hesabın var mı? giriş yap

  • olm artik bunu da savunmayin ya. hayvan bile nerede yemek yiyecegini nerede sicacagini ustunu nasil ortecegini biliyor.
    psikololojik falan demissiniz de psikolojisi ortalara sicacak kadar bozuk olan insan cikarir patirpatir sicar oyle kunil gibi gozlem yapip uygun bir anda sis bombasini cakip yokolan ninja gibi kaybolmaz.
    askere gidenler bilir orda da boyle saga sola iseyen klozete tuneyen psuvara sican adamlarla doludur. bu teyze de onlarin annesi iste.
    mesela bayramda bunun elini opuyorsun. cocuguna ogretmenlik yapiyorsun .muayene ediyorsun. kocasiyla ayni yerde calisiyorsun.
    oyle bir toplum.

  • 1945 yılında amerikanın adını hatırlamadığım eyaletlerinden birinde, orta yaşlı bir karı koca çift, akşam yemeği için kümesteki horozlardan birini keserler. ama garip bir şey olur. zira adı mike olan horoz, kafası kesilmesine rağmen ayakta durmaya devam eder. adam, horozun daha ne kadar bu şekilde duracağını merak eder ve izlemeye başlar. aradan dakikalar geçer, saatler geçer ama mike ortalıkta dolanmaya devam eder.
    ertesi gün olur. mike hala yaşamaktadır. adam, horozun yemek borusundan içeriye şırıngayla su ve besin damlatır. aradan günler geçmesine rağmen kafasız horoz mike ölmemekte ısrarcıdır. haber etrafta duyulmaya başlar. birkaç gün sonra bir girişimci gelir ve bu durumu paraya dönüştürebileceğini söyler. fikir akıllıcadır.
    mike, şehir şehir gezmeye ve para karşılığı insanlara gösterilmeye başlanır. mike'ı görebilmek için 25 cent yeterlidir. ama onu görmek isteyen o kadar çok insan vardır ki, mike sahibine ayda 4500 dolar kazandırmaya başlar. bu 1945li yıllar için bir servettir.
    mike'ın en büyük derdi kendi sümüğüdür. sümüğüyle boğulmasını engellemek için, sahibi bir şırıngayla düzenli olarak nefes borusundaki sümüğü temizlemektedir.

    geçen süre içerisinde, kolay yoldan para kazanmak isteyen insanlar da kendi tavuklarını kesmeye başlar. birkaç tanesinin bir iki gün yaşadığı da olur ama mike kadar ısrarcısı hiç denk gelmez.
    mike, kafası kesildikten tam 18 ay sonra bir otel odasında ölür. sahibi, şırıngayı gösteri alanında unutmuştur ve gece yarısı mike'ın sümüğünü temizleyecek bir şırınga bulamaz. garip bir şekilde yaşayan mike, kafasız geçen 18 ayın sonunda ölür.

  • ingilizce konusulan diyarlarda lobster olarak bilinen, kabuklu siparis edildiginde yemesi epey zahmetli olan (bence), 19 yuzyilda en cok yakalandigi kesimler olan kuzeydogu amerikada fakir yiyeceginden ote, hapisanlerde mauhkumlara cikarilan, fazlaca yakalandiginda direk cope atilan bir yiyecek olan ama artik pahali sinifidan bir yiyecek sayilan deniz mahsulu...
    yanilmiyorsam hala kuzeydogu ameriakda mahkumlara haftda 2 ya da 3 seferden cok istakoz cikmasini yasak eden bir kanun da bulunmakta...

  • ulan öyle bir yasa mı var? amerikan başkanı olunca sövmek serbest azerbaycan başkanını eleştirince en üst sınırdan ceza mı olur? azerbaycan kardeş ülke tamam da onların cumhurbaşkanını eleştirince bu ülkeye mensup olanlar bu ülke kurumundan nasıl ceza alabilir? rtük sanırım halk tv hükümete muhalif olduğu için her gün oturup nasıl ceza kesebiliriz diye düşünüyor.
    sevgili rtük, aldığın tek delikli kuruşta hakkım var ise haram zıkkım olsun.

  • şimdiki nesiller bilmez ama 1978 yapımı ilk versiyonun, 80'ler çocuklarındaki yeri ve önemi büyüktür. tek kanallı ve sınırlı oranda renkli yayın yapan trt televizyonu 1981-1982 arasında bu seriyi göstermişti. dizi dünya çapında o dönem yankı uyandırmıştı ancak yapımcı şirketi universal pictures, o dönem yeni ortaya çıkmış olan öncülü space-opera star wars un yapımcısı 20th century fox tarafından dava edilmişti. sebebi de, star wars daki 34 farklı unsurun bu dizide taklit ediliyor olduğu iddiasıydı. ancak bu davalar daha sonra haklı bulunmayıp düşürülmüştü.
    dizi, o dönemin en pahalı yapımlarından birisi olarak toplamda 24 bölüm için, o günkü parayla 8 milyon dolara mal olmuştu. dizi, ertesi sene ratinglerin yükselişine rağmen bütçe nedeniyle can çekişmeye başladı ve sona ermek durumunda kaldı. 1980 senesinde ana temadan bağımsız daha farklı bir tonda devam ettirilme çabası olmakla birlikte; konusu o günün dünyasında geçen bir galactica dizisi fikri elbette tutmadı ve sadece 10 bölüm sürebildi.
    dizi, yapımcı ve yaratıcısı glen a. larson un mormon inancından dolayı mormon teolojisine dair pek çok metaforu içeriyor.
    1999 yılında başrol oyuncusu richard hatch ın yeniden eski ekibi bir araya getirip diziyi canlandırma çabaları başarılı olamadı ama 2003'e gelindiğinde yapılan remake çok başarılı bulundu. eski formatın çok daha farklı ve dark tonunda yapılan; günümüze uyarlanmış yeni battlestar galactica bugünün nesilleri tarafından çok beğenildi ve 2004-2009 arasında efsane olarak nitelenen yenilenmiş haliyle gönüllerimizde yer edindi.
    2009'dan beri sinema versiyonu konuşuluyordu ve tam hayata geçirilecek iken 2014'te orijinal dizinin yaratıcısı glen a. larson un ani ölümüyle rafa kalktı. en son haberlere göre de 2020 yılında film versiyonun çalışmaları ciddi olarak başlamış ve mümkün mertebe 1978-1979 versiyonuna sadık kalınarak yapılacakmış.

  • bugun gittik akademi sinemasina, biraz gecikmeyle, biletleri falan aldik, yergöstericiye verdik, herif yirtti, geçin istediiniz yere oturun bombos dedi, bizde girdik içeri, zifiri karanlık içersi, oturduk bi yere, arkadan bi ses:
    -çok isabetli seçim. dedi
    sinemadaki öbür iki kişinin önüne oturmuşuz...