hesabın var mı? giriş yap

  • bir iş için gereğinden fazla kalifiye , bilgi ve eğitim , kariyer , deneyim sahibi olma durumudur. böyle bir şey vardır ve yok diyeni de allah çarpar.

    overqualification özellikle 1990 ve sonrası doğumlu genç kuşağın , tüm dünyada , ancak özellikle de türkiye gibi gelişmekte olan ekonomilerde başbelasıdır. eğitimsiz veyahut bir iş için yetersiz olma durumundan daha az karşılaşıldığı için çok dikkat çekmez. şehir efsanesi muamelesi görür.
    ancak sonuçları ilerleyen dönemlerde toplumlar ve ekonomiler için yıkıcı düzeyde olabilir. özellikle bu duruma düşen genç nufus bir süre sonra iş aramayı bırakarak , veya kendisini ülkesinden psikolojik olarak kopuk olarak hissetmesine neden olarak beyin göçüne sebebiyet verir ve yetiştiği ülkenin ekonomisine yetişmiş olduğu alanda katkı sağlamaktan vazgeçer.

    çeşitli sebepleri ve alt dalları olmak ile birlikte türkiye'de ki en önemli üç sebebi:

    - ne istediğini bilmeyen iş veren ve meslek gerekliliklerinin aşırı derecede abartılması
    - eğitime ulaşımın eskiye kıyas ile çok daha kolay olması
    - ülke ekonomisinin ve kapital düzeninin basit işler üzerine kurulu olması'dır.

    makro ölçekte incelendiğinde overqualified olma durumu ;
    turkiye'de iş verenin " çalışanım onuda bilsin , bunuda yapsın , şununda üstesinden gelebilsin , az kişi çok iş olsun " mantalitesi ile ailelerin " oğlum / kızım bak filancanın çocuğu kıçının kenarı ile flüt çalarken üstünede almanca tekerleme söyleyebiliyormuş , sende öğren sen de yap " düşüncesinin üzerine devletin " her köye bir üniversite yapacağız bakkalları , marketleri , inşaatçıları kalkındiracağız " politikasının ülke ekonomisi ve piyasa gerçekleri ile kesişmesi sonucu kendini yetiştirmiş kişinin içine düştüğü durumdur.

  • az once genc bir arkadasimiz yazmis:

    "hiçbir korku filmi insana babanin 36 cevapsiz çagrisi kadar korku veremez"

  • şevket altuğ "sizi neden göremiyoruz?" sorusuna şu cevabı vermiş:
    “türk toplumunun değerleri değişti.
    türk toplumuna sunulan işlerin içerikleri değişti. yani ben şu andaki içeriklerle hiçbir dizinin içinde olamam.
    eleştiri olarak kabul etsinler, biraz da yaşlılığıma versinler... bütün yapılan işlerde tabanca, tüfek, millet birbirini öldürüyor.
    bütün erkekler sakallı.
    bizim zamanımızda sakal rol gerekirse bırakılırdı.
    bu ortamda ben olamam.
    çünkü biz yaptığımız işlerde topluma sevgiyi, hoşgörüyü, toleransı, birlikte yaşamayı, dayanışmayı öğretmeye çalıştık.
    böyle bir senaryo ile karşılaşırsam yaşıma rağmen hâlâ oynayabilirim.
    ama karşılaşacağımı da pek zannetmiyorum.”

  • mevzuda bir çete üyesinin öldüğü ve adının diyar anucur olduğu söyleniyor. sadece bu elemanın ismini google'da arattığınızda defalarca silahlı çatışma, uyuşturucu vb. olaylara karıştığını, birden fazla kez polis operasyonunda yakalandığını, hatta kendisine verilen ev hapsi sırasında haliç köprüsü üzerinde çatışmaya girdiği haberlerini bulacaksınız. normal bir ülkede bu elemanın seneler önce bir daha gün yüzü göremeyecek süreyle hapse atılmış olması gerekirken, bugün çatışmaya giriyor, polis vuruyor.. biz suçu akp'ye atmayı bırakalım, tamam.

  • az evvel tuğba özay'ın şu şekilde açıklama yaptığı yarışma: "bence adada dedikoduların merkezinde yattara yer alıyor."
    lan adamın en uzun cümlesi" lüfen bekle yemek ne zaman.."