ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ilk kez her şey dahil otele gideceklere tavsiye
-
şezlong kapılan tarzda otellerde takılmayın...
ayasofya
-
6. yüzyılda inşaa edildiği vakit en büyük kilise olan yapı. kubbesi o kadar geniştir ki, birkaç kere çökmüştür. ayasofya’nın kendisi ise 3 kere inşa edilmiştir. antik dönemden kalan en iyi kalan büyük yapılardan biridir( inşaası 537 yılında bitmiştir).
1453’te camiye dönüştürüldüğünde, kuşkusuzki tarihin en güzel camilerinden biri olmuştur. zaten bunu osmanlı mimarisindeki etkisinden de anlayabilirsiniz. klasik osmanlı mimarisinin temelinde ayasofya vardır: küçük kubbelerin büyük devasa bir kubbeyi desteklediği camiler.
camiye dönüştürüldüğünde içindeki mozaiklere dokunulmamıştır bile. mozaiklerin üstü 18.inci yüzyıldan sonra kapatılmıştır.
ayasofya herhangi bir dine ait olmak için fazla güzel bir yapı. istanbul, “city of world’s desire” olarak bilinir. ayasofya da istanbul’un kalbidir. ayasofya’nın müzeye çevrilmesi olabilecek en doğru karardı. böylece sembolik gücü bu kadar yüksek olan bir yapı sadece müslümanların veya ortodoksların mirası değil bütün insanlığın mirası haline geldi.
ama ben bunları neden anlatıyorum ki ? tarihin, sanatın bir değeri mi kaldı ki ? ahh...
güneşi yakanların selamı
-
bir funhouse fonunda bir ilhan berk bir fireworks night..bir zevk duyulmaz oldu evet.. ugultu :
bir zevk duyulmaz oldu, buranın rüzgârlarından
hayat soldu bir günün enginlerinde yine.
selâm! sonsuzların yorgun gönüllerine
selâm: güneşi içeren çocukların diyarından!...
bir ateş yakalım ki geçmesin hatta bir an
ve sussun kurtlar, kuşlar bir gök gürültüsüyle;
bir ateş yakalım ki, tutuşsun gökler bile
ve güneş içilsin o gün, kızıl çanaklardan!...
varsın eskisin sesim kaybetsin ahengini
geceler kıskanmasın aydınlığa süsünü.
donatsın sonsuzluklar gibi gurubun rengini
söylesin ve uzaklar baharın türküsünü...
neler, neler beklenmez nihayetsiz bir yerden
güneşi içelim mor şafaklar gecesinden.
selâm! sonsuzluklara, hasretli gönüllerden,
selâm, güneşi, göğü yakanlar bahçesinde!...
güneşi yakanların selamı
örgüt adına üstlenme diyalogları
-
-alo hamiyet gazetesi mi?
-evet.
-bugünkü patlamayı biz gerçekleştirdik.
-siz kimsiniz kardeşim?
-tdk-pçtk-acil yol
-mtk'dan ayrılanlar mı?
-hayır hayır. biz stk'dan ayrılıp, mkyk'yı kurmuştuk.
-ha evet. iyi ama sonra o örgüt kendini feshedip bldk-mnh'yi kurmuştu.
-tamam. sonra o ikiye bölündü.
-tamam onu da biliyorum tdö-kt yurtdışına çıktı, eylemlerine orada devam etti.
-tamam işte. biz de öteki örgütüz.
-olur mu kardeşim? öteki örgütün ismi tdk-pçhk.
-ilk başta öyleydi. sonra örgüt yöneticisi bir grup tasfiye edilince bu ismi aldı.
-iyi ama tasfiye edilen örgüt yönetici kendi örgütünü kurdu, aynı isimle. ayrıca sizin isminize de ambargo koymuş. üzgünüm sizin isminizde bir örgüt olamıyor.
-ne demek kardeşim olamıyor?
-sizinkinin de isimi hakkını almış, bilgisayara baktım bu arada.
-vay ibne.
ilişkide erkek kızdan en az 15 yaş büyük olmalı
che denen eşkıya benim gencimin yakasında olamaz
-
"sen kimsin ki senin gencin oluyoruz?" şeklinde cevap verilebilecek beyan.
debe edit: (bkz: akülü tekerlekli sandalye)
az kişinin bindiği süper arabalar
-
el arabası.
en fazla 1 kişi binebiliyor. taş çatlasa 2..
cengiz ve kalyon'un borcunun 2043'e ertelenmesi
-
babamın ufak bir şirketi vardı, vergisini ve çalışanlarının sigortaları düzenli ödeyip kimsenin hakkına girmezdi. bir zaman sonra işleri bozuldu ticaret sonuçta neyse baya vergi ve çalışan sigorta borcu birikti. onları toparlayım derken yorgun düştü yüreği ve çok erken kaybettik güzel yürekli babamı. sevgili devletimiz 1 dul 3 yetim kız çocuğundan 1 gün bile ertelemeden aldı bütün borcu, hepsini ödedik bitti şükür herşeyin üstesinden geldik. söyleceklerim bu kadar...