hesabın var mı? giriş yap

  • yoktur. orada bahsedilen saç boyatma değil direkt kafa naklinin fiyatıdır. tipim değişti resmen sözü de bunu destekliyor.

  • rezalet mi? bu ülkenin şartlarında nezakettir olsa olsa! ama bizim içi kokuşmuş insanlarımız nezaketi rezalet olarak algılar, yorumlar. o kadar da kötü niyetliyizdir zira.

  • tebrikler! linç etmeden önce "dur bir okuyayım" diyerek medeni birey olmada büyük bir aşama kaydettiniz. bu içerik sizin gibi ekşi sözlük'ü linç etmek için şu anda büyük bir coşku hissedenlerle paylaşılması için hazırlandı. olabildiğince kısa tutuldu:

    - ekşi sözlük bir platformdur. twitter/facebook gibi. içeriğini kullanıcılar yazar. bunlar ekşi sözlük çalışanı, maaşlı editörler vs değildir. isteyen herkes kayıt olup ekşi sözlük'e yazabilir. dolayısıyla yazılanlar ekşi sözlük'ün firmasının görüşünü belirtmez. twitter/facebook gibi.

    - ekşi sözlük diye birisi yoktur. ekşi sözlük diye tek bir zihniyet de yoktur. her görüşten her kesim yasalar ve format çerçevesinde olduğu müddetçe istediğini yazabilir.

    - ekşi sözlük'e yazılanlar ön denetimden geçmez. twitter/facebook gibi. bunun tc yasalarında da böyle olması öngörülür.

    - ekşi sözlük bir türk firmasının olduğundan tc yasalarına tabidir. (twitter/facebook bu yasalara tabi değil). (edit: bir kullanıcı "o zaman yurtdışına taşıyın" deyince ekleme gereği hissettim: twitter/facebook'un türkiye'de açık kalma sebebi uluslararası bilinirlikleri. çünkü kapatılınca bir sonraki ab ilerleme raporunda muhakkak konu ediliyorlar. çat çut kapatılıp bir daha geri açılmayan sürüyle site var. en son örnek booking.com. ekşi sözlük gibi sadece türkiye'de bilinen bir mecranın uluslararası çalkantı yaratma riskini düşük göreceklerinden açık tutmakla uğraşmazlar. velhasıl yurt dışına taşımak tc yasalarından yırtma garantisi vermiyor)

    - t.c. yasaları internet'te de geçerlidir. o yüzden gerçek hayatta söylenmesi suç olan bir şey ekşi sözlük'te de yazılamaz. ekşi sözlük denetimi bunları kaldırır, kaldırmayacak olursa mahkeme kararıyla kaldırmak zorunda bırakılır.

    - ekşi sözlük email, web, telefon gibi yollarla şikayet kabul etmekte, türkiye'nin en düzgün denetlenen, şikayetlerde en kolay ulaşılabilir mecrasıdır. şikayetlerinizi şu adresten iletebilirsiniz: https://eksisozluk.com/iletisim

  • günümüz koşullarında artık lüks olmaktan çıkmış ve gerekli bir özellik olarak aranır hale gelen bir öğedir klima. özellikle bunalıcı şehir ortamında camlar kapalı olması münasebetiyle gürültü engelleyici ve ferahlatıcı haliyle klima candır, vazgeçilmezdir. doğru kullanıldığı taktirde hasta etmez. araçlarda kaba olarak manuel ve dijital klima olarak iki türe ayrılır. dijital olanları ise kendi içerisinde climatronic, iklim kontrollü, çift bölge iklim kontrollü vs gibi çeşitli dala ayrılsalar bile temelde aynı mantalite üzerinde çalışırlar. klimalar genel olarak r134a olarak bilinen dupont firmasının geliştirdiği bir inert gazı kullanırlar. bu gazın miktarı her araç için değişkendir. genellikle araç kaputunu açınca farların yakınında bir yerde araçta gereken gaz miktarı gr cinsinden yazmaktadır. klimanın etkin kullanılması gereken en mühim özelliği ortamda sabit bir sıcaklık derecesi elde edebilmektir. yaz ve kış her mevsim klimanın belirli periyotlarla çalışması, içinde bulunan gazın çökelme yapmaması ve sistem devridaimi için önem arz eder. uzun süre çalıştırılmayan klimada r134a gazı bir süre sonra yoğunlaşma nedeniyle çökelme yapar. bu durum sistemde gaz eksikliği ve soğutma azalması şeklinde kendini gösterir. sistemde gaz eksilmesine neden olan bir diğer husus evaporatör denilen klima sisteminin temel elemanıdır. diğer gaz eksilmesine neden olan hususlar klima radyatöründe ufak bir delik veya sistemin geçtiği borularda delik olmasıdır. yine klima gaz basma ve vakumlama yerlerindeki contalar ile klima kompresörü keçeleri de muhtemel gaz eksilmesine neden olabilecek yerler olarak dikkat çeker. klima kullanırken dikkat edilmesi gerekli en önemli husus, araç çalışma sıcaklığına gelince klimanın çalıştırılmasıdır. klima kompresörünün uzun yıllar sağlam şekilde çalışmasını istiyorsanız motor rölantide iken klimayı açınız veya kapatınız. motor viteste ve yükteyken klima açıp kapamak uzun vadede kompresöre zarar verecektir. yazın sıcağı yemiş bir otomobile binince önce dört camı açın ve motoru çalıştırın. sonra klimayı açmadan soğuk üfleme moduna getirin ve havalandırmayı çalıştırın. motor ısınınca henüz rölantide iken klimayı açın ve camları kapatın. klima yönünü öncelikle ayaklarınıza verecek şekilde ayarlarsanız kısa zamanda çabuk bir ferahlama sağlarsınız. diğer yandan klimayı içerdeki sıcak hava tamamen çıkınca araç içi hava devir daimi yaparak kullanırsanız daha fazla soğutma elde edersiniz. içerisi istediğiniz şekilde soğudu ve hatta biraz ürpermeye başladınız. manuel klima kullandığınızı farzedersek klimayı kapatmak yerine sağ ön camı bir parmak veya yarım parmak aşağı indirmek ortam sıcaklığını istediğiniz yöne çekecektir. bir diğer alternatif olarak ise istediğiniz soğukluğa ulaşınca klima yönünü camlara verecek şekilde ayarlarsanız özellikle uzun yolculuklarda üşütmeyen, hasta etmeyen bir ortam elde edersiniz. arada camlar ile ayak arasında yön değiştirerek ferahlığınızı kalıcı hale getirebilirsiniz. dikkat çekmek için tekrar söylemek istiyorum. motor yükte iken veya viteste seyir halinde iken klimayı açıp kapatmıyoruz. klimayı seyir halinde açıp kapamak için mümkünse önce vitesi boşa alıp klimayı açıp kapıyoruz sonra tekrar vitese geçiriyoruz aracımızı. serin ve ferah sürüşler dileğimle.

  • bir kutu çekirdek kahvelerinden alınca beleşe verdikleri ufak boy kahve "uygulamasını" kaldırmışlar. gün sonunda lavaboya döktükleri şu bayat filtre kahveden de mi veremiyorsunuz derseniz bile "maaleseff" diye vermiyorlar.
    ama şimdi ne yapıyorum, gidiyorum cafe nero'ya, gloria'ya, carribou'ya, diyorum ki "bu çekirdek kahveden bir kutu alınca starbucks'ta yanına bir kahve hediye ediyorlar". tabi ki yanıt her zaman "ne demek efendim biz de hediye edelim" oluyor.
    yani demem o ki eyy starbucks!! senin sayende hediye kahvemizi her yerden yine alıyoruz, ama bir farkla, kahveyi senden almıyoruz. haberin olsun..

  • sorumsuz lavuğun tekidir.

    bu adamın daha komplike bir türü de sen cebindeki üç kuruşu vermiş ve bir süre idareli gitmeye çalışırken; bu param yok diye ağlayan yavşak ona buna yemek ısmarlar, sigarasından da taviz vermez.
    senin gitmek isteyip de "neyse kalsın şimdi çok gerek yok" dediğin bütün konserlere gider, tatilini yapar.
    bir süre sonra zaten borç zaman aşımına uğrar; sen de paranın gelmeyeceğini anlayıp hesaplarını bu yönde revize edersin.

    ayrıca

    (bkz: alacağını istemenin borç istemekten daha zor olması)

  • evet büyük bir savaş şart artık bu gezengende, şöyle soyu sopu kıracak, ülkeleri yok edecek cinsten. yok böyle bir vahşet. adamlar çita avlıyorlar:

    çita katliamı hatırası

    hayvanın türü yok olmak üzere:

    100 yılda azalan çita nüfusu

    ha bu arada batı mediyeti na böyle işte diye sıçmayın, anadolu insanı da farklı değil:

    (bkz: anadolu parsı)

    mesele tür ile ilgili, ama japonlar ayrı sanırım. onlar hakikaten üstün ırk galiba... şinto mu olsam ne?

    edit: nine korkut hemen hatırlattı, japonlar da yunus ve balina katili. yani türümüz boktan. savaş hijyendir diyorum, başka da bir şey demiyorum.