hesabın var mı? giriş yap

  • zaten gitmesine sebebiyet veren mahlukatların , gelip altına 5 gram beyniyle "tutan mı var" minvalinde yorum yapması da giderek ne kadar iyi yaptığını göstermesi açısından epik olmuş.

    amerika' ya bavulda "mal" statüsünde bile gidemeyecek tiplerin de, niye mühendis olarak gitmemişmiş, kendini geliştirememişmiş diye laf söylemeye çalışması da epey ironik.
    ------------------------------------------------------
    ekleme: "ben amerika' ya gitmesine değil, bakıcı olarak gitmesine (bkz: laf söyledim)" diyen var. ya birader sorun da burada zaten, niye laf söylüyorsun, ya siz niye herkese laf söylemeye çalışıyorsunuz? iyi veya kötü burada kalmaktansa gitmeyi tercih etmiş işte. konu bu, bu kadar.

    senin görüşünü, senin mesleğini, seni, daha değerli kılan ne?
    neyse ya kendini bir bok sanan sizin gibi tiplerden yılıp gittiydim zaten ben de, bir kez daha anladım ki, iyi etmişim.

    siz aynen devam.

  • etrafımda gördüğüm sayısız güzel kadının evleneceği gün palyaçoya dönüşmesinden çıkardığım sonuç. çevremde birçok kişi aynı fikirdeyken, muhteşem yüze sahip kadınların o gün yüzlerini boya badanaya boğarak neden çirkinleştirdiklerine anlam veremiyorum.

  • çok uzun süre reklam araştırmaları üzerine çalıştım. markalarla toplantılarımızda kulağıma pazar sabahı komşunun matkap açması gibi gelen sesi asla unutmam: "artık insanlar televizyon izlemiyormuş, hep dijitalmiş". biraz da dijital ajansların dolduruşuna geliyorlar elbette, çünkü dijital ajanslar böyledir. neyse açıklıyorum türkiye'de öyle bir durum olmadığını, türkiye'de çok büyük bir kitlenin hala mandalinasını soyup ulusal televizyon izlediğini falan. yok diyor, "benim çevremde öyle televizyon izleyen kalmadı, hep netflix". ikna edebildiklerimi çekip çıkarıyordum bu cehalet denizinden, olmayanlar tüm senelik reklam yatırımını dijitale koyuyorlardı. onların bir sonraki sene gelip "niye böyle oldu ya :(" demelerini neşeyle izliyordum.

    bunu anlatma sebebimi dikkatli ve pırıl pırıl ekşi sözlük yazarları anlayacaktır: recep ivedik. recep ivedik ve disney ortaklığı ilk duyurulduğundan beri inanılmaz cehalet dolu yorumlar okuyorum. bunlara bilgisizlik değil cehalet diyorum çünkü bilgisiz insanın öğrenmeye ilgisi olabilir, cahilin yoktur. disney kendi ayağına sıkmışlar mı istersin, disney bizi kaybettiler mi istersin, imajlarını mahvettiler mi istersin. herkes her şeyi çok fazla bildiğini düşünüyor ama gerçek hayat bilgisi sıfır. aynı o marka yöneticileri gibi işte. benzer konu türkiye'nin en ünlü oyuncularını pazarlama için kullanmalarında da geldi. aman efendim ne gereksiz işmiş. evet, topladığında türkiye'deki televizyon izleyicileri reytinginin %90'ını oluşturan oyuncuları izleyicileri çekmek için kullanmak "gereksiz" bir iş. mesela gülse birsel'in tüm yüksek gişeli çok kötü komedi filmleri kadrosunu toplayıp yaptığı yılbaşı komedi filmi çok kötü olacak ama aynı zamanda ne olacak? aynen, yüksek gişeli. burada gişe, abone kazanımı ve izlenme oluyor elbette.

    bugünlerde recep ivedik sonrası 1 milyondan fazla abone kazandığı açıklandı platformun. şimdi bunu sorgulayabilirsiniz, kaynak güvenilir mi, direkt onunla mı alakalı, retention ne olacak gibi sorularla. ama darth vader'ın ölümsüz sözlerinde olduğu gibi: search your feelings, you know it to be true. türkiye'nin sinemada en çok gişe hasılatı yapan film serisi elbette platforma önemli ölçüde üye getirecek. yutması biraz zor bir hap olacak ama hepimizin çok sevdiği gibi'nin türkiye'deki karşılığı recep ivedik'in onda biri bile değildir.

    burada çılgınlar gibi disney+ savunmuyorum gözükenin aksine, dediklerim netflix için de geçerli çünkü netflix de benzer eleştiriler alıyor. ancak netflix'in de genellikle vasat yerli yapımları en çok izlenenler listesini domine ediyor her seferinde. bunlar mubi, gain gibi niche arayan platformlar değiller, amaçları mass kitleden olabildiğince abonelik kapmak. abonelikler kapılsın, hedeflenen paralar kazanılsın ki bölgesel içerik yatırımı artsın, izlemek istediğiniz o çok kaliteli yapımlar daha fazla gelsin. türkiye'de mevzubahis hedeflenen paraları kazanmanın yolu da izlemek istemediğiniz o çok kalitesiz yapımlar maalesef. güzel yanı, bu dijital platformlar televizyon değil. bir yapım geldiğinde başka bir yapımın yerini almıyor, her şey orada üye olan herkesin erişimine açık olarak duruyor. o yüzden sevmediğimiz içerikleri atlayıp sevdiklerimizin keyfini çıkarmak bence muhteşem bir lüks, bunu kullanalım. çünkü genç ve toy ben fox kanalı türkiye'ye ilk geldiğinde çok heyecanlanmıştı 24, the x-files falan izleyeceğiz burada diye. olmadı, kiraz mevsimi izlettiler.

  • bakıldığında adeta beynimizle oyun oynadığını düşündürten görsellerdir.

    1) şu görselde yer alan küpün üst yüzeyi ile alt yüzeyinin renkleri tamamen aynıdır. ispat

    2) şu görselde yer alan, içinde a ve b yazan bölgelerin renkleri tamamen aynıdır. ispat

    3) şu görselde yer alan yatay çizgilerin tamamı birbirine paraleldir. ispat

    4) şu görselde yer alan 3 arabanın boyutları aynıdır. arabalar birbirinden kopyalanmıştır. ispat
    (saçma oldu biraz ama idare edin)

    5) şu görselin ortasında yer alan siyah noktaya gözlerinizi ayırmadan bakın. görsel renk değiştirdiğinde etrafın renkli olduğunu göreceksiniz. sonra hemen başka bir noktaya (duvara, ayağınıza falan) bakıp tekrar görsele bakın. alttaki yazıyı bu işlemi yaptıktan sonra okuyun.

    evet. görsel aslında siyah beyaz. beyniniz onu renkli hale getirdi.

    edit: gif lobisi diyenler için iki jpg görsel hazırladım. ikisini de açın.

    önce buna bakın: http://i.hizliresim.com/x0g3j7.jpg

    15 saniye sonra buna bakın: http://i.hizliresim.com/m0qbyn.jpg

    ctrl + tab tuş kombinasyonu ile sekmeler arasında geçiş yapabilirsiniz.

    daha da inanmayan olur ise tek eliyle 25 barfiks çeksin, ardından dizlerini karnına çekerek 30 mekik çeksin, düzelir.

    6) üstteki olay için başka bir örnek görsel.

    7) şu görselin orta noktasına 30-40 saniye kadar gözlerinizi ayırmadan bakın. daha sonra daha uzakta yer alan bir cisme bakın. (epilepsi hastalarına önermiyorum)

    8) şu görselde yer alan siyah noktaları sayın. (mağara serindi kardeş.)

    9) şu görsel aslında hareketsiz.

    10) şu görselin ortasında yanıp sönen yeşil noktaya gözlerinizi ayırmadan bakın. zamanla etraftaki sarı noktaların kaybolduğunu göreceksiniz.

    11) şu görselin ortasında yer alan artıya gözlerinizi ayırmadan bakın. zamanla etraftaki pembe noktaların kaybolduğunu göreceksiniz.

    edit:

    1) 11. görselde noktaların kaybolmadığı, bazılarının renk değiştirdiği yönünde mesaj yağdı. doğrudur. kimi insanlarda noktalar kaybolmak yerine yeşil ya da mavi renge dönüşüyor. benim beynimde yaşananı özetleyeyim: saat yönünde yanıp sönen nokta zamanla yeşil renge dönüşerek saat yönünde dönmeye devam ediyor. gözlerimi ayırmadan bakmaya devam ettiğimde ise tüm noktaların zamanla kaybolduğunu görüyorum. ya da gördüğümü sanıyorum, beynim öyle diyor.

    sizler de gözlerinizi kıpırdatmadan ve kırpmadan bakmaya çalışırsanız tüm noktaların aynı anda kaybolduğunu ya da renk değiştirdiğini görebilirsiniz. hatta biraz uslu olursanız şirinleri bile görebilirsiniz. ne bileyim.

    2) bazı görsellerin (5-6) kandırmaca olduğuna dair mesajlar geldi. emin olun hiçbirinde kandırmaca yok.
    gif lobisinin işi değil, beyninizin size oynadığı ufak bir oyun.

    3) ayrıca entry'yi yazdığımdan beri başlık altında itina ile t.şak geçiliyorum. ama entry dünün en beğenilen entry'leri arasına girmiş. nerdesiniz lan beğenenler? dayıya sahip çıkalım.

    4) 5. ve 6. resim için hala fake (yani sahte) diyenler var.

    gif içerisinde yer alan tüm resimler için: http://i.hizliresim.com/ydye42.jpg

    kendi denemek isteyenler için gerekli yazılım (1,1 mb): http://www.easy2convert.com/gif2jpg/

    5) 1 ve 2'de de ispat görsellerindeki gri çubukların aşağıya doğru renklerinin açıldığı iddia ediliyor. o çubukları da paint'te kendim çizdim. paint ile gradient dikdörtgen çizecek babayiğit varsa sahneye alalım. bana hala inanmayan varsa görselleri bilgisayarına kaydedip tek tek paint ile deneyebilir. ispat görselleri tarafımca paint ile hazırlanmıştır.

    son not: görseller imgur'a yüklenmişti. ekşi şeyler'e yüklenenler ile değiştirdim.

  • -eee yetti be dokuz ay dokuz ay kafama kakıp durma gel bakiim buraya
    -indir beni yere derhal
    -olmaz dokuz ay taşıyacam başka türlü susmayacaksın sen

  • korku değil de merak ettiğim bir şey var ; yolda duran güvercinin araba neredeyse üstünden geçecek kadar yaklaşmasına rağmen uçmaması . sonra bende oluşan acaba üstünden mi geçtim ,uçabildi mi telaşı ? kuşlar sanırım adrenalin bağımlısı.