ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çalışılan sektörün bir sırrını bırakmak
-
sayfiye yerlerinde veya kırsalda müstakil ev yapan yap-satçı müteahhitler satış yaparken size müteahhit olduğunu söylemezler. yapımının tamamlanmaya yakın içine iki eşya atıp yaşamaya başlarlar, ilana sahibinden diye çıkarlar. görüşmeye gittiğinizden "kendim için çok özenerek yapmıştım, kısmet değilmiş" derler. satma sebebi olarak "işlerim bozuldu" diyenden "çocuğum kanser, tedavisi için sürekli büyük şehirde kalmamız gerekiyor" diyene kadar yalan olduğuna ihtimal veremeyeceğiniz detaylı hikayeler anlatıp size ağlarlar. zalim olanları paraya çok ihtiyacı olduğundan karşı tarafın çok iyi pazarlık yapıp aldığına inandırarak, vicdanlı olanı ise zor durumdaki insanı iyice zor duruma düşürmemek için fazla pazarlık yapmamalarını sağlayarak kazıklarlar. anlatılan hikayelere inanmayın, bu durumun %99'u sahtekardır, ancak %1'i gerçek olabilir. o gerçek hikayesi olanın evini zaten şahin emlakçılar veya çevreyi iyi bilen bir müteahhit anında satın alır, fiyat artırıp tekrar satışa çıkarır.
bazı hikayeler değişiklik gösterebilir, onlara da inanmayın. bir takım örnekler:
- arsa bizimdi/ arsayı aldık, kendi evimin maliyetini çıkarmak için site yaptım, diğerlerini satıyorum. kendim de oturacağım için yapımına çok özendim, hepsinin içi aynı bakabilirsiniz. (emin olun ya bir bahaneyle kendi oturmayacak ya da gözle göremediğiniz konularda sıkıntı var ya da kendi oturacağını bile sallamıyor.)
- müteahhit olduğunu söyler, büyük şehirlerde büyük projeler yaptığını anlatır. bu küçük yeri kendimize yapmıştık/ kankama yapmıştım, vb.
- bir de başkasına yansıtma yaparlar. bu evi bir ünlüye yapmıştım veya avrupalı bir akademisyenin evi, vb. işleri dolayısıyla satıp gidecek gibi bahaneler öne sürülür.
bunun gibi hikayelerin hepsi sizin gözünüzü boyayıp, karar verme yetinizi baltalamak ve duruma tarafsız bakamamanızı sağlamak için öne sürülen hikayelerdir. pazar araştırmanızı iyi yapın, bütün bu laf kalabalıklarından sıyrılın objektif bakarak almaya çalışın. unutmayın sahtekarlar sizi bir şeyin düşeş teklif olduğuna inandırmaya çalışarak kazıklar.
taksim'de taksicilerin zıplatılması
-
devran döndüğünde topun ağzındaki ilk gruplardan biri olacak bu taksiciler.
hoşlanılan kızın whatsapp'tan gönderdiği son mesaj
-
"2010 yılının her anını dolu dolu yaşaman ve mutlu olman dileklerimle"
masterchef emir'in reddedildiği kıza küfretmesi
-
yaptığı mallık olsa da "amk pancarı" ifadesiyle güldürmüştür. ben programdaki şeflerin yerinde olsam bir sonraki bölümde pancarın ana ürün olduğu bir yemek isterdim kendisinden.
30 ekim 2021 bim migros ve şok market açıklamaları
-
her sene kar edemeyip, kar ettiği vakit yüzde 1 ler 2 ler seviyesini geçmeyen bilançolara sahip marketlere de siz halkı kazıklıyorsunuz diyip ceza yağdırmak da ne bileyim?
3 liraya mal alıp 15 e satmaya çalışan kurnaz esnaf bunu beğendi.
şu an eminim bu kodamanlar bu ülkeye yatırım yapanda suç diye düşünüyorlardır.
haber türk'te ulaştırma bakanına sorulan sert soru
-
aşırı kar yağdı doğal olarak kapandı diyor. e arkadaş madem aşırı yağışta yollar kapanabiliyor o halde ibb'ye attığınız iftiraları ne yapacağız??. sanırsın ki sadece tem otoyoluna çok kar yağmış da istanbul'un diğer yerlerine anca iki üç kar tanesi falan düşmüş.
hindistan'da salgının dehşet verici görüntüleri
-
üzücü, dehşet verici, ibret alınması gereken görüntüler...
hindistan... nüfusu yaklaşık 1,4 milyar... günlük vaka sayısı 200 bin civarında, binlerce kişi yetersiz sağlık hizmeti yüzünden ölüyor. hastanelerdeki görüntüler çok şeyi anlatıyor, görebilenlere...
inandıkları binlerce din tanrısının bir faydasının olmadığı kesin... bu tanrılara dua etmenin hiç bir faydası yok, ama öylesine din ile köleleştirilmişler ki anlamaları imkansız... sonunda durumları ağırlaşınca soluğu bilimde, hastanelerde arıyorlar ama çoğu için artık çok geç...
ölümden sonraki yaşam için hayat tarzını benimsemiş cahil, din ile uyutulmuş toplumların kaçınılmaz kaderi... yaşarken bir değerleri yoktu, ölürken de bedenleri dini ritüelleri eşliğinde odun ateşinde kül olup gidiyor. hiç yaşamamış gibi...
cehaletten, dinden daha büyük düşman yoktur... insanın aklını alır, köleleştirir... köle olarak yakılır ya da gömülür...