ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
didem soydan'ın yaşadığı big dick polemiği
turkcell hatlarımızı iptal ediyoruz kampanyası
-
haftalardır ismi tecavüzlerle anılan ensar vakfına sponsor olan turkcell'e karşı başlatılması gereken kampanyadır.
http://www.cumhuriyet.com.tr/…n_ensar_vakfi_na.html
https://twitter.com/…umay/status/709019474494660608
http://www.cumhuriyet.com.tr/…8_yonetici_gitti.html
(bkz: spk'nın turkcell yönetim kuruluna akp'li ataması)
havuz medyasına reklam aracılığıyla aktarılan paralar;
http://www.sozcu.com.tr/…boyle-aktariyorlar-656204/
edit: turkcell açıklama yapıp, utanmadan sponsorluğa devam edeceklerini belirtmiş;
http://medya.turkcell.com.tr/…klama-haber_8902.html
biz de tecavüz yaşanan vakıftan desteğini çekene kadar iptallere devam edeceğiz o halde, zekanızla alay edilmesine izin vermeyin. tüketiciye muhtaç olduklarını kavrayamamışlar sanırım.
(bkz: kardeş iptal ederiz sıkıntı yapma)
edit 3: xspace sağ olsun şurada numara taşımayı;
(bkz: #59574870)
şurada da kişiye göre uygun tarifeleri anlatmış;
(bkz: #59577811)
işe yaramaz diye konuş ak kafalara gelsin;
http://www.bloomberght.com/…rek-net-kari--712-dustu
2020 yılı editi: durmak yok yola devam : )
bebeğe luke ismini koymayı engelleyen yasa
-
haluk ismiyle kısmen aşılabilecek yasadir.
en yakışıklı türk aktör
yaran fıkralar
-
bir fransız, bir alman ve bir türk müzedeki "adem ile havva cennette" tablosuna bakıyorlarmış.
alman:
"vucutlarının kusursuzluğuna bakarsak bunlar mutlaka almandır" demiş.
fransız:
"hayır, havva'nın güzelliği ve adem'in yakışıklılığına bakın. bunlar olsa olsa fransızdır" deyince,
türk karşı çıkmiş:
"bunlar kesin türk. baksanıza, üstte yok, başta yok. yiyecek de elmadan başka birşeyleri yok ama hala kendilerini cennette sanıyorlar! "
yere yatırılan eylemciye yardıma gelen köpek
-
o polise köpeklik dersi vermiştir..
türkiye'yi işgal edecek değiliz
-
orjinali üstteki entrylerden birisindeki gibiyse, naçizane almanca bilgimle tam tercümesi:
"türkiye'nin kendisini rehin alması dolayısıyla en nihayetinde sadece diplomatik ve sosyal imkanlarımızı kullanabiliyoruz. saldıracak halimiz yok."
olan cümle.
o değil de, ekşisözlük entel dantel popülasyonu dedik, ekseriyeti metin 2'den fırlama dallama, atarı gideri yüksek ergen çıktı amk. yorumlara gel yorumlara.
insanın kendini en çaresiz hissettiği anlar
-
ultrason odasında uzanmışsın. eşin ayağının dibinde. heyecan içinde ekrana bakıyorsunuz. doktor da çok umutlu. yüzü gülüyor. ve aleti karnına koyuyor. ekrana bakıyor. gözleriyle kısa bir arayış. birden yüzünde garip bir ifade. gözlerini kısarak bir kısa arayış daha. ve yutkunuyor. o yutkunmayı sen sanki ağır çekim izliyorsun. adem elması yavaşça aşağı iniyor, ardından daha da yavaş bir şekilde yukarı çıkıyor.
eşinin yüzüne bakıyorsun. daha geçen hafta yine bu odada, yine şu an durduğu yerde, yine bu ekrana bakarken, gözleri dolmuştu mutluluktan. daha önce hiç ağlarken görmemiştin onu. "işte bu o anlardan biri" demiştin. "hafızana kazı bu anı, bu yüzü. en ince ayrıntısına kadar anlatacaksın yıllar sonra. sakın unutma bu yüzü."
ama şimdi sadece endişe var gözlerinde. odada da bir ölüm sessizliği. kimse soru sormaya cesaret edemiyor. makinenin uğultusu. karanlık. sadece ekrandan doktorun ve eşinin yüzüne yansıyan ışık. hadi konuşun! biri bir şey söylesin! ya da hayır. susun. hiçbir şey söylemeyin. sessizlik devam etsin. makinenin uğultusu olsun sadece. kimse konuşmasa, zaman dursa burada. bu şekilde kalsak. biz sadece umutla ekrana baksak, kimse bir şey söylemese.
ama doktor ölüm sessizliğini bozuyor. "maalesef yine kürtaj."
ben o yüzü hala unutmadım. bir de doktorun yutkunduğu o anı. vücudumu yavaşça saran korku dalgasını. kollarımda ve bacaklarımda ılık ılık ilerleyişini. parmaklarımın buz kesişini. doktorun konuşmasını. o konuştukça benim boğulacak gibi olmamı. ve aklımdan geçenleri.
"bir sussa. bir sussa. tamam. her şeye tamam lanet olsun. ne yapacaksan yap. ama sus şimdi. bir çıksak şurdan. şu kapıya bir ulaşsak. aynı acı tekrar içimde inanamıyorum. ben aynı şeyleri mi yaşıcam şimdi tekrar? yarım saat öncesine dönebilsem. umut dolu. elim karnımda. konuştum ben onunla. defalarca. bu sefer farklıydı çünkü. çok hissettim bu sefer. haksızlık. bu nasıl bir tokat? yarım saat önce bu kadar mutluyken, şimdi.. korkuyorum demiştim bir arkadaşıma. kendimi çok kaptırmak istemiyorum. ama dayanamıyorum da. bu sefer farklı çünkü. çok hissediyorum bu sefer. sıranızı savdınız siz demişti. boş ver. keyfini çıkar bu güzel anların. bu güzel anlar. tarih oldu bir saniye içinde. yıllar sonra anlatılacak bir anı oldular. nasıl olur? daha yarım saat önce yaşıyordum ben bunu. bir çıksak şu odadan. bir sussa. nasıl haber vericez millete? ne kadar aptalım. dayanamadım herkese söyledim. aptal! şimdi telefonlar. aynısı ayşeye, fatmaya da oldu şimdi üç çocukları varlar.. aptal! dayanamadın! tutamadın çeneni! ama bu sefer farklıydı. çok hissediyordum bu sefer. bir çıksak şurdan. bir sussa. yer ayaklarımın altından kaydı dedikleri bu muymuş?"
edit: yeri ayaklarının altından kaydıran o günler tarih olur, bir de bakmışsın kucağında gülümsemene gülümseyerek karşılık veren minik bir yavru var. o zaman umut var, inadına umut var.
ocak 2015 faturalarının kol gibi olması
-
her ay 35-40 tl gelen elektrik faturası bu ay 29 tl gelmiş. akp'li miyim neyim kendimden şüphe ettim.
yakışıklı olan ama sevgilisi olmayan erkek
-
beğendiği kadınların onu beğenmedikleri, onu beğenen kadınları da onun beğenmediği erkek.