hesabın var mı? giriş yap

  • komple hiç fire vermeden bir sonraki nesle aktarılan, baskın gen tanımını yeniden yapan, karşısındakinin genlerine asla şans tanımayan, ibrahim tatlıses'in fenotipini olduğu gibi yavruya geçiren başarılı genlerdir. gerek ido olsun gerek yeni bebeği olsun ibrahim tatlıses'in bu genlerinden nasibini fazlasıyla almıştır.

    kök hücrelerle uğraşan bilim insanlarını ibrahim tatlıses'in gen dizilimini incelemeye davet ediyorum. çünkü eğer insanlık geleceğini arıyorsa o gelecek ibrahim tatlıses'in genlerinde gizli.

    çekinik gen nedir bilmiyorlar, ezip, silip süpürüp geçiyorlar. ibrahim tatlıses angelina jolie ile çocuk yapsa çocuk ido'nun biraz daha uzunu olur, hepsi o!

  • çoğu düğün gibi keyiften çok hüzün dolu bir ortamı iyice üzücü hale getiren olayın kahramanlarından biri.
    iki kişi hayatlarını birleştiriyor, videodaki her detay kırık dökük...

  • bizim arkamızda her dediğimize inanan mal sürüsü var, korkun lan bizden demeye getirmişler. havuz medyası hem okuyucusu ile hemde cemaat ile taşak geçiyor. her ikisi de windows falan kullanıyordu dememişler ona da şükür.

    şu fıkraya benziyor, kıssadan hisse;

    bir gün hz. ali'nin taraftarlarının yoğun olduğu küfe'den, bir arap, devesiyle şam'a gelmiş. şam sokaklarında dolaşırken biri ona yanaşmış:
    - ver o dişi deveyi bana! demiş. tartışma büyümüş, küfe'den gelen adam, "bu deve benimdir, üstelik dişi değil, erkektir" diye itiraz etmişse de anlaşamamışlar. konu muaviye'ye yansımış.
    halk meydanda toplanmış... muaviye, küfe'den gelenle şam'da deveye sahip çıkan yerliyi dinledikten sonra, kararını açıklamış:
    - bu dişi deve şamlınındır!
    sonra toplananlara dönmüş ve sormuş:
    - ey cemaat, bu dişi deve kimindir?
    cemaat hep birlikte bağırmış:
    - şamlınındır!
    küfeli şaşkın bir vaziyette devesinin ardından bakakalırken, muaviye onu yanına çağırmış:
    - ey küfeli, dinle! sen de ben de biliyoruz ki, bu deve senindir ve dişi değil, erkektir. ama sen küfe'ye dönünce gördüklerini ali'ye anlat ve de ki: "ey ali, muaviye'nin, dişi deveyi erkekten ayırt edemeyen, o ne derse evet diyen 10 bin adamı var! ayağını denk al!"
    edit:imla

  • ayni olay benim de basima gelmisti 100 bin cikmisti ancak megerse bir tane degil , 3tane cikmasi gerekiyormus. karmasik bir oyun , garip kurallari var.

  • 3 senedir yazar olarak içinde bulunduğum oluşum. çılgınca entry giren birisi olmadım hiçbir zaman. çoğu zaman okumayı tercih ettim. ekşi sözlük sadece yazarları ile ön plana çıksa da, aslında okuyucu çoğu zaman daha önemliydi. çünkü okuyucu olmadığı takdirde entry girmenin manası yoktu. son günlerde farkettim ki artık yazarlar hiç okumuyor, sadece yazıyor. dinlemeden dır dır eden insanlar gibi... okumuyorlar, sadece yazıyorlar.

  • türkçeye geri çekilme etkisi olarak çevirilebilir. bağımlılık fenomeninde önemli rol oynar. aynı ada sahip doğum kontrol yöntemiyle ilgisi yoktur.

    her organizmanın işleyişini hormonlar düzenler. hormonlar vücudun farklı bölümleri arasında haberci rolü oynarlar. (her haberci, hormon değildir) hormonların hedef dokularında alıcılar bulunur. bu alıcıların görevi hormonları algılayıp gerekli işlemleri yerine getirmektir. algılanan hormonun miktarına göre işlem daha uzun, daha sık, daha şiddetli vs. olur. fakat insan vücudunun devamlı koruması gereken bir dengesi vardır. (bkz: homeostasis) bir süre boyunca herhangi bir işlemi ya da durumu denge konumundan daha uzun, daha sık, daha şiddetli vs. yaşarsak, normale dönmek için bu olaydan sorumlu hormon alıcıları sayıca azalır.

    insan vücudunda kendimizi iyi hissetememizi sağlayan (bkz: mutluluk) (bkz: haz) birkaç hormon vardır. (bkz: dopamin) (bkz: endorfin) uyuşturucuların çoğu bunların konsantrasyonunu arttırır. sık veya devamlı kullanımlarda yukarıdaki sebeplerden dolayı alıcı sayısı azalır. bu nedenle eskiden mutlu olmamızı sağlayan etkenler artık yeterli olmaz. kendimizi devamlı kötü hissederiz. işte bu sürekli yüksek dozdaki hormon seviyesi ardından gelen normal dozun vücud tarafından az olarak algılanmasına 'withdrawal effect' denir.

    withdrawal effect tek başına bağımlılık yaratamaz çünkü yukarıdaki işlemin tam tersi de geçerlidir. bir süre sonra vücud dengeyi tekrar sağlamak için alıcı sayısını arttıracaktır. burda devreye insan beyni girer. mutluluk ve uyuşturucu arasındaki bağlantıyı kurar ve aynı hazzı tekrar yaşamak için arayışa girer. her seferinde daha da azalan alıcılar yüzünden bu arayış şiddetlenir ve kısır döngü denilen olay gerçekleşir.

    yukarıda bütün örnekler uyuşturucuyla verilmiştir, fakat hormon seviyesini arttıran herhangi bir olay da bu sonuçları doğurur. aradaki tek fark bağımlılığın şiddeti olabilir. (bkz: madde bağımlılığı)

  • kötü insandan, kinci insandan daha tehlikeli ve itici benim için. kendi kusurlarını senin hatan gibi gösterebilir. sen onu ezmesen de ezilmesine bir sebep olarak seni görüp sana bir düşmanıymış gibi bakabilir. kendi haline bırakılması gerekir. çünkü ne kadar anlatırsan anlat çapı kadar anlayacaktır. anlattığın kadar değil.