ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
protein bar
-
hem tad, hem sağlık, hem de maddi açıdan evde yapılanın daha makbul olduğu yiyecektir.
özellike kilo problemi olmayan arkadaşlar için nasa astronotları ile çalışan şef adam handling'in protein bar tarifi şöyle (28gr protein, 39 gr karbonhidrat, 35 gr yağ içeriyor) :
malzemeler :
50'şer gram badem, fındık, yulaf ezmesi, kabak çekirdeği, kuru kayısı, bitter çikolata(en az %70 kakao içeren)
10 gr bal (yaklaşık 2 tatlı kaşığı)
taze yapılmış espresso (tarifin orjinalinde bu var ama ben türk kahvesi kullanıyorum. maksat kafein içermesi)
125 gr protein tozu.
1 yemek kaşığı zeytinyağı
yapılışı :
kuruyemisleri doğrayıp veya blendırdan geçirip yağsız tavada kavuruyoruz, ardından yulaf ezmesini de katıp kavurmaya devam ediyoruz (yulaf ezmesi çabuk yanıyor dikkat edin)
iyice kavrulduktan sonra bal, zeytinyağı ve kahveyi ilave ediyoruz.
kalan malzemeleri de ilave edip çikolata eriyene kadar karıştırarak pişiriyoruz
çikolata eridikten sonra ocağın altını kapatıp biraz soğumaya bırakıyoruz. elle tutulur hale geldikten sonra da yoğurup istediğimiz şekli verip dolapta bekletiyoruz.
yarasa çorbası
-
pasifik kıyıları ve güney doğu asya'da pek çok insanın besin kaynağı olan yarasadan yapılan çorba. tahmin edeceğiniz gibi sadece çorbası yapılmıyor yarasanın, epey bir yemek türü var.
çin, seyşeller, endonezya, vietnam, guam ve diğer bazı asya ve pasifik kıyıları ülkelerinde ve kültürlerinde çeşitli miktarlarda tüketiliyor yarasalar. sadece besin kaynağı olarak değil, derileri için de yarasaları avlıyorlar. av teknikleri ise genelde ağ ve av tüfeği.
yarasaya ait herhangi bir yemek, her ne kadar bize şu anda epey iğrenç gelse de bulunduğumuz coğrafya çevresinde (avrupa ve orta doğu'nun bazı bölgeleri) bir dönem tüketilmiş. avrupa'da yarasa konusunda en bilinen örnek, italya'nın kuzeyinde vicenza şehrinde yer alan costozza köyü. şimdilerde italya'da yarasalar yasalarla koruma altında olsa da bir dönem bu bölgede yarasa yemek ciddi bir kültürmüş.
yarasaların tadı türüne göre değişiyor ancak internette bu eti tecrübe eden insanların genel görüşü yarasanın tadının daha çok sert tavuk etine ve sincap etine benzediği yönünde. düşük yağa ve yüksek proteine sahip yarasalar ızgarada, güveçte ve derin yağda kızartılmış şekilde tüketilebiliyor.
yarasa eti, pişirme esnasında idrara benzeyen keskin bir koku yayabiliyor; bu nedenle insanlar bu kokuyu bastırabilmek adına soğan, sarımsak, acı biber ve bira gibi eklemeler yapıyorlar.
bu günlerde çin'de yeni bir koronavirüs (wuhan virüsü, 2019-ncov) tipinin ortaya çıkmasıyla sosyal medyada yarasa çorbası görüntülerini sık sık görüyoruz. wuhan virüsü konusunda yarasalardan şüphelenildiği doğru ancak bilim insanları virüsün kaynağı konusunda henüz net bir açıklama yapmadılar.
araştırmacılar, 2019-ncov'daki protein kodlarının, daha çok çin'de bulunan iki yılan türünün taşıdığı koronavirüstekilerle benzerlik gösterdiğini belirledi. çalışmada, bulguların virüsün en olası kaynağının yılan olabileceğine işaret ettiği belirtildi. yani şimdilik olağan şüphelilerimiz yarasa ve yılanlar diyebiliriz.
bu arada ek bilgi olarak, yarasalardan ilk kez şüphelenilmediğini de belirtelim. 2002-2003 döneminde çin'de 8000'den fazla kişinin hastalanmasına, 700'den fazla kişinin de hayatını kaybetmesine neden olan sars adlı bir hastalık vardı. sars, yine wuhan virüsü gibi koronavirüs ailesine mensup virüslerden kaynaklı bir solunum yolu hastalığı. o dönem de bilim insanları yarasalardan (özellikle de at nalı yarasası türü) ciddi şekilde şüphelense de hastalığın çıkış noktası konusunda net bir bulguya ulaşamamışlardı.
kaynak 1, kaynak 2
serdar ortaç
-
"1970'lerde doğmuş biri olarak, birçok hükümet gördüm. şu anki hükümet, ülkeye gelmiş en iyi hükümet. yaptıkları, yapacakları ve vaad ettikleri her şeyi, ayrıca izledikleri yolu beğeniyorum. akil insanlar heyeti, son derece doğru bir girişim. bundan önceki bütün hatalarımız için herkesten özür dilememiz lazım. yaralarımızın sarılması, bütün olduğumuzu hatırlamamız önemli; böyle düşünüyorum." diyerek kumarı, alkolü bırakıp, akp seçim mitinglerinde sahne almaya başlamak istediğinin sinyallerini vermiş.
ahmet kaya'ya çatal fırlatmasına gönderme yaparak "gençlik hatalarımın farkına bile bu hükümet sayesinde vardım" diyebilecek kadar olmuş artık. valla bence toy serdar ortaç gitmiş yerine nihat doğan kırması yeni bir oğlan gelmiş.
her zaman söylüyorum kraldan çok peşindeki soytarılardan korkacaksın.
ikinci el araba jargonu
-
kupon :
eşi benzeri olmayan, ya da az olan araba. genellikle amerikan arabaları için kullanırlar fakat mesela "hacım bu broadway'den türkiye'de sadece 3 tane mavi renkli var, bu da biri." gibi diyaloglarda da bol bol kullanılır. genel olarak palavradan ibarettir kupon araç muhabbeti.
komple boyanmış ama kazası yok :
meali, araba taklacı güvercinlere özenmiş ve iki takla atmış. biz de baştan aşağı boyattık ama kazası yoktur valla. genellikle "ben aldığımda araç pembe/eflatundu, rengini beğenmedim" gibi bahaneler üretilir.
full+full :
normalde bütün ekstra donanımları olan araçlara "full" denir, "full" donanım standarttır fakat eklenti yaptırabilirsiniz orjinal olarak. mesela ekstra hava yastığı(güvenlik paketi) sport jantlar (spor paketi) gibi. böyle durumda full+full olarak söyleniyor. genelde "abi şimdi normal full'de göstergeler fosforlu değilmiş, bir de bunların hava yastıkları en birinci kaliteymiş. benim kayınço x arabasının bursa'daki fabrikasında çalışıyor." gibi saçma sapan diyaloglarda geçer.
full+full+full :
genelde kartal gibi, şahin gibi, ya da toros gibi araçlarda denk geliyor. bu tür eski model araç kullananlar, araçlarını fabrika çıkışı full almışlarsa ve sonradan cd çalarlı teyp gibi aksesuarlar taktırmışsa full sayısı otomatikman artıyor.
örnek verecek olursak ;
standart şahin + cd çalar teyp = full+full
standart şahin + cd çalar teyp + sunny kolon seti + jant = full+full+full
fullxfull :
(oehh)
avril lavigne
-
bu kadının yaptığı müziğin türünün punk olduğunu düşünen 100 kişiye sorduk, 87'si ismail türüt'ün death metal solisti olduğunu düşünür çıktı.
ekşi itiraf
-
bu satırları ne zaman okusam yuzumde bir gulumseme beliriyor;
" new york, california'dan üç saat ileride ama bu california'yı yavaş kılmaz.
kimisi 22 yaşında mezun olur ama iyi bir iş bulana kadar 5 yıl harcar.
kimisiyse 25 yaşında ceo olur ama 50 yaşında ölür.
bir başkası 50 yaşında ceo olur ama 90 yaşına kadar yaşar.
kimisi hâlâ yalnızdır.
kimileriyse evlenmiştir.
obama 55 yaşında emekli oldu.
trump ise 70 yaşında işe başladı.
bu hayatta herkesin kendi zaman dilimi vardır.
çevrendeki insanlar senin önündeymiş gibi gelebilir.
kimilerini de arkandaymış gibi hissedebilirsin.
ama herkes kendi yarışını, kendi zaman diliminde verir.
onlara özenme, onlarla alay etme.
onlar kendi zaman diliminde, sen kendi zaman dilimindesin.
hayat harekete geçmek için doğru anı beklemekten ibarettir.
o yüzden, sakin ol.
geç kalmadın.
erkenci değilsin.
tam da zamanındasın. "
debe edit: paylaştıgım satırların bir cok kişiye umut olduguna ve iyi geldiğine dair cok fazla güzel mesaj aldım, tesekkur ederim. umarım kendi zaman diliminizdeki kendi yarışınızı en mutlu sekilde verirsiniz...
türkçe kuran okuyup ateist olmak
-
"ıste biz size kuran'i apaçık indirdik"
- 631 , hacc suresi
"mealden okuyup tefsire bakmak lazim yeaa"
-2014, bir ekşisozluk yazarı
kitap okuyan insanla dalga geçmek
-
terlikli halde kitap okunamayacağını düşünen bir adet dingil tarafından dalga geçilmektir. kitap okumayı karı kız düşürme aracı olarak gören bir beynin kitaba bakış açısından ne beklenebilir amk.
öğretmenim ödevler vardı diyen ilkokul çocuğu
-
kırk yılda bir ödevini yapmış olmanın heyecanını yaşıyordur ve tam bir piçtir.
yazılarını zorla okutturmak isteyen aktroller
-
amaçlarının ne olduğunu anlamadığım ruh hastası topluluğu.
kardeşim istemiyorum senin boktan yazılarını görmek? manyak mısın amk, yazılarını görmek istemiyorum ve kişiselleştirilebilir bir özellikle senin yazılarını görmüyorum. şimdi buradaki sıkıntı tam olarak nerede?
yani seni kimse sevmiyor, hoşlanmıyor, varlığın rahatsız ediyor ve sen diyorsun ki yok illa beni oku. ne amaçlıyorsunuz tam olarak cinnet getirip kendimizi mi keselim nedir yani?
seni seven senin yazılarını takip eder, sevmeyen etmez sen nasıl bir zorbasın ki bana zorla yazılarını okutuyorsun?
14 sene aynı şeyi bana yap, bir gün sözlük sana onbinde birini yaşatsın hemen bildiri yayınla. sizin amacınız kötülük içeriyor olum, sizde bir pislik var da dur bakalım.
freddie mercury'nin mi bemol majör sevdası
-
son derece açık, freddie'nin kompozisyon dehası sayesinde kulaklara bayram ettiren sevdadır.
yazdığı şarkıların genel tonu mi bemol majör olmasa dahi bir şekilde bu tona uğruyor bu adam (örneğin it's a hard life'ın si bemol majör olup soloda mi bemol majör'e dönmesi gibi). bunun istisnası az sayılabilir.
bohemian rhapsody, killer queen, good old fashioned lover boy, my melancholy blues genel tonu mi bemol majör olan şarkılarından bazıları.
bu yüzden kendisi büyük çoğunlukla değiştirici işaret olarak bemol alan tonaliteleri kullanıyor ki uyumsuz bir armoni yaratmadan mi bemol majör'e geçebilsin. do minör, si bemol majör, fa minör, la bemol majör, fa majör, re minör gibi.
elbette ki istisna şarkılar var diyezli tonalitede, fakat bunların aldığı değiştirici işaret de 3'ü geçmiyor, mi bemol majör'de olduğu gibi.(march of the black queen, dead on two legs, flick of the wrist örnek olarak, zaten march of the black queen tondan tona atlıyor)
fakat bu kurallar oturup piyanoda yazdığı şarkılar için geçerli. mesela crazy little thing called love'ı gitarda yazdığı için tonu re majör.
ek olarak, bunların geçerli olduğu dönem ''özellikle'' 73-80, queen ve freddie'nin kendini synth'e kaptırmadığı yıllar.
mi bemol majör genel anlamda klasik - romantik dönem bestecilerinin en sevdiği tonlardan biridir. ilgili minörünün do minör olması, do minör'e tapan besteciler için büyük avantajdır(do minöre de tapılır yani, o ne güzel tondur!!). ilgili minörüyle birlikte en sevilen ikili tonlardan biri. insanın içini açıyor. şüphesiz freddie de klasik müziğe olan hayranlığına denk olarak bu tona bayılıyor.
(bkz: tespit sıçtığı için mutlu olmak)
doktora
-
lisans üstü egitimin 2. basamagi.
siralama soyledir:
master
doktora
yardımcı doçentlik (bir nevi menopoz gibi birşeydir)
docentlik
profesörlük
ordinaryus profesörlük
mezar