hesabın var mı? giriş yap

  • "bu sefer olmadı zaytung, üff :((" tipi yorumları içim kaldırmıyor artık. abi her espri size komik gelecek diye yapılmıyor, hatta bazıları sinir bozucu da olabilir. bazısı kırıcı olabilir. mizah herkesi güldürecek; ama kimseyi rahatsız etmeyecek bir şey değil.

    içim şişti, yaşlı dedeler gibi yorum yapmayın artık.

  • olay ne kadar gerçektir bilemesem de takıldığım bir nokta var. 1-2 istihbaratçı yakalansa hadi neyse de arkadaş 49 tane istihbaratçı nasıl yakalanır? pilav gecesi falan mı düzenlemiştiniz nedir?

  • dağlarda bu kadar insanın su savaşı yaptığını, yakalamaç falan oynadığını zannedenlerin feryadı. be adam, o 2 pkk'lının kafası neden yok biliyor musun? çünkü tepelerinden uçan uçaklar bomba yağdırıyor, havanla vuruluyor, top ateşiyle dövülüyor.

    sağlam kafa mı kalır, hasarsız vücut mu kalır?
    pkk mayını döşediğinde adam iç kanamadan mı ölüyor sanıyorsunuz?
    parçası bulunmayan şehitlerin boş tabutları evlerine gönderilirken hiç vahşet, hiç insanlık suçu ve uluslararası hukuk sikinizde değil?

    ağzının orta yerine sıçtıklarım.

  • cahil insanların karşısındakiyle fikri münakaşaya giremeyeceğini anladığı noktada hakarete başvurmasının bir örneğini gördüğümüz, ayardan ziyade cahilliği ortaya çıkaran bir ifade.

  • tuba diyor ki; ‘kendi kitabını istedi bir de ya mal mı ne bu adam?’
    açıkça söylemek gerekirse, ısrarla kendi kitabını kaynak olarak isteyen ve sınavı o kitaptan yapan öğretmenlere ben de aynı şeyi söylüyorum. tuba saygısız değil, tuba aklı çalışan bir öğrenci. öğretmenin bu dayatmasına karşı çıkan bir öğrenci.

  • bir gün netten tanıştığım bir arkadaşımla istanbul film festivali'ne gitmek için plan yaptık. messenger üzerinden telefonlarımızı aldık. film günü için sözleştik.

    ertesi gün taksimde buluşmadan bir saat önce son durum nedir diye aradım, telefonu meşguldü. herhalde işi vardır dedim, yola çıktım. taksim'e gelirken yine aradım yine meşgul, ardından üç dört defa daha ard arda aradım hep meşgul. 5-6 aramadan sonra ekildiğime kanaat getirdim. içimden de ertesi gün msn'de atacağım nutuku planlamaya başladım. sorumluluktan girdim, insana saygıdan çıktım, aklıma geldikçe sinirlendim, sinirlendikçe tasarladığım cümleler sertleşti.

    bir yandan da sinema salonuna yürüyorum. o arada tanımadığım bir numara aradı, "naber napıyorsun ben geldim sinemaya" diye. bir anda dumur oldum kafamdaki tüm kurgu iptal oldu. sonra aradığım numarayı tekrar kontrol ettim. meğer msn'de görüp kaydettiğim numara kendi numarammış.

    bazen böyle mallıklar yapıp üstüne sinirlenebiliyorum kusuruma bakmayın :/

  • buradan biraz çalışıp plakçılara falan gittiğinizde artistlik yapmanız mümkün olabiliyor. "bu o albümün limited ed. kırmızı plak versiyonu mu yoksa 180 gr. remastered hali mi?" diye sorduğunuzda, kafasına göre ve ismine göre fiyatlandırma yapmış abimiz afallıyor. bir alıcı olarak kolay lokma olmadığınızı belirtmek için harika bir yol.

    onun haricinde ülkemizde satılan, kapak kondisyonu max. vg+, plak kond. max. nm olan eski ve ülkemizde 50tl'den çakılmaya başlayan plakların bu sitede 3-5 dolar civarı bir bedel artı bir o kadar kargo parasıyla alınabildiğini görünce hiç plakçılara falan gitmeyip sürekli burada takılmaya başlıyorsunuz.

    amerikan kargo fiyatları geçtiğimiz sene içinde coşmamış olsa amerikadan falan çok hoş plaklar düşebiliyor. ama şu durumda 20 dolar ve üstü kargo fiyatlarına bakıp iç geçiriyoruz genel olarak.

    avrupa bazında plak merkezleri de almanya, yunanistan, ingiltere ve hollanda. avrupada da eu ülkesi olmamamız bel büküyor. amk sınırların.