ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sokakta öpüşmek
-
kolay kolay yapılamayacak harekettir türkiye'de.
ama üzülmeyin sokakta yapabileceğiniz çok şey var:
karınızı, çocuğunuzu, yoldan geçen birini ya da uygun bulmadığınız bir eylemciyi dövebilirsiniz.
sevmediğiniz birine ana avrat sövebilirsiniz.
biriyle kavga edebilir, onun ağzını-burnunu-gururunu kırabilirsiniz.
nefes alan herhangi bir dişiyi taciz edebilirsiniz (mühim olan karşıdakinin gönüllü olmaması).
güpegündüz birini de kurşunlayabilirsiniz mesela.
istiklal'in orta yerinde birini bıçaklayabilirsiniz.
meydanlarda binlerce kişiye gözünüzü kırpmadan yalan söyleyebilirsiniz.
öpüşemezsiniz kardeşim ısrar etmeyin. ahlaksız dolmuş burası.
and 1 mix tape
-
and 1ın amerikadaki playgroundlarda sokak basketbolu hakkında yaptığı çekimleri kaset haline getirerek piyasaya sürdüğü seri ... şimdilik 4 tane var ... los angeles, chicago, harlem sokaklarından inanılmaz görüntüler yer alıor bu kasetlerde ... http://www.and1.com/ adresinde bi kaç görüntüye ulaşabilirsiniz ... izleince nba de neymişki oluyorsunuz ...
7500 tl maaş istanbul vs 1250 euro maaş berlin
-
1250 euro berlin. o hamburgerleri yerken en azından ölecek miyiz diye korkum olmaz. yayıla yayıla yerim açık havada hamburgerimi. mis.
sütyenin görülmesi sorunsalı
-
hayatım boyunca bir kere bile yaşamadığım sorunsal.
the satanic temple
-
salem - massachusetts* merkezli satanist tapınağı. rasyonel satanizm* savunucusu olan oluşum 2012 yılında malcolm jarry ve lucien greaves tarafından kurulmuştur. amacı yardımseverliğin ve empatinin insanlığa yayılmasını cesaretlendirmektir. 7 ilkesi vardır.* *
kendisi de ateistik satanizm savuncusu olan laveyci satanizm** ile 2 temel konuda ayrılırlar. bunlardan ilki tst'nin doğaüstünü tamamen reddetmesidir. anton szandor lavey'in bazı yazıları, her ne kadar kendisi ateist olsa da, şeytanın gerçekten var olmuş olabileceği şeklinde yorumlanabilmektedir. oysa tst'ye göre şeytan ve tanrı asla var olmamıştır; tst'nin kullandığı şeytan imgesi, gerçek dünyada var olan organize dinlere karşı ateistlerin duruşunu ve savaşını simgeleyen bir metafordur.** bundan dolayı tst'de ritüeller ve benzeri eylemler yer almaz.
ikinci farklılık ise politik duruş kısımında görülür: laveyci satanizm sosyal darwinizm ve nietzschecilik* savunucusudur ve sağ eğilimlidir. tst ise akılcılık ve bilimsellik savunucusu olduğundan dolayı sosyal darwinist görüşleri reddeder ve kendini politik sola* konumlandırır. örneğin lucien greaves kendini "sol eğilimleri olan liberteryen" olarak tanımlar.
resmi sitesi:
https://thesatanictemple.com/
not: the satanic temple türkçe karşılığının church of satan ile karışmaması için satanizm tapınağı, satanist tapınağı ve ya satanist tapınak olarak kullanılması daha uygun olacaktır.
ave satana!
ya evlenelim ya da ben ayrılmak istiyorum
-
"demo sürümden tam sürüme yükseltin" diyen gelin adayı beyanatı.
deniz akkaya'nın paylaştığı ahbap yolsuzluk mesajı
-
"başımıza gelmese gerçekten bizde inanmazdık belki, bu iddialar doğruysa vah ki ne vah ülkemize"
iddiaları sunan sensin doğruysa diye niye soruyorsun ?
300 usd ye anlaş telde haluk ile görüş sonra dön adamlara 600 usd den fatura iste bu kadar ucuz kurgu olmaz ya.
şöyle bir hikaye yazın bir dahakine "fatura açığımız var sen 300 yerine 400 usd al bizde 600 yaz" daha ikna edici olur.
yurt dışı telefon kayıt harcının 1500 tl olması
-
doktor bu ne. ne istiyorsunuz gidip pet bardaklara delik açıp arasına ip mi çekelim
umut sarıkaya
-
yarıcı cümlelerin yazarı.
benim de söyleyeceklerim var kitabından:
"aylaklığa övgü kitabından çok etkilendiğini söyleyen bir kadın, şimdi benden set üstü ocak taksidine girmemi istiyorsa ben o kitabı yakarım aga!"
sayın sarıkaya, lütfen çok yaşayın ve çok yazın, çok çizin!
japonya'nın başkenti neresi
-
hepsinin ortak özelliği cevap verdikten sonra aehıhıhı!! diye gülmeleri. peki bu gülüş neyi ifade ediyor; ben malım gülüşü bu. bildiğimiz mal beyanının sloganı hatta.
yaran baba oğul diyalogları
-
anne-baba boşanmıştır.
baba - ben zaten anneni sevmiyordum çok.
ben - e niye evlendiniz o zaman?!
baba - beni soruyor mu hiç?
ben - kim?
baba - anan olacak kadın.
ben - yok sormuyor.
baba - zaten çok sevmiyordum.
yeminle iki çocukla uğraşıyorum.
35 yaşına kadar baba olamamış erkek
-
benim.
evet, 35ime kadar olamadım, istedim de olamadım.
30umda evlendim, 33ümde eşim ilk hamileliğinde düşük yaptı, sebebi tetrapiloidi idi. kendi derdimi bıraktım, eşime destek olmaya çalıştım, kayıp onun için daha dramatikti çünkü, ve o iyiyse ben iyiydim.
34ümde eşim ikinci kez hamile kaldı, yine düşük yaptı. bu sefer de sebebi turner sendromu idi. eşim bu kez daha da derinlere düşüyor, bense onu yukarı çekmek için daha da güçlü asılıyordum. kendi derdime dert bile diyemiyordum.
35imde üçüncü kez hamile kaldığında, 6ncı hafta ile 14üncü hafta arası her hafta doktora gitmek zorunda hissettik kendimizi ve gittik. aman bebeğimize bişey olmasın korkusuyla 2 ay geçirdik. ve orada anladım ben bu işin psikopatlık olduğunu. haftalık gitsen günlük, günlük gitsen saatlik, her dakika bilmek ister insan bebeğinin durumunu, e sürekli karnında ultrason probuyla da gezemez ya insan.. deli işi resmen.
derken 14üncü hafta tam rahatladık diyorduk ki, bir gece ansızın eşimin kanaması oldu, derhal doktoru aradık, durumu söyledik, hocam gitti mi yine diyemedik. hoca sabaha kadar tekrarlarsa direkt arayın, değilse sabah hastanede bakalım dedi. sabahı zor ettik, uyuyamadık.
sabah gittiğimizde kontroller sonrasında previa olduğunu öğrendik.
10 hafta eşim yemek ve tuvalet dışında hiç kalkmadan yattı. bu sürede elimden ne geliyorsa yaptım eşim ve doğmamış çocuğum için. şükür onu da atlattık.
en nihayetinde oğlumu aldım kucağıma 35imde.
daha önce baba olamadım. olmak istedim, ama olamadım.
sözün özü, hayatın kendi planı var, sizin ne istediğinizin ya da ne zaman istediğinizin gram önemi yok. olacak olan, zamanı geldiğinde oluyor, ne 1 gün önce, ne 1 nefes sonra.
o yüzden, olamamak üzerinden eksiklik ya da güçsüzlük çıkarımı yapmaya kalkan varsa, kendi eksikliklerini kapatmak için başka argümanlara yönelebilir. zira hayatın planı gün gelir kendisini de sınar, belli olmaz o işler.