hesabın var mı? giriş yap

  • ön edit: başlık buraya taşınmış, orjinal metni aşağıdaki gibi tutuyorum yine de:
    ------------------------------

    eti tarafından geliştirilen ve "eti vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş bisküvi" adı altında üretilecek olan bisküvi. 50 karakter sınırı nedeniyle başlık bu şekilde açıldı.

    ulaşılan bilgiye göre eskişehir'deki eti fabrikasında üretilecek olan bu bisküvi bir afet veya acil durum anında hızlıca üretilecek ve ihtiyaç duyulan bölgelere ulaştırılacak; afetzedelerin günlük vitamin ve mineral ihtiyaçlarının bir bölümünü karşılamalarına yardımcı olacak.

    işte o kutlu bisküvi

    para ile satılamayacak, üzerinde böyle bir ibaresi de var. dolayısıyla market raflarında olmayacak. ambalajı da sarı yapmışlar ben buradayım diyecek belli ki.

    yorumum: etinin bu hareketini çok beğendiğimi belirtmek istiyor; saygılarımı sunuyorum. yürüyedur aslanım.
    not: reklam almadım firmayla alakam yok.

  • o ne amk, böyle karakterler wordde yok kendisini tebrik ediyorum.

    mikrofonu at fontunu sat diyorum kendisine.

  • şaman adetlerinden biridir. aileler çocuklarının kısmeti açılsın diye yaparlar. bir şey olacağından değil de batıl inanç işte napacaksın.

  • -omaha beach sahnesinde kullanılan çıkarma gemilerinden bazıları gerçekten de 2. dünya savaşı'nda kullanılan gemilerdenmiş.

    -filmde çavuş horvath karakterini canlandıran tom sizemore o yıllarda uyuşuturucu bağımlılığı ile mücadele ediyormuş. steven spielberg kendisine her gün sette kan testi yapılacağını, eğer bir kez bile testten geçemezse kovulacağını ve oynadığı sahneleri başka bir aktörle yeniden çekeceğini söylemiş. o da bu durumu kabul ederek çekimlere başlamış.

    -çavuş horvath rolü ilk başta billy bob thornton'a teklif edilmiş. su fobisi olduğu için normandiya sahili sahnelerini çekmek istememiş ve rolü reddetmiş. daha sonra bu kez aynı rolü michael madsen'a teklif etmişler ama o da rolü arkadaşı tom sizemore'a paslamış.

    -steven spielberg, private ryan rolü için fazla şöhretli birini istemiyormuş. bu yüzden en son matt damon'da karar kılmışlar. 27 haziran 1997’de filmin çekimlerine başlanmış ve 24 temmuz 1998'de abd'de gösterime girmiş. ne var ki, saving private ryan gösterime girmeden bir kaç ay önce 23 mart 1998'de 70. oskar ödül töreninde matt damon, good will hunting filmi ile en iyi özgün senaryo ödülünü kazanınca spielberg'ün bu hayali suya düşmüş.

    -tom hanks'in canlandırdığı yüzbaşı miller rolü için ilk başta harrison ford ve mel gibson düşünülmüş.

    -omaha beach sahneleri 12 milyon usd'ye mâl olmuş. bu sahnelerde gerçek irlanda askerlerinin yanı sıra, uzuvlarını kaybeden amerikan askerlerinin olduğu sahnelerde 30 civarında ampüte insan kullanılmış.

    -su altı sahnelerinin çekimlerinde 40 litre sahte kan kullanılmış.

    -filmi izleyen birçok 2. dünya savaşı gazisi, saving private ryan'ın gördükleri en gerçekçi savaş tasviri olduğunu belirtmişler.

    -steven spielberg gerçekçiliği arttırmak için filmin renk doygunluğunu yüzde altmış oranında azaltmış.

    -omaha beach sahneleri empire dergisi tarafından "tüm zamanların en iyi savaş sahnesi" olarak seçilmiş.

    -film, quentin tarantino ve christopher nolan'ı çok etkilemiş. tarantino'nun 2009'da gösterime giren filmi inglourious basterds'a etkileri olmuş. nolan'da dunkirk'ü çekerken bazı sahnelerde spielberg'e danışmış.

    -matt damon hariç tüm ana aktörler, filmden önce zorlu bir ordu eğitimine tabii tutulmuş. böylece, filmde private ryan'ı aramaya pek de gönüllü olmayan askerlerin daha gerçekçi davranmaları sağlanmış.

    -tom hanks 2006 yılında, 2. dünya savaşı'nda görev yapanları onurlandırmaya olan bağlılığı nedeniye abd ordusunun ranger hall of fame listesine girmiştir. filmdeki rolü ve band of brothers dizisi yapımcılarından olması buna etken olmuştur.

    -ses efektlerinin filmde özel bir yeri var, bu yüzden gösterimler başlamadan önce sinema salonlarına ses seviyesini yüksek tutmaları talimatı verilmiş.

    -normandiya çıkarması sahneleri irlanda'nın wexford kasabasının curracloe bölgesinde çekilmiş.

    -filmin sonlarına doğru ortaya çıkan tiger tank gerçek bir tiger değilmiş. tiger'a benzemesi için modifiye edilen bir rus t-34 tankıymış.

    -o sıralarda pek de popüler bir aktör olmayan vin diesel, private caparzo rolü için 100.000 dolar almış.

    -private ryan rolü matt damon'dan önce edward norton'a teklif edilmiş ama american history x filmi için bu teklifi reddetmiş.

    -filmde duyulan silah sesleri, gerçekten de o dönemin silahları ile ateş edilip kaydedilmiş ve filme aktarılmış.

    -filmin başındaki çıkarma sahnelerinde askerlerin taşıdığı yedek mühimmatlar, metal çok ağır olacağından tahtadan yapılmış.

    -askeri tarihçi ve yazar stephen e. ambrose, filmin özel bir gösterimine davet edilmiş. açılış sahneleri onu o kadar etkilemiş ki ilk 20 dakikadan sonra dışarı çıkıp kendine gelmek istemiş. bir süre ara verilen gösterime, ambrose kendini iyi hissedince kaldığı yerden devam edilmiş.

    -yoğun şiddet içeren sahneler yüzünden film malezya'da yasaklanmış.

    -til schweiger, steamboat willie rolünü reddetmiş. bu rolü reddetse de yıllar sonra inglourious basterds'da bir alman subayı olarak karşımıza çıktı. (bkz: hugo stiglitz)

    -filmde matt damon'ın yaşlanmış halini sanki gerçekten oymuş gibi canlandıran harrison young 1944'te normandiya çıkarması yapılırken 14 yaşındaymış.

    -ekibin keskin nişancısı private jackson'ın, alman keskin nişancıyı öldürdüğü sahne vietnam savaşında savaşmış efsanevi abd deniz piyadesi carlos hathcock'un anısına çekilmiş.

    -filmde yüzbaşı miller m1a1 thompson çavuş horvath m1 karabina er reiben m1918a2 browning er jackson springfield m1903a4 caparzo, mellish ve upham da m1 garand silahlarını kullanıyor.

    -filmi izleyen amerikalı savaş gazilerinde travma sonrası stres bozukluğu görülmüş. abd ordusu gaziler departmanı gazilere psikolojik destek vermiş. ayrıca, gazilere destek için ücretsiz bir telefon yardım hattı hizmete sokulmuş.

    kaynak
    kaynak
    kaynak
    kaynak

  • #19904035'dan hareketle;

    bir lokma alır ve çiğnerken;

    - hmm 10 kilo mu bu kuzu?
    - evet 10-11 filan
    - 10 mu 11 mi?
    - tamam tamam 10
    - hmm üç kardeş bu kuzu
    - bravo valla.
    - çoban hep iyi davranmış bu kuzuya, bi de güneşli yerde otlamış belli.
    - ha evet numan iyi çocuktur. arazi de açık her taraf güneş doğru.
    - ama bazen de kötü davranmış. yazık:(
    - bak numan'ın yaptığına!
    - hmmm numan bilecikli galiba?
    - hagaden şaştım. bilecikli babası filan evet.
    - biraz da dalgın numan sanırım?
    - valla bilemiyorum ki, olabilir.
    - dalgın olmasa yaklaşan kurdu görürdü dimi ama.
    - ne kurdu?
    - bildiğin kurt işte koyun kuzu düşmanı.
    - e ne yapsın ki?
    - tüfekle havaya ateş etsin kaçar o kurt.
    - etsin tabi.
    - hmmm ama fişekler nemli.
    - ben ama vedat şaştım bey ya valla.

    tedbiren ek: yav böyle adamı sevmiyormuşuz gibi oldu sanki. iyi vedat milor iyi.

  • izmir'in ilçelerinden birine gitmiştim iş için, belediye binasında hesap işleri odasını arıyorum, baktım küçük bir odada bir kadın oturuyor, daldım odaya ve sordum kadına, kadın aniden panikle dışarı attı beni. meğer belediyenin hoparlörlerinden anons yapacakmış kadın, bütün ilçe benim "hesap işleri ne tarafta acabağağağğ" sesimle çınladı. ulusa seslendim lan resmen, keşke anlamlı bir şeyler söyleyebilseydim.