldukça ziyaret eder aşık veysel’i. hatta bir ziyaretinde kış çok ağır geçtiği için yollar kapanır ve 3 ay veysel’in evinde kalır.

    aşık veysel’in ölüm haberi geldiğinde fikret kızılok haliyle yıkılır. aşık veysel’in cenazesinde; “ustam öldü, toprak oldu. ustamın parmaklarına değen bu sazın da toprak olması gerekir. artık ona can veren parmaklar yok” der ve veysel'in mezarı başında sazını kırar. fikret kızılok, aşık veysel’siz geçen 28 yılda ondan öğrendiklerini müziği ile yaşatmaya ve anadolu’nun hazinelerini şehirli insanla buluşturmaya devam eder.

  • eskiden, internetin duz olduguna inanilan zamanlarda kullanicilarin a$malari durumunda bo$luga (/dev/null) du$ecekleri inanilan nokta..

    zaman (ve tabi teknoloji) ilerledikce, internetin aslinda yuvarlak oldugu ve sonunun olamayacagi inanci hakim geldi. bu sefer de, internetin bir okuzun boynuzlari uzerinde durdugu saniliyordu..

    bu okuzun bill gates oldugu cok sonradan anla$ildi.

  • şu hayatta kimseye çirkin diyecek kadar kötü olmayın amk, kendi halinde takılan bir kadın. kime ne zararı var da bu kadar kin ve nefret topluyor, ayıp.