hesabın var mı? giriş yap

  • şimdiii bi kaç gün önce bu başlığa gene denk gelip, neyse yazma demiştim, debe'de tekrardan denk gelince yazmaya karar verdim.
    yaklaşık 7-8 ay öncesine kadar sektörün en içindeki adamdım.
    çok iyi firmaların hem üretim departmanlarında hem kalite departmanlarında hem de arge departmanlarında uzun süreli bir geçmişim var.
    bu durum yaklaşık 2 sene kadar öncesine göre çok mantıksızdı çünkü markalar kendi ürünlerine (markalarına zarar gelmemesi adına ve müşterileri kendilerine bağlama adınasadık müşteri oluşturma ve güvenli marka yaratma stratejisi adına) çok önem verirler ve çok titiz davranırlardı(büyük markalardan bahsediyorum).
    paranın para olduğu zamanda ufak bir reçetesel hata sebebiyle 3 milyonluk ve 10milyonluk ürünleri rework yaptığımızı bilirim ki bu durum markaların kendi ürünlerine ne kadar çok değer verdiklerini gösteriyordur.

    fakat sektörde de enflasyon çok can yakmaya başladı. eskiden fason üretim yapmayan fabrikalar bile verimli çalışma oranlarını arttırmak ve hatlarının boş kalmaması için bu işlere girmeye başladılar.
    fason üretim : kendi fabrikanda başka markaya üretim yapmak.
    böyle olunca iyi fabrikalarda fason üretimler yapılmaya başlandı.
    biraz daha zaman geçince fason üretilen ürünlerin maliyetleri bi tık altta olduğu için satış miktarları arttı ve kaliteleri düşmedi.
    biraz daha zaman geçince fabrikalar bu fason üretimden pay almak için(çünkü ayakta kalmaya çalışıyorlar) sıraya girdiler.
    bunu fırsat bilen fason üretim yaptıran firmalar da tabii ki fiyat kırmaya başladılar. fabrikaların kar oranları düştü ama en azından işçilik maliyetleri hatları boş kalmadığı için daha makul seviyeye geldi.

    tabii bu fason üretimin şartları var. hem fabrikanın kalite biriminden kalite oluru alıyorlar(sanmayın ki her insan bu işi boş veriyor, bu işi hakkıyla yapan sektörde çok değerli insanlar var ve yasa dışı bir şeyin olmasına o fabrikadan maaş alıyorlar diye izin verecek değiller. baktılar artık olmuyor, baskı çok fazla, en kötü sektörü bırakıyorlar benim gibi), hem de fason üretimi yaptıran firmalar da üretim esnasında ve herhangi bilinmeyen bir zamanda fabrikaya denetçi gönderip üretimi ve genel akışı denetliyorlar ve puanlama yapıyorlar.
    uygun olmayan durumlarda o fabrikada katiyen üretim yaptırmıyorlar.
    ve evet kendilerine ait reçeteleri var ve çoğu zaman kaliteli reçete içeriklerine sahipler.
    o yüzden 2 farklı bölgeden denetimden geçen bir ürünün daha uygun fiyata alınabilmesi nereden bakarsanız bakın tüketicinin lehinedir.
    hijyenik ve kurallara uygun üretilmiş olma ihtimali daha yüksektir.
    ytd.

  • 13 kasım 1985'de patlayan nevado del ruiz yanardağının lavları ve yıkıntılar arasında kalan, 55 saatlik kurtarma operasyonuna rağmen kangren ve hipotermi nedeniyle ölen küçük kız. yaşadığı korkunç şok ve acıya rağmen sakin kalabilen, ama çaresizlik içinde bakan gözleri insanın kalbini delen küçük kız...

    http://en.wikipedia.org/wiki/omayra_sánchez

  • türkiye'de seçilemez çünkü:

    -ayı değil
    -eğitimsiz değil
    -cahil değil
    -kibirli değil
    -diktacı değil
    -"ben ben ve bennn"cil değil
    -sataşmacı, kavgacı değil
    -nabza göre şerbetçi değil
    -yalancı değil

  • bu dizi, şu an yayında olan bütün dizilerin nüvesi gibidir. olası ve izlediğiniz senaryoların hepsini bu dizi içinde bulabilirsiniz.

    türkiye diziciliğinin ana özelliklerinden biri; ana karakterlerin yaşamda sert-keskin diye nitelendirdiğimiz deneyimleri ard arda yaşamasıdır. insanlar bir yıl içinde 1 kan kanseri, 2 major depresyon atağı, 3 hafıza kaybı, 4 çocuk kaçırma, 5 trafik kazası, 6 silahlı yaralanma, 7 enfarktüs geçirir ama bana mısın demez. bütün bunlar olurken evlenirler, yeni doğacaklara gebe kalırlar, evlerine yeni mobilya alırlar. ne olursun olsun orada hayat her zamanki gibi devam eder.

    böyle mi olacaktı bunun önünü açmış ve bu vizyonu yerleştirmiş olan dizidir. bu dizide oynayan istisnasız her kadın karakter bir kez olsun tecavüze uğramış, bundan dolayı şantaj görmüş, çocuklarıyla birlikte bir kez olsun junkie olmuş, eşleri kaçırılmış, anneleri yanarak ölmüştür. sevgililerden biri yarışçı olduğundan trafik kazalarının haddi hesabı yoktur. sakatlanma ve sonra hayata tekrar bağlanma ilk kez bu diziyle devreye sokulmuştur.

    çok sempati beslerdik bu diziye. en son cast torunlar üstünden dönüyordu. bir nesil büyüttü böyle mi olacaktı kendi içinde, hepsini de feleğin çemberinden geçirdi durdu.