ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
13 yıllık nişanlının yüzüğü atması
-
senin nişan dediğinle bizim nişan dediğimiz aynı şey olmayabilir. sen neye nişan diyorsun?
milletvekilleri geçinemiyor
-
üç öğün çay ve simit yerlerse "fazlasıyla" geçinebilirler.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
3. dünya savaşı, şizofrenik bir kasımpaşalının kendini ortadoğunun padişahı sanmasıyla başladı
yeni başlayanlar için yemek yapmak
-
eğer sütlü tatlı yapacaksanız,
9 ölçü süt,
1 ölçü şeker,
1 ölçü nişasta.. * * bu malzemeleri bir araya getirip kaynattığınızda muhallebi yapmış olursunuz.
eğer bu karışımın içine;
damla sakızı katarsanız damla --------------------------------------->sakızlı muhallebi,
pirinç atarsanız---------------------------------------------------------->sütlaç,
file badem katarsanız ------------------------------------------------->keşkül,
elinizle lifleyip sütle ezdiginiz tavuk gögsünü katarsanız------> tavuk gögsü,
tavuk gögsü tatlısını da tepsiye yayıp altını yakarsanız---------->kazandibi olur.
gramaj olayına gleince.. eğer bir yemekte ölçü ibaresi kullanılıyorsa o şu demektir:
örneğin 9 kamyon süt, 1 kamyon şeker, 1 kamyon nişasta gibi.. ya da 9 teneke süt, 1 teneke şeker, 1 teneke nişasta vs vs..
artık bütün sütlü tatlıları yapıyorsunuz..
karabekir'in torunundan 15 temmuz tepkisi
-
gündem editi: öncelikle şunu bilmek gerekir ki, kazım karabekir paşa olmasa idi ne doğu anadoluda türk varlığı ne de türkiyenin türk dünyası ile bağı kalırdı. ancak en önemlisi türkiye cumhuriyeti var olmayabilirdi. tarihimizde bu kadar müstesna bir rolü olan adamı bazı şeylere alet etmek, rolünü küçültmeye çalışmak, silah arkadaşı atatürk'e karşı kullanmaya çalışmak, ailesinin ve kendisinin aziz hatırasını suistimal etmek en hafif tabiri ile terbiyesizlik en ağır tabiri ile hainlik ve kansızlıktır.
***
bir klasik daha. kazım karabekir belediyesi'nin paşayı anma töreninde söz alan bakan, kazım karabekir paşayı andığı konuşmasını bir şekilde 15 temmuza bağladı. bunun üzerine söz alan torunu ferhan ayasbeyoğlu "bugün 15 temmuz hakkında konuşmamanızı rica ediyorum. yarın, öbür gün istediğinizi yapın ama lütfen buna alet etmeyin. böyle bir konuşma yapılması benim kanıma dokunuyor" deyince yer yerinden oynamış adamı adeta linç edip salondan kovuyorlar.
oraya insanlar kazım karabekir için toplanmışlar. türkiye'de neredeyse her toplantıda olduğu gibi mevzudan kenara çıkıp konuşma ayrı bir rezalet olmakla beraber çevre ve şehircilik bakanının tarihi birikimi olmadan sırf siyasi gündemle orada konuşması ayrı bir pot kırmadır. ayrıca orada bulunan şakşakçıların kazım karabekirin torununu kovması ise sadece türkiyede olabilecek bir olay. kızı timsal hanıma bunu yapsalar timsal hanım oracıkta hepsini yerine oturturdu diye düşünüyorum.
oda tv haberi
yandaş medya başlıklı haber
8 aralık 2022 misvak paylaşımı
-
ya bi güruhun her hareketi, her sözü bu kadar iğrenç ve itici olabilir mi sorusunun cevabıdır.
görsel
orania
-
güney afrika’nın ırk meselesi son derece girift, ülkedeki suç oranı ve temsil sorunu pek çok farklı açılardan ele alınıyor uzun süredir.
ülkeye dair en çarpıcı detaylardan biri ırklar arasındaki ayrım:
güney afrika’daki ortalama yaşam süresi, 2015 yılında cia tarafından tahmin edilene göre 62 yıl
güney afrika ırk ilişkileri bürosunun 2009 yılında yayınladığı rapor ise ırklar arasındaki uçurumu gözler önüne seriyor: beyaz güney afrikalıların ortalama yaşam süresi 71 yılken, siyah güney afrikalıların yaşam süresi 48 yıl.
ülkedeki bu uçurum yaşam alanlarında da kendini gösteriyor. bunlardan en ilginci ise dışa kapalılık konusunda bir sembol olan orania.
ülkedeki ırk ayrımcılığı çok uzun geçmişe sahip ancak orania bambaşka bir notkada duruyor.
zira 1990 yılında 40 beyaz ailenin araziyi 585.000 dolara orania yönetim hizmetleri adıyla almasıyla orania’nın kaderi değişiyor. satın alanlar arasında eski güney afrika başbakanı hendrik verwoerd’in damadı carel boshoff da bulunuyor.
ilk 13 kişi nisan 1991’de taşınıyor. ve taşındıkları ay, bölgeye yakın bir yerde yaşayan siyah aileler, başka yerlerde ev sağlanarak, taşınmaya zorlanıyor. böylece orania “beyaz” bir yer oluyor.
ağustos 1991’de 2300 hektarlık bir arazi daha satın alınarak orania’ya katılıyor.
1992’de orania belediye meclisi kuruluyor.
1995 yılında nelson mandela bölgeyi ziyaret ediyor, vefat eden eski başbakan verwoerd’in eşiyle çay içiyor. 1996’da orania’da yaşayanların sayısı 200 oluyor.
2000 yılında bölge hükûmeti orani’nın belediye meclisinin lağvedilmesi yönünde karar alıyor. elbette ki oranialılar buna itiraz ediyor ve hükûmetle yapılan görüşmeler sonucunda bir anlaşmaya varılana kadar orania’nın “belediye” statüsünün korunmasına karar veriliyor.
2001’de bölgede yaşayanların sayısı 519’a yükseliyor. başlangıçta son derece harap halde olan evler ve ekonomik kalkınma yaratamadığı için işsizlik sorunu olan bölge aradan geçen on yılın ardından iki okula, özel bir hastaneye, huzurevine, lüks spası olan bir otele ve gelişen bir tarım sektörüne sahip oluyor.
2004’te ora isimli kendi paralarını kullanmaya başlıyorlar.
bir on yılın ardından bölge bir etkinlik parkı, alışveriş merkezi ve 100'den fazla işletmeye ev sahipliği yapıyor.
2018’de orania’nın nüfusu 1602’ye çıkıyor.
polis kuvvetlerinin ve bir hapishanenin olmadığı orania’da sorunlar bölge içinde hallediliyor. gönüllü ekipler sınırları “koruyor.”
her ne kadar kağıt üzerinde herkese açık olsa da orania’ya kabul edilmek için komitenin önüne çıkıyorlar. “herkese açık” olan komünitede melez ya da siyahi yaşamıyor.
elbette orania’yı terk edenler de var, 1991 ila 2004 yılları arasında “fiziksel ve sosyal baskı” sebebiyle 250 kişinin şehri terk ettiği belirtiliyor.
orania’nın hakları güney afrika anayasasındaki kendi kaderini tayin etmeye dayanan bir madde ile korunuyor.
kaynak ve ileri okuma: (https://en.wikipedia.org/…iki/orania,_northern_cape)
spotify
-
arkadaşlar buraya yazıyorsunuz ama kimse merak etmiyor 2019 wrapped listenizi. ben söyleyeyim de, üstüme kalmasın.
19 ekim 2021 taksi plakası sahibinin şoför olması
-
bülent ersoy'un taksi süreceği günleri de görecekmiş istanbul dediğim güzel haber.
yarın akp genel başkanı bir khk ile yasayı değiştirir, malum bir çok milletvekili şoför koltuğuna geçerse mecliste el kaldıran kimse kalmaz.
hayata dair gülümseten detaylar
-
bakırköy'de poliklinikte çalıştığım yıllar. eşimin poliklinik koridorun sonunda. aramızda 3 oda var. zemin kattayız. o dönem sigara yasakları yok ama küçücük odada saatlerce kalmaktan bunalıp arada sigara içmek için pencereden dışarı çıkıyorum. çıkınca da belki hastası yoktur, birlikte tüttürürüz diye onun odanın penceresinin önüne gidiyorum.
o gün kenardan baktığımda manzara şu:
bizim kantinin kedisi girmiş, çömez asistanların arada muayene öğrenmek için gelip oturduğu kenardaki sandalyeye kurulmuş. tüm dikkatiyle hastayı dinliyor. hasta da - artık şaşkınlıktan mı başka bir şeyden mi bilmiyorum - eşime değil kediye bakarak şikayetlerini anlatıyor.
gel de bu kediyi ve bu hastayı sevme, gel de gülümseme şimdi.