hesabın var mı? giriş yap

  • ön bilgi: bu dört sayılı entry'dir. ilk yazanlar yazdıklarını silerse diye peşinen yazıyorum.

    1. parti binası önünde cılız bir kalabalık "kaybetsen de seviyoruz." içerikli gösteri yapacaktır.
    2. akp merkezinin ışıkları erkenden sönecek ve herkes evine gidecektir.
    3. erdoğan aynı gece ankara'dan üsküdar'daki evine geçecektir.
    4. kısıklı'da da bir iki kişi sevgi gösterisi yapacaktır. ama uzatmadan onlar da evlerine dönecektir.
    5. sonra türkiye'de her şey çok güzel olacaktır.

  • 9 radar cezası ile gelemez.
    minimum 15 puandan, 135 puan eder ki 100 de ehliyet gidiyor. o gelen baska biridir.

    kimi yiyonuz ulan?

  • 2 yıl sonra edit: hiç bir şey bahane sayılmıyor evet. son 1 aydır ben de bu grup içerisindeyim. evet kötü hissediyorum. hayata pause tuşu istiyorum. kişisel meselelerini hallettikten sonra işe devam etmek istiyorum. neyse.
    düzeldim editi: 1 ayın farkını günde 15 saate yakın çıkararak telafı etmeye çalışıyorum. vicdanım rahat aslında, yaptığım işi kötü yapmadım, kişisel ciddi bi kaç problemden dolayı erteledim diyebilirim. memnuniyetsizlikleri de bi kaç güzellik yaparak telafı ettim. iyi bir çalışan oldum sözlük, mutluyum.

    son 6 - 7 aydır istisnasız her gün şu cümleyi kuruyorum. kodugumun memleketinde bir tane mı işini düzgün yapan adam olmaz?

    her gün bir şeylerle karşılaşmak zorundasın. otobüs şoförü mal taşır gibi otobüs kullanır, garson seni sikine takmadan siparişini alır eksik getirir, paketçi evdeki kızlara sulanır taciz eder, klimacı her defasında bir şeyleri yanlış yapmıştır.

    bu böyle uzar gider ve bu memlekette her şey bir yerden boka sarmaya devam eder.

    edit: işini düzgün yapmayan sadece yukarıdaki meslek grupları değil. yanlış anlamak istemiş yine işini iyi yapan çok şeker insanlar. yukarıda yazdıklarım 18 saat içinde yaşanan ufak şeyler. buraya her gün yazacak olsam geçen haftadan itibaren babamı öldürmeye çalışan bir doktor, bir yazilimciya verilen 3 aylık işin 10 günde tamamlanmasını bekleyen iş sahibi ( o da yazılımcı- en iyisi olduğunu iddia edenlerden-), her gün işyerine gelen ve kovulunca çıkarmakla tehdit eden gerizekalı bir mülk sahibi, dönerden kıl çıkınca sizin saçınız yok mu diyip para isteyen bir dönerci, imzasını satmak isteyen bir mühendis eklenebilir. ki bunlar hatırladıklarım.

  • üstedit: her şey bu konuşma ile başladı. @aydinlanayazan uyardı video eklememişim

    erdoğan'ın bugünkü kılıçdaroğlu'na yönelik imada bulunduğu "haysiyetsizdir, onursuzdur, şerefsizdir, haindir" açıklamalarına cevaben chp grup başkanvekili engin özkoç çok sert açıklamalar yapıyor. canlı yayın bitince link paylaşacağım. mecliste konuşuyor şu anda. "müslümanların ölümüne neden olan bop eş başkanı şerefsizdir, onursuzdur, haysiyetsizdir" diyor ve bu ithamlar tüm konuşma boyunca devam etti devam ediyor. engin özkoç'un ifadelerinden birkaçı:

    "şehitlere kelle diyen bir kişi haysiyetsizdir, şerefsizdir, onursuzdur, vatan hainidir."

    " etrafta şeytanlaştıracak insan arıyorşeytani planlar yapıyor! şeytan mı arıyorsun? şeytanın ta kendisi sensin! baş şeytan abd ile işbirliği yapıyorsun! ordumuz, idlib'de gereksiz yere duruyor biz evlatlarımıza sahip çıkacağız!"

    " şehit cenazeleri daha kalkmamış, şehit evlerinde haykırışlar dinmemiş, şehit haberleri gelmeye devam ediyor. haysiyetsizliğin, şeytanlığın, şerefsizliğin ve onursuzluğun resmini görüyor musunuz? türkiye'de şehitler gelirken, daha "başınız sağ olsun" demeyen, evlatları için "allah rahmet eylesin" demeyen kişi trump'a akıl vermiş de, putin'e akıl vermiş de, ekonomide şöyle yapmış da... o trump sana mektup gönderdi, aptal yerine geçecek lügatlar kullandı. sen o mektubu cebine aldın, trump'ın yanına gittin. sen atatürk'ten bahsediyorsun. atatürk kim, sen kimsin? atatürk türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşunun lideridir, sen türkiye cumhuriyeti'ni itibarsızlaştıran akp'nin genel başkanısın. atatürk eğer bugün olsaydı, ne o trump o mektubu yazmaya cesaret edebilirdi ne de türkiye'nin cumhurbaşkanı türkiye'yi bu duruma düşürürdü. atatürk bugün olsaydı, suriye'de ne mehtmetçiğimiz şehit olurdu ne de o saray'dan değil gelir meclis'ten bu mücadeleyi yürütürdü."

    edit: link

    edit 2: sözlerle ilgili engin özkoç hakkında soruşturma başlatılmış link

  • eliptik bisiklet, koşma, merdiven tırmanma ve pedal çevirme hareketlerinin birleşimi olan benzersiz bir antrenman aletidir.
    uzay bisikleti olarak da bilinir ve sanki havada yürüyormuşsun izlenimi verir. üç farklı antrenmanı birleştirir ve dizlerini , sırtını, kalçanı ve eklemlerini ekstra yük bindirmeden tüm kas gruplarını çalıştırmanı sağlar. ayak bileklerinde, dizlerinde, belinde, sırtında ve boyun bölgende herhangi bir sakatlığın ya da kronik ağrın varsa koşu bandı yerine eliptik bisiklet tercih et.

    genelde kardiyo antrenmanı yapmak için koşu bandını kullanıyorsan ama kilo vermen durduysa, eliptik bisiklet ile farklı kas gruplarını çalıştırarak vücudunu şaşırtabilirsin...
    tıpkı koşu bandında olduğu gibi eliptik bisiklette de gideceğin mesafe, hız ve antrenmanın yoğunluğu ayarlanabilir!

    eliptikte, ekstra kalori yakmak için hızı ve mesafesi önceden ayarlanmış hazır programlardan birini de kullanabilirsin. eğlenceli kısımlarından biri de, bazı modellerde geri geri pedal çevirebilmen. böylece bacaklarındaki küçük kas gruplarını dahi çalıştırabilirsin. eğer sen de çok efor sarf etmeden kalori yakmak istiyorsan, eliptik bisiklete bir şans ver...

    eliptik bisiklet kullanmanın püf noktaları!
    eliptik, sürmek oldukça kolaydır ancak kullanırken vücudunun doğru bir formda olması gerekir.
    • eliptik bisiklete binerken kesinlikle kambur durma!
    • üzerinde denge sağlamak için her iki kolunu birden tut!
    • başın dik, omuzların geride ve göğsün dışarıda olacak şekilde bisikleti sür!
    • üzerindeyken yüzün ayaklarına değil tam karşıya baksın!
    • vücut ağırlığını sadece kollara verme, pedalların ve kolların üzerinde eşit olarak dağılmalı!
    • eğer uzun zamandır kullanıyorsan, ellerini bırak. karın sıkılı, kalça geri ve topuk basarak kullan!

    hem kollarını hem de bacaklarını aktif olarak çalıştırdığı için ideal bir kardıyo antrenmanıdır . ağırlık antrenmanına geçmeden önce ısınmak için eliptik bisiklete binerek tüm vücudunu ısıtabilir ve antrenmana hazırlayabilirsin...

    eliptik bisiklet kaç kalori yaktırır?
    spor yaparken yaktığın kalori, kilonua bağlı olarak değişir. eliptik bisiklet ile 1 saatte 770 kaloriye kadar yakabilirsin. koşu bandında 20 dakikada yaktığın kaloriyi, eliptik bisiklette 30 dakikada yakarsın ama eliptik bisiklette yaktığın kaloriyi, daha az efor harcayarak yakarsın.
    eliptik bisiklet, çok fazla yormadan spor yapmaya olanak verdiği içi hamile kadınlar için de ideal bir kardıyo antrenmanıdır!

    koşu bandı mı eliptik bisiklet mi?

    çok yönlü bir spor aleti olan koşu bandında düşük tempoda yürüyerek hafif bir antrenman yapabilir ya da belli bir hızda ve eğimli zeminde tempolu yürüyerek yağ kaybını hızlandırabilirsin.
    kardiyo antrenmanı yapmak için her yaşa ve fitness seviyesine uygun bir fitness aletidir. tüm kas gruplarını çalıştırırken, kemik yoğunluğunu da artırır.

    koşu bandı kaç kalori yaktırır?
    koşu bandında 1 saatte 866 kalori yakabilirsin. harcayacağın kalori, kilona ve hızınıza bağlı olarak değişkenlik gösterir

    koşu bandının püf noktaları!
    yürümek ve koşmak, eklemlerine ve kemiklerine eliptik bisiklette olduğundan daha fazla yük bindirir. günümüz teknolojisi ile üretilen koşu bantları, adımlarının basıncını hafifleten darbe emici özelliğe sahip. bu yüzden açık havada yürüdüğünde ya da koştuğunda, eklemlerin koşu bandına göre daha fazla etkilenir! tüm koşu bantlarında hızı ve eğimi değiştirebileceğin ayarlar mevcut.çoğu koşu bandında süresi, mesafesi, hızı ve eğimi önceden hazırlanmış, kişiye özel fitness programları da var.
    bu şekilde antrenmanın yoğunluğunu kendi hedeflerine göre ayarlayabilir ve koşu bandından maksimum verim elde edersin.

    eğer herhangi bir sakatlığın ya da rahatsızlığın varsa, koşu bandı ya da eliptik bisiklet kullanmadan önce, doktoruna danış ve hangi makineyi seviyorsun, niye kullanıyorsun, beklentin ne, bunları kendine sorarak tercihini yapabilirsin.

    debe editi: (bkz: debauchee)
    isimli yazarın hamilelikte eliptik kullanımı uyarısı üzerine:
    hamilelik sırasında ekstra ağırlık ve kilonun eşit olmayan dağılımı ağırlık merkezini değiştirir. ekstra ağırlık aynı zamanda bel ve pelvik bölgedeki eklem ve kaslara baskı uygular ve dengenizi kaybetmenizi kolaylaştırır. hamilelik esnasında üretilen hormonlar, eklemlerin gerilmesine bağlı olarak yaralanma riskini artırır.
    hamileyken koşu bandı yerine eliptik bisiklet tercih edilse de, düzenli spor geçmişiniz yoksa tercih etmeyin. onun yerine yürüyüşü spor rutininiz haline getirebilirsiniz.
    hamileyken eliptik bisiklet kullanmayı istiyorsanız doktorunuza danışarak sertifikalı bir eğitmen gözetiminde yapmanızda yarar var.

    2. edit: (bkz: dodiyez355) isimli yazarın uyarısı üzerine yazının sonuna koşu bandı ve eliptik karşılaştırılması eklendi.

  • allah görevde yer alan askerleri korurken, bireysel çıkarları ve beceriksiz politikaları yüzünden bu gereksiz savaşa bizi sokan tüm siyasilerin de başına gökten kurşunlar yağdırsın.

    amin.

  • aşık olmaktan daha güzeldir. en azından ayılana kadar... çünkü sarhoşken herkesi çok seversin. en azından ben severim...

    imza: yeni yılı ailesinin evinde içerek geçiren ve babası tarafından "sarhoş" diye alay edilen 29 yaşındaki ezik. o kadar ezik ki anası babası içki alıyor içsin de keyfi yerine gelsin diye. asjklxf. neyse, içeyim bari.

  • geçen sene işten çıkarıldım. tamamen haksız sebeplerden. bu yüzden davayı zaten kazandım.

    neyse efendim, kıdem ve ihbar ile yaşayabildim iş buluncaya kadarki 3 ayda. kaldı ki bekar ve birikmişi de olan biriydim. borcum yoktu.

    çünkü işsizlik maaşı, aldığım maaşın 1/4'ü bile etmiyor. sadece ihbar tazminatımı alsam, muhtemelen 2. ay itibariyle birikimden yemeye başlayıp, işsizliğim uzasa bildiğin sokakta kalacaktım.

    şimdi sorarım, türkiye gibi işyerlerinde adaletsizliklerin, mobbing'lerin kol gezdiği bir ülkede, işçinin alabileceği tek güvenceyi kaldırmak, elli tane şarta bağlamak akıl karı mıdır?

    parti bağımsız düşünün. yarın bu kişi siz de olabilirsiniz. işte bu akp'nin saçma ekonomi politikalarında artık geldiği son noktadır. maaşın %50'sinden fazlası vergilere giderken, devleti, ülkeyi daha ne kadar vatandaş ayakta tutacak? ekonomi politikası hiç olmayacak mı bu ülkenin?