ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çankaya sapığının solcu çıkması
-
iq'su ayakkabı numarasını geçemeyenler tarafından kendi türdeşlerinin pisliklerini önemsizleştirmek için öne sürülmüş bir iddiadır.
yahu anlamadım şimdi ben. bu adam solcu mu değil mi bilmiyorum ama temsil kabiliyeti nedir? bir dernek/sivil kuruluş başkanı sözcüsü falan mıdır? millete ahlakçılık mı taslıyormuş? kendisi gibi olmayanları ahlaksızlıkla mı itham ediyormuş? "en ahlaklı biziz" mi diyormuş. pisliği ortaya çıkınca solcular bu adamı savunmuş mu? "solculuk düşmanları iftira atıyürrr!!!" diye ortalığı velveleye mi vermişler?
4 mayıs 2022 istanbul valiliği basın açıklaması
-
ülkenin en önemli şehrine nüfusunun %10'u kadar ne idüğü belirsizi doldurmuşlar üstelik "yasal olarak"... siz daha çok beklersiniz kiraların düşmesini, ev fiyatlarının ucuzlamasını vs. bir de gururla duyuruyorlar bunu.
(bkz: türkiye'nin it kopuğun toplanma merkezine dönmesi)
sevilen çizgi filmin en vurucu cümlesi
-
8 yaşındaysaniz ve aşıksaniz hayat gerçekten çok güzel
bugüne kadar yenilmiş en boşu boşuna trafik cezası
-
bir gün beykoz'da hatalı park yüzünden aracım çekilmişti. çekilen otoparktan aracı teslim aldıktan sonra semte yabancı olmamdan dolayı benim gibi ceza yiyen diğer araçları otopark çıkışında takip etmeye başladım. 3-4 araç artarda 100 metre gittik gitmedik trafik polisi çevirdi konvoyu. meğer o gittiğimiz yol ters yönmüş. tekrar ceza yedik.
misanthropy
-
insanlıktan beklentilerini yüksek tutup da karşılık alamayan insanların düşmek zorunda kaldıkları durumdur. hastalık mıdır? bence asla... zira o insanların her boku yemesi normal, o boku yiyenlere nefret edilmesi anormal olamaz. insanız biz insan, aklımızla, bilincimizle böbürlenmeyi severiz, ama gerçekten kullanıyormuyuz onları? her şeyi geçtim, doğa, diğer canlılar ve insan ilişkilerine bakmak insan olduğumuz için utanmamız için yetiyor. bir kürk için bir hayvanı diri diri soyan, ormanları mahvedip yerinde rezidanslar inşa eden, dünyanın başına açmadığı oyun kalmayan bir canlıyla aynı biyolojik türden olmak gerçekten utançverici. ancak mesela ben öyle agresif bir mizantrop değilimdir. insanları severim ve onları doktora ihtiyacı olan hasta olarak görürüm. genel anlamda optimist bir insanım ve demek istediğim de şu ki, mizantrop olan her insan sorunlu, ergen, insanlara nefret eden insan değildir. nefret etmesine eder, ama bazıları içten içe insanları sever, sevmek ister, çabalar. mizantrop insanlara ihtiyacımız var bence. en azından aşırı kibirli insanları susturmak için.
başarı hikayelerindeki zaman atlamaları
-
"istanbul'a/ avrupa'ya/ amerika'ya gittiğimde cebimde çok az param vardı, 3/5 yıl sonra kendi şirketimi kurdum" şeklinde özetlenebilecek başarı hikayelerindeki 3/5 yıllık zaman diliminin açıklanmadan geçiverilmesi durumudur.
siz hikayeyi heyecanla okumaya başlarsınız... kahramanımız son derece zor durumdadır, açlıktan nefesi kokmaktadır ama maceracıdır. risk alıp hepimizin aklından geçen ama çoğumuzun cesaret edemeyeceği şeyi yapıp büyük şehirlere göçer. çalıştığı yerdeki koltukta uyuyarak günlerini geçirirken her ne olmuşsa artık, çoğu zaman yabancı dil vs. bile bilmeyen arkadaşımız 3-5 yıl sonra milyoner bir patrona dönüşür. ve siz bir okuyucu olarak aradaki bağlantıyı bir türlü kuramazsınız.
sevgili başarı öyküsü sahipleri... eğer utanılacak bir şey yapmadıysanız nasıl milyoner olduğunuza dair biraz daha detay verin. ipini koparıp gelen ve sizin yolunuzdan gidip size rakip olacak olanlardan korksanız da detay verin, zira okuyanlar aradaki boşlukları şu şekillerde doldurma eğiliminde olabiliyor;
"amerika'ya gittiğimde üzerimde sadece donum vardı. iş bulmak için her kapıyı çaldım. bir restoranın kapısından girdim ve bana temizlik işi olduğu söylendi. alışık olmadığım halde 'temizledim'. sonra çok güzel temizliyorum diye başka temizlik işleri de verdiler. ünüm yayılmaya başlayınca terfi ettim ve kendi restoranımı açtım. ama hala arada özel temizlikler yaptığım olur."
"avrupa'ya gittiğimde tek özelliğim çat pat konuştuğum ingilizce'nin yanında bir de türkçe konuşuyor olmamdı. kalacak yerim yokken sokakta yatmamak için eskiden öğrendiğim bir numara ile bir dükkanın kapısını açıp içeri sızdım. öğrenmek her kapıyı açıyormuş gerçekten dedim ve bol bol kapı açtım. şimdi bir otelim ve otelimde yönettiğim kendime ait kapılarım var."
ankara'ya her kar yağdığında kolu sızlayan adam
-
ulan hepsini okudum ya, vay babayın kemüğüne. okumayanlar için özet geçiyorum.
şimdi eleman bir kızı sevmiş, sonra başka şehire üniversite okumaya gitmiş bu çemçük, sonra komşusunun kızını kafa kıyakken düdüklemiş, ondan sonra da sevdiği kız bunu duymuş ve elemanı terk etmiş.
içki bütün kötülüklerin anasıdır, kaldıramıyorsan içmeyeceksin hacı.
uludağ'daki aşırı ucuz restoran
-
yukardaki elemanın roma'ya gitmediği ne kadar da belli.roma'nın en lüks yerine gitseniz bile bir dilim pizza 15-20 euro değildir.
game of thrones
-
--oldukça spoiler--
red wedding'in baş mimarları olan walder frey, tywin lannister ve roose bolton...
-robb arbaletle vurulmuştu. (mother deyişi hala kulaklarımda çınlar.)
-robb'un müstakbel eşi karnından bıçaklanmıştı.
-catelyn stark'ın boğazı kesilmişti.
(bkz: what goes around comes around)
-tywin oğlu tarafından arbaletle vuruldu.
-roose bolton, piç oğlu tarafından karnından bıçaklanarak can verdi.
-walder frey'in ise arya tarafından boğazı kesildi.
edit: robb the young wolf'un ölümü ile ilgili düzeltme için frosties adlı yazara teşekkürler.
--oldukça spoiler--
yarra yering
-
- icki alir miydiniz?
- tabi.. yarra yering..
- mukemmel bir secim efendim.. yaninda da amcik hosafi alir miydiniz?
- buyur?
- terbiyesizin evladi.. itoluit..
beşiktaş
-
adamlar son maça namalup, lider girip yine bir şekilde 3. olmayı başardı.
whiplash (film)
-
rocky'nin davullu olanı.