hesabın var mı? giriş yap

  • korelilerin geleneksel evleri için kullanılan isimdir.

    kore mimarisi, evin pozisyonu belirlenirken binanın çevresi ile uyumunu, inşa edileceği alanı ve mevsimleri göz önüne alır. binanın iç dizaynı da aynı şekilde planlanır. baesanimsu adı verilen prensip, ideal evin arkasında bir dağ önünde bir nehir gerektirir. soğuk mevsimlerde rahat etmek için evin yerden ısıtmalı olması (ondol) , sıcak mevsimlerde evin serin kalması için ön tarafında geniş bir verenda (daecheong) olması gerekmektedir.

    evler bölgelere göre değişiklik gösterirler. soğuk kuzey bölgelerinde, sıcağı içeride tutabilmek için kapalı kare şeklinde inşa edilirler. iç bölgelerde evler "l" şeklindedir. güney bölgelerinde ise, "i" görüntüsündedirler. evler ayrıca sosyal statü ve konuma göre de sınıflandırılabilir.

    geleneksel kore evlerinde kullanılan ısıtma ve soğutma sistemleri, doğayla barışıktır. ev tabanında dolaşan borular sayesinde ev ısıtılırken, tahta malzeme sayesinde yazın fazla sıcak tutmamaktadır. yüzyıllar evvel keşfedilen bu teknik o kadar başarılı olmuştur ki bugün hala evlerde kullanılmaktadır. camlar ve kapılar, korenin geleneksel kağıdı hanji ile kaplanmaktadır. kağıt, fasulye yağı ile cilalanarak su geçirmez hale getirilmektedir. böylece ev güzel görünürken bir yandan da içeri hava girebilmektedir.

  • yazının içeriğini okumadım, sadece hesaplayan adam oldum. 2,5 yıl, 912,5 güne tekabül ediyor. yani günde 3 kitaptan biraz fazla okumuş olması lazım. kitaplar 10 sayfa falandı heralde.

  • dünya bu adamla dalga geçenlerden sistematik olarak temizlense inanın çok daha güzel bir yer olur.
    ha yoldaşını kaybetmiş, ha ekmek teknesini, iki durumda da -ki muhtemelen bu iki durum bir aradaydı-, çok sızlattı içimi. siz hiç süt satarak bir aile geçindirmeyi denediniz mi? ben denemedim, lakin bir hayvana, bir bitkiye saygı duymak, onunla gönül bağı kurmak için illa ki etiler'de yaşamak, hayvanın da kedi olması gerekmiyor, bu adamla dalga geçecek kadar haysiyet yoksunu bir yer ve yaşam israfıysanız bile cengiz aytmatov'un elveda gülsarı'sını okuyup insan olmaya bir adım atabilirsiniz.

  • yeni sezon için kendilerine tavsiyem şunlar olacak;

    -behzat ç işler güçler gibi dizilerin yayın haklarını alsınlar. "parası ile bile izlerim" diyenlerdenim vericem abi parasını. eski bölümleri izlemek pahasına da olsa veririm yani. bi düşünsünler.

    -çarşı, fenerbahçeden ve tek yumruktan birer temsilci secilsin onlar da her hafta değişsin ve maçları kimseye yaranmadan yorumlasınlar.. tatlı rekabet sınırları içinde.

    -her gün haber bültenine redhackten o karizmatik sesli bilge adam bağlanıp son gelişmeleri versin.

    -ramazan, kandil gibi günlerde samimiyetsiz yayın yapanlardan farklı bir şeyler yapsın. misal bulamadım her samimi öneriye açığım.

    -tüy dökücü reklamı kalsın, kollarımdaki kıllar için lazım onlar.

    -annem ve diğer teyze topluluğu için öğlenleri pratik bilgiler veren (canan ergüder favori adayım) ve kadınların isterse neler yapabileceği temalı programlardan birine el atsın. mesela kadınların yaşadıkları sorunlara nasıl çözümler getirilebilir temalı.. düşünün işte kadınları uyutmayan bir yayın hayal edin?

    - erkekleri unutmadım! sizin için pazar günleri western ve neyşınıl coğrafik konseptli yayınlar yapılsın halka ağaç sevgisi tümden aşılansın.

    aylık 10 tl basarak reyting rekoru garantisi ile açıyorum teklifimi beyler. bi düşünün bence halk tv yönetimi. hem siz kazanın hem de biz.

    yoğun istek editi: ali ihsan varollu kelime oyunu.. nasıl unutmuşum büyük özür diliyorum tüm izleyicilerden.

  • lan oğlum ben de 86’lıyım şu adamın yaşını abartıp durmayın alınıyorum üzülüyorum ya.

  • yararlı bir şey yapmak tamamen isteklerine bağlı ama istemiyorlar. adam akıllı ilk yardım dersi falan verseler 21 gün mesela hiç yoktan 680 bin ilk yardım bilen insanı topluma kazandırmış olacaklardı, malum felaketler ülkesiyiz, başta deprem olmak üzere. göründüğü kadarıyla silah eğitimi bir gün veriliyor yalnızca ve sadece 3 atış hakkınız oluyor. geri kalan zaman da yürüyüş. ne yapacak bu adamlar savaş çıkınca düşmanı yürüyüşleriyle mi hipnotize edecekler? bakın ne kadar da senkronize hareket ediyoruz mu diyecekler?

  • şöyle demiş giderayak şiirinde.. doğru demiş.. demiş de, okuduğum anda yüreğimden vurmuş beni.. ve benim gibi olanları.. ve karar verdik.. biz bu boktan dünyadan değiliz.

    handan, hamamdan geçtik,
    gün ışığındaki hissemize razıydık;
    saadetinden geçtik,
    ümidine razıydık;
    hiçbirini bulamadık;
    kendimize hüzünler icadettik,
    avunamadık;
    yoksa biz...
    biz bu dünyadan değil miydik?